Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2011/1893 E. 2011/6203 K. 24.11.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/1893
KARAR NO : 2011/6203
KARAR TARİHİ : 24.11.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil

… ile Hazine ve Tahyurt Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair …Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 29.12.2010 gün ve 32/653 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi Hazine temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı …, miras yoluyla intikal ve kazanmayı sağlayan eklemeli zilyetlik hukuki sebeplerine dayanarak mera olarak sınırlandırılan dava konusu 127 ada 50 parselin sınırlandırmasının iptali ile … mirasçıları adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine ve köy temsilcileri davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.
Mahkemece, kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle mer’a olan 127 ada 50 parselin sınırlandırmasının iptali ile mirasçılık belgesindeki miras payları oranında … mirasçıları adına özel tapuya tesciline karar verilmiştir.
Hüküm, Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu 127 ada 50 parsel 02.07.2007 tarihinde yapılan kadastroda kadimden beri köy halkı tarafından mera olarak kullanıldığı gerekçesiyle 30963 m2 yüzölçümü ile mera niteliğiyle sınırlandırılmış, tutanağın kesinleşmesiyle özel siciline tescil edilmiştir.
Mahkemece, yerel bilirkişi ve tanıkların tarım arazisi niteliğinde olduğunu beyan etmeleri, uzman ziraat mühendisinin mera niteliğini taşımadığını bildirmesi, komşu kayıtların dava konusu taşınmaz yönünü mera olarak okumaması gerekçeleriyle yazılı şekilde kabul kararı verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.
Şöyleki; dava, mera sınırlandırmasının iptaliyle tescil isteğine ilişkindir. Yargıtay’ın ve Dairemizin kararlılık gösteren uygulamalarına göre, bu tür uyuşmazlıklarda meranın sınırlarında bulunduğu köy ile menfaat uyuşmazlığında bulunmayan komşu köy halkı arasından seçilecek yerel bilirkişi ve tanık dinlenilmesi gerekirken, mahkemece bu husus gözardı edilmiştir. Açıklanan bu nedenle, taraflara komşu köy halkı arasından seçilecek tanıklarını bildirmeleri için süre ve imkan verilmeli, bildirilmesi durumunda yeniden yapılacak keşifte dinlenilmeleri, kadastro tutanağının edinme sütunundaki kadim mera açıklaması ve davalı Hazine temsilciliğinin savunması da gözönünde bulundurularak, bu yerin Tahyurt köy halkı tarafından mera olarak kullanılıp kullanılmadığı ayrıntısıyla sorulup belirlenmeli, beyanları arasında çelişkinin bulunması durumunda yüzleştirilmek suretiyle giderilmesine çalışılmalı, bundan sonra toplanacak taraf delilleri ile birlikte tartışılıp değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekir.
Mahkemenin Tahyurt Köyü sınırlarındaki tahsisli mera araştırması da yetersizdir. Yeniden İl ve İlçe Özel idare Müdürlüğü ile Tarım Müdürlüğüne yazılacak yazı ile 4342 sayılı Yasa uyarınca bu bölgede mera tahsis çalışmasının yapılıp yapılmadığının sorulması, yapıldığının bildirilmesi durumunda mera tahsisine ilişkin karar ve ekleriyle paftasının gönderilmesinin istenilmesi, gönderilmesi durumunda da yapılacak keşifte harita mühendisi aracılığıyla araziye uygulattırılarak dava konusu taşınmazın tahsisli mera kapsamında kalıp kalmadığının duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi gerekir.
Bundan ayrı, bir arazinin kullanım süresi ve niteliğiyle üzerinde imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihin en iyi belirlenme yöntemi hava fotoğraflarıdır. Bu hava fotoğraflarının tespit tarihinden önceki en az iki tarihe ilişkin olması gerekir. Bu konuda sağlıklı bir yargıya ulaşmak için ilki kadastro tespit tarihinden geriye doğru 20-30 yıl öncesine ait (1977-1987 yılları arası) diğeri daha sonraki tarihli stereoskopik hava fotoğraflarının dosyada yer almış olması ve bu fotoğrafların stereoskopla incelenmesi gerekir. Ayrıca stereoskop çift hava fotoğrafı, bir stereoskop altında incelenirse arazinin üç boyutlu görüleceği, taşınmazın sınırlarının belirlenebileceği ve bu amaçla ekilemeyen bakir alanların net bir biçimde tespitinin yapılabileceği bilinmelidir. Mahkemece uyuşmazlığın net biçimde çözüme kavuşturulması için gerekli bulunan hava fotoğraflarından yararlanılmamıştır.
Mahkemece yapılacak iş; ziraat mühendisi, kadastro fen elemanı, jeodezi veya fotoğrametri uzmanı harita mühendisinden oluşacak üç kişilik bilirkişi kurulu aracılığıyla yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının getirtilip stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, taşınmazın niteliğinin ve kullanım süresinin ne zaman başladığının belirlenmesine çalışılması gerekir. Tanık ve diğer bilirkişi sözleri bilimsel verilere ve maddi bulgulara dayalı olarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporuyla denetlenmeli, taşınmaz üzerinde ekonomik amaca uygun olarak tarımsal amaçlı zilyetlik başlangıç tarihi ayrı ayrı belirlendikten sonra istek hakkında bir karar verilmesi gerekir.
Yukarıda açıklanan gerekçeler nedeniyle davalı Hazine temsilcisinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve kanuna aykırı olan mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.