Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2023/2341 E. 2023/9196 K. 28.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2341
KARAR NO : 2023/9196
KARAR TARİHİ : 28.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/330 E., 2022/483 K.
SUÇ : Hükümlü veya tutuklunun kaçması
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düzelterek onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Muratlı Cumhuriyet Başsavcılığının 02.10.2015 tarihli iddianamesiyle, sanık hakkında hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan cezalandırılması talep edilmiştir.
2. Muratlı Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.12.2015 tarihli kararı ile sanık hakkında tutuklu ve hükümlünün kaçması suçundan 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve 58 inci maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmiştir.
3. Muratlı Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.12.2015 tarihli kararının, sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin 29.03.2021 tarihli kararı ile “…Anayasa Mahkemesi’nin 14.01.2021 gün ve 2020/81 Esas, 2021/4 sayılı Kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle eklenen geçici 5 inci maddesinin “01.01.2020 tarihi itibariyle hükme bağlanmış ve kesinleşmiş dosyalarda ….basit yargılama usulü uygulanmaz” bölümündeki “hükme bağlanmış” ibaresinin Anayasanın 38 inci maddesine aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiğinden temyiz davasına konu dosyalarda lehe hükümler içeren 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinin üçüncü fıkrasının uygulanması imkanının doğması ve bu konuda mahkemesince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu nedeniyle bozulmasına…” karar verilmiştir.
4. Muratlı Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.06.2022 tarihli kararı ile sanık hakkında basit yargılama usulü hükümleri uygulanarak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 292 nci maddesinin birinci fıkrası, 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinin üçüncü fıkrası ve 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesi uyarınca 3 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve 58 inci maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmiştir.
5. Sanığın itirazı üzerine yeniden duruşma açılarak, Muratlı Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.11.2022 tarihli kararı ile 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği, somut bir nedene dayanmamaktadır.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay, Tekirdağ Açık Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan sanığın 09.09.2015 tarihinde izne ayrıldığı ve 16.09.2015 tarihinde dönmesi gerekirken dönmediği, firar ettiği iddiasına ilişkindir.
2. Tekirdağ Açık Ceza İnfaz Kurumu tarafından tutulan 18.09.2015 tarihli tutanak ile sanığın izinden dönmediği tespit edilmiştir.

IV. GEREKÇE
1. İzin belgesi ile Tekirdağ Açık Ceza İnfaz Kurumu tarafından tutulan tutanak ve sanık ikrarı birlikte değerlendirildiğinde, sanığın davaya konu fiili gerçekleştirdiği anlaşılmış ve Muratlı Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.11.2022 tarihli kararında hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
3. Temel ceza belirlenirken uygulama maddesinin “5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un (5275 sayılı Kanun’un) 97 nci maddesinin birinci fıkrası delaletiyle” olduğunun belirtilmemesi suretiyle 5271 sayılı Kanun’un 232 nci maddesinin altıncı fıkrasına aykırı davranılması, hukuka aykırı görülmüş ise de; bu hususun 1412 sayılı Kanun’un 322 nci maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün görülmüştür.

4. Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen; sanık hakkında 14.11.2022 tarihli kararda tekerrür hükümlerinin ikinci kez uygulandığının belirtilmediği ve bu hükmün sadece sanık tarafından temyiz edilmesi nedeniyle sanığın kazanılmış hakkı olduğu gözetilmeksizin 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son hükmüne aykırı davranılarak ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanması, dışında bir hukuka aykırılık görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde (3) ve (4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle Muratlı Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.11.2022 tarihli karararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hüküm birinci fıkrasında yer alan ”TCK’nın 292/1. maddesi…” ibaresinden önce gelmek üzere “5275 sayılı Kanunun 97/1. maddesi delaletiyle” ibaresi eklenmesi ve hükmün (7) inci fıkrasında yer alan “…İKİNCİ KEZ…” ibarelerinin çıkarılması suretiyle hükmün, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 28.11.2023 tarihinde karar verildi.