Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2009/5631 E. 2010/665 K. 11.02.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/5631
KARAR NO : 2010/665
KARAR TARİHİ : 11.02.2010

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali tescil ve elatmanın önlenmesi

… ile … aralarındaki tapu iptali tescil ve elatmanın önlenmesi davasının reddine dair Bayat/Çorum Sulh Hukuk Hâkimliğinden verilen 10.02.2009 gün ve 91/66 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR

Davacı, ortak miras bırakanları olan babaları…’den kendilerine intikal eden ve yol olarak kullandıkları taşınmaz bölümünün yapılan kadastro çalışmaları sırasında 102 ada 55 parsel içerisinde davalı kardeşi adına tespit ve tescil edildiğini, davalının da bu yere tel örgü çekmek suretiyle 102 ada 56 parselde bulunan evine geçişini engellediğini ileri sürerek 102 ada 55 parselin davalı üzerindeki tapu kaydının yol olarak kullanılan bölüme ilişkin olarak iptali ile bu kısmın yol olarak bırakılmasına ve davalının elatmasının önlenilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, babalarından miras olarak kalan dava konusu yeri 10 yıl önce paylaştıklarını ve bu paylaşıma göre bugüne kadar kullandıklarını, davacının yolunu kapatmadığını, kendi arazisine tel çektiğini açıklayarak davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının iptalini talep ettiği tapu kaydının tescili yönünde isteminin bulunmadığı, elatmanın önlenilmesini istediği yere de malik olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Getirtilen tapu kayıtlarına göre; dava konusu 102 ada 55 parsel sayılı taşınmazın davalı, aynı ada 56 parselin de davacı adına kayıtlı olduğu görülmüş, taşınmaz başında 28.08.2008 tarihinde yapılan keşifte dinlenilen yerel bilirkişi ve davacı tanıkları, her iki taşınmazın taraflara babalarından intikal ettiğini, öncesinde dava konusu yerin yol olarak kullanıldığını, kadastro çalışmalarından sonra taraflar arasında geçen bir tartışma sonucu davalının dava konusu yere tel örgü çekerek davacının geçmesine engel olduğunu söylemişler, keşif zaptına yansıyan mahkeme gözlemine göre de, tarafların evlerinin yan yana bulunduğu, davacının evine geçişinin dava konusu taşınmaz üzerinden mümkün olabildiği anlaşılmıştır. Keşif sonrası raporlarını dosyaya sunan Kadastro Teknisyeni Bilirkişiler Harun Uysal ve Hakan Derindere’nin 28.08.2008 tarihli krokilerinde de dava konusu taşınmaz bölümünün 69.75 m2 yüzölçümünde olduğu belirlenmiştir.Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; dava konusu yerin kadastro öncesinde miras bırakanlarından intikal suretiyle yol olarak tarafların ortak kullanımında bulunduğu anlaşıldığından fen bilirkişilerinin krokilerinde (A) harfi ile gösterilen 69.75 m2 yüzölçümündeki uyuşmazlık konusu yere ilişkin tapu kaydının iptali ile yol olarak bırakılmasına ve bu yere davalının elatmasının önlenilmesine karar verilmesi gerekirken toplanan delillere ve dosya kapsamına uygun olmayan gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir.
Davacının temyiz itirazları yerinde bulunduğundan kabulü ile usul ve yasaya aykırı olan hükmün HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 15,60 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 11.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.