Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2010/5253 E. 2011/1986 K. 07.04.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/5253
KARAR NO : 2011/1986
KARAR TARİHİ : 07.04.2011

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katılma alacağı ve değer artış payı alacağı

… ile … aralarındaki katılma alacağı ve değer artış payı alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Ankara 2. Aile Mahkemesinden verilen 13.07.2010 gün ve 433/1062 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR

Davacı dava dilekçesinde; davalı … adına trafikte kayıtlı bulunan …plakalı Opal Astra aracı 17.500 TL’ye satın aldığını, satın alırken bankadan kredi çektiğini, borç para aldığını, daha sonra da emekli olduğunu ve emekli ikramiyesinden 7.001,66 TL’yi bankadan çektiği kredi borcuna harcadığını ve araç üzerinde bulunan rehini kaldırdığını belirterek aracın davalıdan alınarak kendisine teslimine, davalının Aralık 2006 tarihinden bu yana haksız ve yersiz olarak elinde tuttuğu otomobilin vergi borçlarının davalıdan tahsiline, her ay işleyecek yasal faiziyle birlikte kendisine ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının aracın teslimini ve vergi borçlarını istemeye hakkı olmadığını, aracın davacı tarafından kullanıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davacının vergi borcuyla ilgili olarak açtığı davanın reddine, araç için istediği değer artış payı davasının kısmen kabulüne, istekle bağlı kalınarak dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 9.839,18 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ve aracın teslimine ilişkin isteğin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; uyuşmazlık konusu …plakalı aracın teslimi, vergi borcunun faiziyle tahsili isteğine ilişkindir.
Mahkemece, yazılı gerekçeyle isteklerin kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmişse de mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Taraflar 05.09.1985 tarihinde evlenmişler, 01.12.2006 tarihinde açılan ve kabulüne karar verilen boşanma davasının 17.11.2008 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Taraflarca başka bir mal rejimi seçilmediğinden 743 sayılı TKM.nin 170.maddesi gereğince 01.01.2002 tarihine kadar taraflar arasında mal ayrılığı, 4721 sayılı TMK.nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı 01.12.2006 tarihine kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.m.202). Boşanma davasının açıldığı 01.12.2006 tarihinde TMK.nun 225/1.maddesi uyarınca taraflar arasında mal rejimi sona ermiştir.
Dava dilekçesinin kapsamı ve yargılama aşamalarındaki davacı beyanları bir bütün olarak birlikte değerlendirildiğinde, davacının isteği; dava konusu yaptığı ve davalı adına trafikte kayıtlı bulunan 06 GST 29 plakalı aracın davalıdan alınarak kendisine teslimine ve araca ait vergi borçlarının faiziyle birlikte tahsiline ilişkindir. Mahkemece vergi borçları ile ilgili isteğin reddine karar verilmiş, ancak araç yönünden TMK.nun 227.maddesi uyarınca istek değer artış payı olarak nitelendirilmiştir. Davalı üzerinde kayıtlı bulunan aracın ruhsat tarihi ve sicil numarası 17.02.2005-212314 olup, rehin yazım tarihi ise 17.02.2004-69 olarak gösterilmiştir. Herhalde rehnin konulduğu tarih aynı zamanda trafikte tescil tarihi olması gerekir. Yani ruhsattaki yazım tarihi 17.02.2005 değil 17.02.2004 olması gerekmektedir. Maddi hata olduğu görülmektedir. Her iki halde de söz konusu aracın 01.01.2002 tarihinden sonra edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde edinildiği açıktır. Gerek mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 01.01.2002 tarihinden önce ve gerekse yasal edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde davacının mal rejiminden kaynaklanan hakkı ayni hak olmayıp, şahsi hakka dayalı alacak isteğidir. Yani her iki durumda da malın kendisi değil, mala yapılan katkı payı alacağı veya edinilmiş mallara yapılan katılma alacağı istenebilir (TMK.m.231, 236/1).
Saptanan somut olgulara ve dosya kapsamına göre, davacı malın aynını istediği halde isteğinin değer artış payı olarak ya da edinilmiş mallara katılma alacağı veya katkı payı alacağı olarak nitelendirilemez. Davacının belirtilen bu isteklere yönelik olarak ve harcını yatırmak suretiyle yöntemine uygun bir biçimde açılmış herhangi bir dava ve isteği bulunmadığı gibi, aynı biçimde yapılmış bir ıslah isteği de yoktur. Davacının isteği aracın trafik kaydının iptali ile adına trafiğe kayıt ve tescili olarak nitelendirilse bile az öncede açıklandığı gibi aynın (malın kendisinin) istenmesi mümkün bulunmamaktadır. Şu halde davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken istekle bağlı kalmak koşuluyla araç açısından bedelin kısmen kabulüne karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırıdır.
Kabul şekline göre de; araç için davacının herhangi bir faiz isteği olmadığı halde hükmedilen alacağa faiz yürütülmesi de doğru değildir.
Davalı vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile yerel mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle ve HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 146,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 07.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.