Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2023/4302 E. 2023/9436 K. 30.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/4302
KARAR NO : 2023/9436
KARAR TARİHİ : 30.11.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2023/1885 E., 2023/1898 K.
SUÇLAR : Cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, kasten yaralama
HÜKÜMLER : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Temyiz istemlerinin esastan reddi ile hükümlerin onanması, temyiz isteminin reddi

Sanıklar müdafiince hükümlerin 05.06.2023 tarihinde temyiz edilmesinden sonra, sanık …’in tutuklu olarak bulunduğu cezaevi kanalıyla gönderdiği 10.08.2023 tarihli dilekçesi ile temyiz kanun yolundan feragat ettiği ve katılan (mağdur) vekili tarafından hükümleri 12.06.2023 tarihinde temyiz edilmesinden sonra, 24.10.2023 tarihli dilekçe ile şikayetten vazgeçtikleri ve temyizden feragat ettiklerini bildirmesi nedeniyle, bu temyiz istemleri yönünden, hükümlerin, karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesinin birinci fıkrası gereği re’sen temyize de tabi olmadığı anlaşılmakla, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 266 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteğinden vazgeçme nedeniyle sanık … ve katılan vekilinin temyiz taleplerinin, Tebliğnameye uygun olarak, dosyanın oy birliğiyle incelenmeksizin iadesine karar verilmiştir.
Sanık … hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükmün, 5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi gereğince kesin nitelikte ve temyiz edilemez olduğu belirlenmiştir.
Sanık …’nün ise, 30.10.2023 ve 09.11.2023 tarihli dilekçeleri ile sadece cezasının onanmasını istediği, kanun yolundan vazgeçtiğine dair bir talebinin olmadığı, sanığın gerçek anlamda kanun yolundan feragat etmediği ve sanıklar …, …, … müdafii Av. …’ın temyiz dilekçesinde, bu sanıklar yönünden sadece cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümleri temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında, sanıklar müdafilerince, sanıklar …, …, … hakkında cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlere hasren temyiz incelemesi yapılmıştır.
Sanıklar …, …, … hakkında cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I. HUKUKİ SÜREÇ
1. Eskil Cumhuriyet Başsavcılığının 30.06.2021 tarihli iddianamesi ile, sanıkların cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan ve sanık …’in ayrıca kasten yaralama suçundan cezalandırılması talep olunmuştur.
2. Eskil Asliye Ceza Mahkemesinin 10.03.2023 tarihli kararı ile sanıkların atılı suçlardan mahkumiyetine karar verilmiştir.
3. Bu kararın katılan vekili ve sanıklar müdafileri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin 24.05.2023 tarihli kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Sanıklar müdafiinin temyiz isteği, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu yönünden, suçun unsurlarının oluşmadığına, haksız tahrik hükümlerinin tartışılmadığına, eksik araştırmaya, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmadığına, mahkumiyete yeterli delil bulunmadığına ve tahliye talebine ilişkindir.
2. Sanık … müdafiinin temyiz isteği, sanığın kişiyi hürriyetinden yoksun kılma kastının bulunmadığına, alt sınırdan uzaklaşılarak ve nitelikli haller dikkate alınarak ceza tayin edilmemesi gerektiğine, kasten yaralama suçu açısından da, adli raporun yetersiz olduğuna, orantısız ceza tayin edildiğine ve tahliye talebine ilişkindir.

III. OLAYLAR VE OLGULAR
1. Dava konusu olay, sanık …’e işi dolayısıyla tahsis edilen aracın mağdura verilmesi nedeniyle, sanık …’nün mağduru telefonla arayıp, araçtaki malzemeleri teslim almak ve sanık …’i alıp köye götürmesini istemek şeklinde bulundukları yere hile ile getirdikten sonra, sanık …’in kemer ve tekme ile mağdura vurması, sanık …’nün mağdurun boğazına ayağı ile basıp, yerde iken mağdura tekme ve yumruk ile vurması, tüm sanıkların, eylem üzerinde ortak hakimiyet kurarak, mağduru darp edip cebir kullanmak suretiyle hürriyetinden yoksun kıldıkları ve kemik kırığı oluşturacak şekilde yaralanmasına neden oldukları mağduru serbest bıraktıkları iddiasına ilişkindir.

2. Mağdura ait Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 09.05.2021 tarihli raporu ve Aksaray Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 11.05.2022 tarihli raporunda, mağdurun vücudunda yaygın, sol ve sağ omuzda kemer izi olduğu şüphesi olan lineer eritemli lezyonlar, sağ kaşta hassasiyet ve şişlik, kalçada hem lineer hem dairesel tarzda eritemli lezyonlar, sağ el bileğinde harekette kısıtlılık ve hassasiyet, kollarda sürüklemeye bağlı abrazyonlar tarif edilerek, yaralanmaların hayati tehlikeye neden olmadığı, basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek nitelik olduğu, hayat fonksiyonlarını hafif (1) derecede etkileyecek nitelikte ulna kemiğinde kırık olduğu yazılıdır.
3. Olaya ilişkin görüntülerin yer aldığı CD, görüntü çözümleme tutanağı ve Plaka Tanıma Sistemleri (PTS) kayıtları dosyada mevcuttur.
4. Sanıklar savunmalarında, atılı suçlamayı dolaylı olarak ikrar etmişlerdir.
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanıkların kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu ve sanık …’in kasten yaralama suçu sabit görülerek mahkumiyetlerine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk derece mahkemesince kurulan hükümler isabetli bulunmuş ve istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık … hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hüküm yönünden;
5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde yer verilen; “İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adli para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları”nın temyiz incelemesine tabi olmadığına ilişkin düzenleme ile 5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen suçlar ve aynı Kanun’un 296 ncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan; “… temyiz edilemeyecek bir hüküm temyiz edilmiş [ise] …, hükmü temyiz olunan bölge adliye veya ilk derece mahkemesi bir karar ile temyiz istemini reddeder.” şeklindeki hüküm birlikte değerlendirildiğinde sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görülmemiştir.
B. Sanıklar …, … ve … hakkında cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümler yönünden;
Olaylar ve olgular bölümündeki tespitler, mağdurun istikrarlı anlatımı, bu anlatımlar ile uyumlu PTS kayıtları, görüntü çözümleme tutanağı, doktor raporu, sanıklar savunmaları ve tüm dava dosyası birlikte değerlendirildiğinde, sanıkların, fikir ve eylem birliği içinde, araçtaki malzemelerin alınması ve sanık …’in köye bırakılması şeklinde hile ile yanlarına gelmesini sağladıkları mağduru, kemer, tekme ve yumruklarla darp ederek alıkoydukları ve kemik kırığı oluşturacak şekilde yaraladıktan sonra mağduru serbest bıraktıkları anlaşılan olayda, sanıklar hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlerde hukuka aykırılık bulunmamış ve mağdurun neticesi sebebiyle yaralanmış olması, sanıkların eylemlerinde, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 109 uncu maddesinde yer alan birden fazla nitelikli halin gerçekleşmiş olması ve koşullarının bulunmaması nedeniyle, sanıklar hakkında haksız tahrik, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanamayacağı da gözetilerek sanıklar müdafilerinin temyiz sebepleri reddedilmiştir.

IV. KARAR
A. Sanık … hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hüküm yönünden;
Gerekçe bölümünün (A) bendinde açıklanan nedenle, sanık müdafiinin temyiz isteminin, 5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi gereğince Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,
B. Sanıklar …, … ve … hakkında cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümler yönünden;
Gerekçe bölümünün (B) bendinden açıklanan nedenle, Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin 24.05.2023 tarihli kararında sanıklar müdafilerince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
Hükümlerin niteliğine ve sanıkların tutuklulukta geçirdikleri süre dikkate alınarak sanıklar müdafilerinin tahliye talebinin REDDİNE,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Eskil Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 30.11.2023 tarihinde karar verildi.