Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2023/876 E. 2023/4257 K. 07.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/876
KARAR NO : 2023/4257
KARAR TARİHİ : 07.06.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında Yargıtay bozma ilamı üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1- Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 24.05.2012 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kamu davası açılmıştır.
2- Kocaeli 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 08.04.2014 tarihli kararı ile sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraat kararı verilmiştir.
3- Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin 08.12.2021 tarihli kararı ile sanık hakkında verilen beraat hükmünün mahkumiyet kararı verilmesi yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
4- Bozma üzerine Kocaeli 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 10.01.2023 tarihli kararı ile sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 3 yıl 4 ay hapis cezası ile mahkumiyetine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafinin temyiz istemi; suçun sübutuna, suçun unsurlarının oluşmadığına, delil bulunmadığına, olayda bıçak kullanılmadığına, soyut iddia ile hüküm kurulduğuna, lehe hükümler uygulanması gerektiğine, ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
İncelemeye konu olay; sanığın mağdura borçlu olması nedeniyle mağdurun icra takibi başlatması, sanığın olay günü bıçakla mağduru tehdit ederek işyerine götürmesi, oğlu olan temyiz dışı sanık Alp Atila ile mağduru darp etmeleri, iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
1. Sanık hakkında temel ceza belirlenirken doğrudan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası yerine, önce aynı Kanunun 109 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca cezanın belirlenmesi suretiyle kademeli uygulama yapılması sonuç cezaya etki etmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
2. Sanığın suç işleme eğilimi ve kişiliği ile tüm dava dosyası kapsamındaki deliller birlikte değerlendirildiğinde; lehe hükümlerin uygulanması hususuna ilişkin Kocaeli 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 10.01.2023 tarihli kararında, hukuka aykırılık bulunmamıştır.
3. Mağdurun anlatımını doğrulayan yaralanmasına ilişkin Adli Muayene Rapor’u, Olay Tutanağı ve tanık A.A. beyanı ile sanığın tevilli ikrarı karşısında, sanık müdafinin bu yöndeki temyiz gerekçeleri yerinde görülmemiştir.
4. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Kocaeli 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 10.01.2023 tarihli kararında, sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden eleştiri konusu husus dışında herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesi’ne gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE,
07.06.2023 tarihinde karar verildi.