YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2702
KARAR NO : 2023/9010
KARAR TARİHİ : 22.11.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/901 E. 2023/241 K.
SUÇ :Cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun hükümleri gereği temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Van Cumhuriyet Başsavcılığının, 21.12.2014 tarihli iddianamesi ile sanığın, birden fazla kişi birlikte, cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan cezalandırılması istemiyle dava açılmıştır.
2. Van 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 2015/5 (Esas) ve 2015/725 (Karar) Karar sayılı kararı ile sanığın, birden fazla kişi birlikte, cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan, 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
3. İlgili kararın, sanık tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 8. Ceza Dairesinin, 2020/3400 Esas, 2022/18076 Karar sayılı kararı ile ”Sanığın atılı suçu, mağdurun kendisine olan borcunu ödemeyerek kendisini oyalamasının yarattığı öfke ile işlediği anlaşılmakla; sanık hakkında atılı suçtan cezalandırma yapılırken, TCK.nın 29. maddesi gereği haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiği” gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.
4. Yargıtay bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada; Van 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 30.03.2023 tarihli, 2022/901 Esas 2023/241 Karar sayılı kararı ile sanığın, birden fazla kişi birlikte, cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan, tahrik hükümleri de uygulanmak suretiyle, 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafinin Temyiz Sebepleri
1.Sanığın atılı suçu işlediğine dair somut hiçbir delil olmamasına rağmen hakkında mahkumiyet kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğuna,
2.Aksi kanaat halinde sanık hakkında lehe olan hükümlerin uygulanması gerektiğine,
3.Sanık hakkında asgari hadden uzaklaşılarak ceza verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğuna ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay; aralarındaki alacak-verecek meselesi nedeni ile tartıştığı mağduru yaralayan sanığın, hastaneye gideceklerini söylemek sureti ile mağduru kandırarak, temyiz dışı sanık sanık Alaaddin tarafından kiralanan ve kullanılan araca bindirdiği, akabinde kendi evine götürerek burada alıkoyduğu iddiasına ilişkindir.
2. Mağdurun, sağ oksipital bölgede 2-3 cm.lik ödem, ön üst iki dişinde kırık, ağız içinde 1-2 cm.lik laserasyon oluşacak şekilde, basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte yaralandığı doktor raporu ile belirlenmiştir.
3. Katılan ve sanıkların bulunduğu eve gidildiğinde katılanın ağız çevresinde darp izleri olduğuna ve ne olduğu sorulduğunda, polislere kavga ettik ama barıştık, şikayetçi değilim şeklinde beyanda bulunduğuna dair tutanak dosyada mevcuttur.
IV. GEREKÇE
A. Sanık Müdafinin Temyiz Sebepleri Yönünden
1. Sübuta İlişkin
Ankara 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 10.01.2023 tarihli, kararında, 5271 sayılı CMK.nın 230 uncu maddesine uygun olarak iddia, savunma, müşteki beyanları belirtilmek ve delillere ayrıntılı olarak değinilmek surteiyle suretiyle, atılı suçun işlendiğine dair ulaşılan kanaate yeterli gerekçe gösterilerek hüküm kurulduğu anlaşılmakla yapılan incelemede;
Dosyadaki olgular itibari ile, kardeş olan sanıklar … ve …’ın olay tarihinde, evlerinden daha önce hırsızlık yapması nedeni ile tanıdıkları 18 yaşında küçük mağdur …’i gördükleri, mağdurun kaçması üzerine …’un havaya ateş ederek mağduru durdurmaya çalıştığı, yaşanan kovalamaca sonucu sanıkların yakaladıkları, mağduru zorla araca bindirerek uzaklaştıkları ve akabinde çaldığı malları geri getirmesini sağlamak amacı ile mağduru darp ederek bir süre alıkoydukları, mağdurun kaçırıldığının polis tarafından haber alınması sonrası mağduru serbest bıraktıkları, sanıkların atılı suçu, mağdurun evlerinden hırsızlık yapmasına duydukları öfke ile işledikleri anlaşılmakla; mahkemenin, sanıkların eyleminin sabit olduğuna dair kabulünde herhangi bir hukuka aykırılık görülmemiştir.
2. Ceza Miktarına Ve Lehe Hükümlerin Uygulanması Gerektiğine İlişkin
5237 sayılı Kanun’un 3 üncü ve 61 inci maddeleri gereğince, sanıkların üzerine atılı suçlar için kanunda ön görülen alt ve süt sınırlar arasında, suçların işleniş biçimi, işlendiği zaman ve yer, meydana gelen tehlikenin ağırlığı göz önüne alınarak temel cezanın alt sınırdan tayin edilmesinde ve hükmolunan ceza miktarları itibariyle yasal şartları oluşmadığından, sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılması, hapis cezasının ertelenmesi kurumlarından yararlandırılmamasına yönelik mahkemenin takdirinde bir isabetsizlik görülmemiştir,
B. Diğer Yönlerden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ve yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafinin yerinde görülmeyen sair temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Van 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 30.03.2023 tarihli, 2022/901 Esas 2023/241 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden, temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 22.11.2023 tarihinde karar verildi.