Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2010/287 E. 2010/2727 K. 24.05.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/287
KARAR NO : 2010/2727
KARAR TARİHİ : 24.05.2010

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tescil

… ile Hazine ve … Belediye Başkanlığı aralarındaki tescil davasının kabulüne dair … Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 17.04.2009 gün ve 155/92 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü.

K A R A R

Davacı vekili, kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle vekil edeni adına tapuda kayıtlı bulunan 138 ada 3 parselin bitişiğinde paftasında yol olarak gösterilen taşınmazın vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine temsilcisi , davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı Görümlü Belediye Başkanlığına usulüne uygun tebligat yapılmış, davaya katılan olmadığı gibi cevap da verilmemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, fen bilirkişisi …’ın 12.05.2008 tarihli rapor ve krokisinde A harfi ile gösterilen 78,41 m2 yüzölçümündeki yerin davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, zilyetlik nedeniyle TMK.nun 713/1. ve 3402 sayılı Kanununun 14.maddesi hükmü uyarınca kadastro çalışmalarında tespit dışı bırakılan yerin tescili isteğine ilişkindir.
Dava dışı 138 ada 3 parsel kadastro yolu senetsizden 11.07.2001 tarihinde davacı adına tesbit edilmiş, tutanak 18.10.2001 tarihinde kesinleşmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanunun 16.maddesi hükmüne göre yol, meydan ve köprü gibi orta malları haritasında gösterilmekle yetinilir. Taşınmazın haritasında gösterilmesi bir kadastro işlemi olup kadastro tutanağı düzenlenmediği için böyle bir işlem tesbit dışı bırakma işlemi niteliğindedir. Böyle bir yerin TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17.maddesi hükümlerine göre tapuya tesciline karar verilebilmesi için Yargıtay’ın yerleşmiş kararlarına göre haritasında yol olarak gösterildiği tarihten itibaren 20 yıldan fazla süre ile koşullarına uygun olarak tasarruf edilmiş olması gerekmektedir.
Somut olayda dava konusu taşınmaz 11.07.2001 tarihinde paftasında yol olarak gösterilmek suretiyle belirtilmiştir. O tarihten 07.08.2007 dava tarihine kadar kazanma süresi ve koşulları geçmemiştir. Davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı görülen hükmün HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.