YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/12203
KARAR NO : 2013/12675
KARAR TARİHİ : 19.09.2013
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
… ile …, birleşen dosya davalısı … aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen 15.03.2012 gün ve 189/143 sayılı hükmün Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı … vekili tarafından süresinde istenilmiş ise de duruşma isteminin değerden reddine karar verilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı … vekili, dava dilekçesinde 206 ada 3 parselin ½ payı vekil edenine ait olmasına karşın …….. çalışmaları sırasında bu payın davalı … adına tespit ve tescil edildiğini, muris …….. Acar’dan kalan malların …….. geçmeden çok uzun yıllar önce mirasçılar arasında taksim edildiğini, dava konusu parselin ½ oranında davalı kardeşlerinden … ile vekil edenine kaldığını açıklayarak davalı … adına bulunan ½ payın iptali ile vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiş, birleştirilen … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/14 Esas, 2012/136 Karar sayılı dava dosyası ile de davacı vekili davalı …’a karşı açtığı davada; 206 ada 3 sayılı parsel, her ne kadar …….. çalışmaları sırasında ½ payı oranında Ramazan ve Duran adına tespit ve tescil edilmiş ise de, bu taşınmazda 1/3 payında vekil edenine ait bulunduğunu, vekil edeninin 1/3 paya razı olmuş bulunduğunu açıklayarak davalı … adına bulunan ½ payın 3/6 payı kabul edilerek bunun 1/6 payının iptali ile vekil edeni adına tapuya tescilini istemiştir.
Davalı …, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı … ile birleşen dosyasının davacısı … vekilleri, davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.
Mahkemece, asıl dava bakımından 206 ada 3 sayılı parselde ½ pay sahibi …’ın üzerine kayıtlı pay; 12/24 pay kabul edilerek bundan 9/24 payının iptali ile davacı …, birleşen dosyada da yine davalı … adına kayıtlı ½ paya isabet eden 12/24 paydan 1/24 payın iptali ile yine davalı … adına tapuya kayıt ve tesciline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi üzerine hüküm, davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, …….. önceki zilyetlik ve muristen intikal hukuksal sebeplerine dayalı olarak
TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı …….. Kanunu’nun 14. maddesi gereğince açılan miras payı oranında iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki tüm bilgi ve belgeler ile keşif tutanaklarının kapsamları, yerel kişi ve tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde dava konusu 206 ada 3 parselin ortak miras bırakan …….. Acar’dan kaldığı ve terekesinin tüm mirasçılarının katılımı ile herhangi bir paylaşıma (taksime) tabi tutulmadığı ve böylece mirasçılar arasında paylaşımın yapılmadığı, terekenin TMK.nun 701 ve 702. maddeleri gereğince elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi olduğu, ikinci eşi …’ın 2001 yılında öldüğü, davacı ve davalılar dışında başka mirasçılarının da bulunduğu murise ait … Sulh Hukuk Mahkemesi’nden alınan 21.06.2011 tarih ve 2010/728 Esas, 2011/419 Karar sayılı veraset belgesi ile sabittir.
Her ne kadar davacı 04.02.1977 tarihli harici satış senedi ile dava konusu taşınmazın bir bölümünü miras bırakanından aldığını ileri sürmüş ise de, satış kanıtlanamadığı gibi aynı zamanda senedin zilyetlikle birleşmediği senette hudutların yazılı bulunmadığının mahkemece belirlendiği anlaşılmıştır. Öte yandan, davacı ……..dan önceki hukuki sebeplere dayanılarak dava açmış bulunduğundan ve o tarihte tereke elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi olduğundan ancak, miras payı oranında iptal ve tescile karar verilmesi isteğinde bulunabilir. Çünkü dava, mirasçılar arasında açılıp yürüyen bir dava olup, kayıt malikleri dışında, diğer mirasçılara davanın yöneltilmesine gerek bulunmamaktadır. Bu tür davalarda davayı açanın miras payı oranında iptal ve tescile karar verilir. Kabul şekline göre mahkemece, özellikle birleşen dava dosyasına ait dava dilekçesinde davacının istek miktarını azaltarak 1/3 oranında kendisi ile davalılar adına tapuya kayıt ve tescilini istediğine göre bu husus göz ardı edilerek HMK.nun 26. maddesine aykırı olarak hüküm kurulması doğru değildir. Hakim, istekle bağlı olup, ondan fazlasına ve başka bir şeye karar veremez. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup mahkemece kendiliğinden göz önünde tutulur. İstek miktarının azaltılması yönündeki beyan davacıyı bağlar. Asıl ve birleşen davanın konusu, hukuki sebepleri aynı olup, birleşen davanın dava dilekçesindeki açıklamaları bu bakımdan bağlayıcı nitelik taşır.
O halde, mahkemece ortak miras bırakan …….. Acar’ın alınan veraset belgesinde isimleri yazılı mirasçılarını, miras payları gözetilerek davacı bakımından miras payı oranında iptal ve tescile karar verilmesi gerekirken dava dışı mirasçılar ile terekenin elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi olduğu ve paylaşımın yapılmadığı hususu göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş bulunması yerinde bulunmamıştır.
Davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK’nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 96,35 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı …’a iadesine 19.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.