Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2010/1736 E. 2010/2928 K. 01.06.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/1736
KARAR NO : 2010/2928
KARAR TARİHİ : 01.06.2010

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı

… ile … aralarındaki katkı payı alacağı davasının reddine dair İznik Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinden verilen 19.11.2009 gün ve 109/216 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 01.06.2010 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden taraflardan kimse gelmediğinden incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili; davalı ile vekil edeninin 1985 yılında evlendiklerini ve davalı eşin 2.8.1999 tarihinde evi terk ederek boşanma davası açtığını ve açılan boşanma davasının halen devam ettiğini bildirerek, tarafların evli oldukları dönemde birlikte çalışarak elde ettikleri gelirlerden sağlanan tasarrufların Merkez Bankasında ve Yapı Kredi Bankasındaki davalı eş adına açtırılan banka hesaplarında değerlendirildiğini, Merkez Bankasında 97088 İsviçre Frangı,Yapı Kredi Bankasında da 52500 İsviçre Frangı olmak üzere, toplam 149588 İsviçre Frangı mevduat bulunduğunu, ancak bu mevduatın 19800′ ünün ortak çocuk …için İsviçre Devletince ödenen çocuk parası, 36800’ünün de vekil edenine emekli olması sırasında ödenen bedel olması nedeniyle sadece vekil edenine ait olduğunu, dava konusu toplam mevduattan vekil edenine ait bulunan bu iki kalemin çıkarılmasıyla kalan 92988 İsviçre Frangının ise yarı yarıya taraflara ait bulunduğunu açıklayarak, davalı eş adına olan toplam 149588 İsviçre Frangı mevduatın açıklanan nedenlerle 103034 İsviçre Frangı tutan kısmının vekil edenine ait olduğunun tespiti ile bu miktar için vekil edeni adına ayrı bir hesap açtırılarak vekil edenine verilmesini istemiştir.
Davalı vekili ise; dava konusu mevduatın tamamının vekil edenine ait bulunduğunu ve davacı ile hiçbir ilgisi bulunmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kanıtlanamadığı görüşünden hareketle reddine karar verilmesi üzerine, hüküm; davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 743 sayılı TMK. nun 170. maddesi uyarınca, mal ayrılığının geçerli olduğu dönemde edinilen mallara katkı payı alacağına ilişkindir.
Dosya arasında bulunan kayıt ve belgelere göre; tarafların 24.10.1985 tarihinde evlendikleri, davalı eş tarafından 28.9.1999 tarihinde açılan boşanmaya ilişkin davanın İznik Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 15.3.2007 tarihinde kesinleşen 1999/168 esas ve 2006/54 karar sayılı hükmü gereğince reddine karar verilmesi nedeniyle tarafların evliliklerinin halen devam etmekte olduğu anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında evlenme tarihinden itibaren devam eden “mal ayrılığı rejimi”(743 s. TKM. m.170) devam etmektedir.
Şu halde tarafların boşanmalarına ilişkin dava ret edildiğine, dolayısı ile incelenmekte olan hüküm tarihi itibariyle evlilik hukuken devam ettiğine göre, davanın görülebilirlik koşulu olan, mal rejiminin sona ermesi gerçekleşmemiştir. Mahkemece davanın görülebilirlik koşulu gerçekleşmediğinden bahisle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenmesi sonucunda davanın kanıtlanamadığı görüşünden hareketle davanın reddine karar verilmesi doğru değil ise de; hüküm redde ilişkin olup sonucu itibariyle doğru olmaktadır.
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle reddi ile sonucu itibariyle doğru olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 12,20 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 4,95 TL’nın temyiz eden davacıdan alınmasına 01.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.