Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2023/2623 E. 2023/8267 K. 31.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2623
KARAR NO : 2023/8267
KARAR TARİHİ : 31.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/1382 E. 2022/2283 K.
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düzeltilerek onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığının 03.11.2014 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 109 uncu maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, üçüncü fıkrasının (f) bendi, 110 uncu maddesi uyarınca dava açılmıştır.
2. Eskişehir 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.07.2015 tarihli kararı ile sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (f) bendi, 110 uncu maddesi uyarınca 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
3. Eskişehir 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.07.2015 tarihli kararının katılan vekili ve sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 16.05.2022 tarihli kararı ile 5271 sayılı Kanun’un 196 ncı maddesine aykırı davranılması nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
4. Bozma kararı üzerine Eskişehir 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.11.2022 tarihli kararı ile sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (f) bendi, 110 uncu ve 62 nci maddeleri uyarınca 6 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz isteği;
1. Alt sınırdan hüküm kurulduğuna,
2. Şartları bulunmadığı halde takdiri indirim nedenlerinin uygulandığına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay, sanığın on beş yaşında olan katılanı alıkoyduğu iddiasına ilişkindir.
2. Katılanın koruyucu ailesi olan mağdur …’in 11.10.2014 tarihinde, katılanın arkadaşına gideceğini söyleyerek evden ayrıldığını, ancak dönmediğini, telefon açtığında ağlayıp sanık tarafından zorla kaçırıldığını, “geleceğim abla” dediğini, ancak gelmediğini belirterek müracaatta bulunduğu belirlenmiştir.
3. Katılanın aşamalarda özetle, olay günü kız arkadaşı … ile birlikte çarşıda gezdikten sonra evlerine gittiklerini, burada koruyucu ailesi olan mağdur …’in arayıp eve çağırması üzerine arkadaşı ile birlikte giderken sanığın bir araçla yolunu kestiğini, sanığın kız arkadaşı … ile ilgili bazı sorular sorduğunu, ardından tokatlayıp zorla araca bindirdiğini, araçta … ve … isimli şahısların da olduğunu, sanığın kendisini ölümle tehdit edip tutmaya devam ettiğini, sanığın …’i evine bıraktığını, kendisini de evlerine götürdüğünü, sabaha karşı kendisini araba ile bıraktığını belirterek şikayetçi olduğu belirlenmiştir.
4. a) Mağdurun arkadaşı tanık …’ın kollukta, sanığın yollarına çıkarak isimlerini sorduğunu, …’in de isimlerini sanığa söylediğini, ardından sanığın kendilerini takip edip araçla önlerini kestiğini, ardından katılana küfür edip “sen yurtlusun, sen herkesin altına yatıyorsun” diye söyleyince Kübra’nın da “… gibi mi” diye cevap verdiğini, sanığın da katılana iki tokat attığını ve kolundan tutup zorla araca bindirdiğini ifade ettiği, kovuşturma aşamasında ise, sanığın araçla önlerini kesip önce katılana bir takım sorular sorduğunu, ardından aldığı cevaplar karşısında katılana tokat attığını, kendisini ve katılanı zorla araca bindirdiğini, sonra sanığın kendisini bıraktığını, katılanı alıp oradan ayrıldığını beyan ettiği,
b) Sanığın aracında bulunan tanık …’in aşamalarda, olay günü kendisi, … ve sanık ile birlikte gezerlerken … ile aralarında husumet bulunan katılan ve yanındaki arkadaşını gördüklerini, sanığın araçtan inip katılan ve yanındaki arkadaşı ile konuştuğunu, ancak ne konuştuklarını duymadığını, sonra hep birlikte arabaya bindiklerini, kızların gönüllü olduğunu, sanığın zorla araca bindirmediğini, o sırada …’ın cep telefonu çaldığını ve babasının aradığını söyleyerek yanlarından ayrılıp gittiğini, bir parka gittiklerini, burada sanığın katılan ile ayrı bir yerde yarım saat kadar konuştuklarını, sonra da araçla gezindiklerini, önce …’i, sabaha karşı da katılanı tramvay durağına bıraktıklarını ifade ettiği belirlenmiştir.
5. Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesi Baştabipliğinin 12.10.2014 tarihli raporu ile katılanda darp ve cebir izi bulunmadığının tespit edildiği belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE
1. Katılanın aşamalardaki istikrarlı anlatımları ve bu anlatımları destekleyen tanık …’ın ifadeleri ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın katılanı zorla kolundan çekerek araca bindirdiği ve bir süre alıkoyduğunun anlaşılması karşısında, sanığın eyleminin 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrasına uyduğu gözetilmeden suç vasfında hataya düşülerek aynı Kanun maddesinin birinci fıkrası gereğince uygulama yapılması,
2. Sanığın eylemini cinsel amaçla gerçekleştirdiği nazara alınıp sanık hakkında ceza tayin olunurken 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin beşinci fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
3. Katılanın koruyucu ailesi olan mağdur …’in polis merkezine müracaatı ile birlikte soruşturma başladıktan sonra sanığın katılanı serbest bıraktığının anlaşılması karşısında, koşulları oluşmadığı halde 5237 sayılı Kanun’un 110 uncu maddesinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini,
4. Sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (f) bendi, 110 uncu maddesi uyarınca uygulama yapıldıktan sonra tayin edilen cezadan aynı Kanun’un 62 nci maddesi gereği indirim yapıldığı sırada hesap hatası sonucu hapis cezasının “6 ay 20 gün” yerine “6 ay 10 gün” olarak belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini, nedenleriyle sanık hakkında kurulan hüküm hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Eskişehir 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.11.2022 tarihli kararına yönelik katılan vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 31.10.2023 tarihinde karar verildi.