Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2010/5850 E. 2010/5647 K. 25.11.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/5850
KARAR NO : 2010/5647
KARAR TARİHİ : 25.11.2010

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil

… ile Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Sivas 2.Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 27.10.2009 gün ve 1122/1137 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R

Davacı, satın alma ve eklemeli kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle 117 ada 118 sayılı parselin davalı Hazine üzerindeki tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine vekili, zilyetlikle edinim koşullarının oluşmadığını açıklayarak, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, kazanım koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 117 ada 118 parselin teknik bilirkişinin 1.6.2009 tarihli rapor ve krokisinde B harfi ile gösterilen 691,98 m2 bölümüne ilişkin tapu kaydının iptali ile yeni parsel numarası verilerek davacı adına tesciline, nitelik itibariyle kazanıma uygun bulunmayan A harfi ile gösterilen taşınmaz bölümüne ilişkin davanın reddine karar verilmesi üzerine; hükmün, kabule ilişkin bölümü davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu parsel, 1287,35 m2 yüzölçümüyle senetsizden, davacı …’un 6-7 yıl ekip biçtiği tespit edilmiş ise de, kazanma koşullarının gerçekleşmediği gerekçesiyle 26.3.2007 tarihinde tarla vasfı ile Hazine adına tespit edilmiş ve itirazsız 12.7.2007 tarihinde kesinleşmiştir.
Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik nedenine dayalı 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve TMK.nun 713/1. maddesine dayalı iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, uyuşmazlık konusu taşınmazı 16.4.1996 tarihli senetle satın ve zilyetliğin devralındığı iddiasıyla iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Kural olarak, bir taşınmazın olağanüstü zamanaşımı yoluyla kazanılması için taşınmazın nitelik itibariyle kazanıma uygun yerlerden olması gerekir. Taşınmazın niteliğinin elverişli olması kazanma için ön koşuldur. Somut olayda; temyize konu taşınmaz bölümünün kuzeyi ve kısmen doğusunda 191 parsel numarasıyla sınırlandırılan 122 hektar 3306 m2 yüzölçümüne sahip kadim mera, güneyi ve batısında ise dava konusu parselin birkaç yıl önce çalışma yapılarak kısıtlı şekilde tarıma elverişli hale getirilen, sığ toprak yapısına sahip iptal ve tescil isteğinin reddine karar verilen bölümü ile devamında Hazine adına kayıtlı 119 ve 120 parseller, sonrasında ise yol yer almaktadır. Bu durumda kabulüne karar verilen bölümün içinde yer aldığı parselin bulunduğu mevkii ve konum itibariyle dava konusu taşınmaz bölümünün kuzeyinde bitişik 191 parsel sayılı kadim meradan elde edildiğinin kabulü gerekir. Meralar kamunun yararlanmasına ayrılan Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki kamu mallarından olup, olağanüstü zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmeleri mümkün bulunmamaktadır. Bu tür yerler üzerinde sürdürülen zilyetlik süresi neye ulaşırsa ulaşsın kazanma sağlamaz. Davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yerel bilirkişi ve tanık beyanlarına üstünlük tanınmak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerle kabulü ile usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmayan hükmün kabule ilişkin bölümünün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 25.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.