Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2023/294 E. 2023/2997 K. 09.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/294
KARAR NO : 2023/2997
KARAR TARİHİ : 09.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının, 17.08.2010 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 37 nci maddesinin birinci fıkrası delaletiyle 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) ve (b) bentleri ve 53 maddesi uyarınca cezalandırılması talebi ile dava açılmıştır.
2. İzmir 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.04.2012 tarihli kararıyla, sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrası, 53 üncü maddesi ve 58 inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 4 yıl 12 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
3. İzmir 20. Asliye Ceza Mahkemesinin, 26.04.2012 tarihli kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 14. Ceza Dairesinin 18.01.2016 tarihli ve 2014/1530 Esas, 2016/368 Karar sayılı kararı ile hükmün onanmasına karar verilmiştir.
4. Sanığın istemi ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının Dairemizce kabulü üzerine Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 17.03.2022 tarihli ve 2022/576 Esas, 2022/4620 Karar sayılı kararı ile, ”…Aynı yargı çevresindeki cezaevinde başka suçtan tutuklu olup, duruşmalarda bulunmaktan bağışık tutulması hususunda talepte bulunulmamış ve bu hususta karar verilmemiş olan sanığın, duruşmada hazır bulundurulması ya da SEGBİS vasıtasıyla bu duruşmaya katılımı sağlanmadan, CMK.nın 196. maddesine aykırı davranılarak yokluğunda yapılan yargılama sonucunda mahkumiyetine karar verilmesi suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,…” nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
5. Yargıtay bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada; İzmir 20. Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.12.2022 tarihli kararıyla, sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrası, 53 üncü maddesi ve 58 inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 4 yıl 12 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği,
1. Mağdur beyanlarının çelişkili olduğuna,
2. Mağdurun rızasıyla araca bindiğine,
3. Eylemin aniden geliştiğine,
4. Suçun kasten yaralama ve hakaretten ibaret olduğuna
5. Suç işleme kastı bulunmadığına,
Ve somut bir nedene dayanmayan diğer temyiz itirazlarına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay; sanık ve arkadaşlarının araçla dolaştıkları sırada, aralarında önceye dayalı husumet bulunan mağduru yolda görmeleri üzerine araca davet ettikleri, götürdükleri olay yerinde darp ettikleri, bir kaç kez kaçma girişiminde bulunan mağduru tekrar yakalayarak alıkoydukları, son olarak mağdurun kaçıp polise sığınması üzerine olayın sonlanmasına ilişkindir.
2. İzmir Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 16.02.2010 tarihli raporunda, mağdurdaki mevcut yaralanmaların basit tıbbi müdahaleyle giderilebilir olduğu bildirilmiştir.
3. Kolluk tarafından düzenlenen 02.12.2009 tarihli tutanak dava dosyasında mevcuttur.

IV. GEREKÇE
Sanığın mağdura yönelik eylemi, inceleme dışı diğer sanıklarla birlikte işlediğinden bahisle temel hapis cezasında arttırım yapıldığı sırada, 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendi olan uygulama maddesinin yerine 109 uncu maddesinin üçüncü fıkrası olarak eksik gösterilmesi,

yerinde düzeltilebilir maddi hata olarak değerlendirilmiştir.
Dava dosyası kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, sanığın mahkumiyetine ilişkin kararda isabetsizlik görülmemiş, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımın, eleştiri dışında, doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın temyiz sebepleri yerinde görülmemekle, kararda hukuka aykırılık bulunmamıştır .

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İzmir 20. Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.12.2022 tarihli kararında, sanık tarafından ileri sürülen temyiz itirazları ile dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden, vaki temyiz itirazının reddiyle hükmün, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.05.2023 tarihinde karar verildi.