Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2011/7723 E. 2012/5494 K. 07.06.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/7723
KARAR NO : 2012/5494
KARAR TARİHİ : 07.06.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin korunması ve tazminat

… ile … ve müşterekleri aralarındaki zilyetliğin korunması ve tazminat davasının reddine dair Köyceğiz Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 14.06.2011 gün ve 374/234 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

KARAR

Davacı vekili, dava dilekçesinde mevkii ve sınırlarını bildirdiği Hazine adına tapuda kayıtlı iki parça taşınmazın zilyetliğinin vekil edenine muris babasından intikal ettiğini, diğer mirasçılar olan davalıların taşınmaz üzerindeki evi kiralayarak müvekkiline elde edilen gelirden pay vermediğini, taşınmazların yalnızca davalılarca kullanıldığını açıklamış; davalıların bu taşınmazlara müdahalesinin önlenmesini, miras payına isabet eden yerlerin vekil edenine teslimini, iki yıllık haksız kullanım ve evin kira bedeli olan 800 TL’nin yasal faiziyle davalılardan tahsilini istemiştir.
Davalı … vasisi ve diğer davalılar davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu edilen kadastro paftasında orman ve Kargacık çayı olarak gösterilen kısımların kazanmayı sağlayan zamanaşımı ile iktisabının mümkün olmadığı ve özel mülkiyete konu edilemeyeceği; Hazine adına tapuda kayıtlı taşınmazlar içerisinde kalan bölümler yönünden ise davacı murisi adına herhangi bir kaydın bulunmadığı ve davacının zilyetliğini kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dava dilekçesindeki açıklamalar ve hukuki nitelendirmeye göre istek TMK.nun 981-984. maddelerine dayalı zilyetliğin korunması talebine ilişkindir. Zilyetliğin korunması, Devlete (Hazineye) veya başka kişilere ait taşınmazlar üzerinde üçüncü kişiler arasında görülecek davalarda söz konusu olur. Mahkemece TMK.nun 683 vd. maddelerinde düzenlenen mülkiyet hakkından hareketle ve dava konusu yerlerin bir kısmının kamu malı olduğu, bir kısmının Hazine adına tapuda kayıtlı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemenin gerekçesi davacı iddiası ile örtüşmemektedir. Buna karşılık, dosya kapsamında davaya konu edilen taşınmazlara davalıların müdahalede bulunduklarına dair delil bulunmamaktadır. Mahkemece davanın ispat edilememesi nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmiş olması doğru değil ise de; hüküm sonucu itibariyle doğru görülmüştür. Davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru olan yerel mahkeme kararının açıklanan gerekçelerle ONANMASINA, 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK.nun 388/4 (HMK.m 297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve aşağıda dökümü yazılı 18,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 2,75 TL’nin temyiz eden davacıdan alınmasına 07.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.