Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2023/2206 E. 2023/9341 K. 29.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2206
KARAR NO : 2023/9341
KARAR TARİHİ : 29.11.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2022/1255 E., 2023/1229 K.
SUÇ : Gürültü yapma kabahati
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Çarşamba Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 28.10.2020 tarihli iddianamesi ile suça sürüklenen çocuk hakkında silahla tehdit suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
2. Çarşamba 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 07.04.2022 tarihli kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda silahla ateş etmek suretiyle genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan 2000 TL adli para cezası ile mahkumiyetine karar verilmiştir.
3. Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin 09.05.2023 tarihli kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik suça sürüklenen çocuk müdafiinin istinaf başvurusu üzerine Çarşamba 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 07.04.2022 tarihli kararındaki genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan dolayı verilen mahkumiyet kararına ilişkin hükümlerin CMK’nın 280/1-a ve 303/1 maddeleri uyarınca hükümden çıkarılarak yerine suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan 5326 sayılı Kanunun 36/1 maddesi uyarınca 187 TL idari para cezası ile cezalandırılmasına ve kuru sıkı tabanca ve şarjörü ile 15 adet kuru sıkı tabancaya ait gaz fişeği kovanının mülkiyetinin kamuya geçirilmesine cümleleri eklenmek suretiyle düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Savcısının temyiz isteği; suça sürüklenen çocuğun kavgada korkutmak amacıyla silahla ateş ettiğinin anlaşıldığı olayda suça sürüklenen çocuğun eyleminin silahla tehdit suçunu oluşturduğunun sabit olduğuna, suça sürüklenen çocuğun eyleminin gürültü yapma kabahati olarak nitelendirilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna, suça sürüklenen çocuk aleyhine kararın bozulması gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay, suç tarihinde, suça sürüklenen çocuğun yakın arkadaşı olan tanık A.D.Ş.’ ye ait … Kuaför isimli işyerinde müştekiler ile tanık A.D.Ş. arasında tartışma çıktığı, suça sürüklenen çocuğun ikametinde bulunduğu sırada bu tartışma seslerini duyması üzerine kuru sıkı tabanca ile ikametinden aşağı indiği ve olay yerine yakın mesafeden müştekileri korkutmak amacıyla birden fazla kez ateş etmek suretiyle zincirleme şekilde silahla tehdit suçunu işlediği iddiasına ilişkindir.
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin kabulü;
İlk derece mahkemesince; ” olay günü Sera sokak üzerinde tanık A.D.Ş.’ a ait olan … Kuaför isimli iş yerinde mağdurlar ile tanık A.D.Ş. arasında tartışma olduğu, olay yerinde suça sürüklenen çocuk …’nın bulunmadığı, olayın sonunda kalabalığın dağılması maksadıyla havaya ateş ettiği, mağdurların ve tanıkların beyanlarından suça sürüklenen çocuğun eylemini gerçekleştirirken tehdit kastıyla hareket etmediğinin ve hedef gözetmeksizin havaya ateş ettiğinin anlaşıldığı, bu nedenle her ne kadar hakkında mağdurlara yönelik silahla tehdit suçundan kamu davası açılmış ise de suca sürüklenen çocuğun eyleminin kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda silahla ateş etmek suretiyle üzerine atılı genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçunu oluşturduğu” gerekçesiyle suça sürüklenen çocuk hakkında kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda silahla ateş etmek suretiyle genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Bölge Adliye Mahkemesince; “… suça sürüklenen çocuğun kurusıkı tabanca ile havaya ateş etmek şeklindeki eylemi Türk Ceza Kanunu’nun 170/1-c maddesinde düzenlenen genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçu kapsamında değerlendirilerek mahkumiyetine karar verilmiş ise de, suça sürüklenen çocuğun olayda kullandığı tabancanın kurusıkı tabanca olduğu, silah niteliğinde bulunmayan kurusıkı tabanca ile havaya ateş etme eyleminin 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 170/1-c madde ve fıkrasında tanımlanan ve içinde silah ögesi bulunan suç tipine uygun olmadığı, 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 36/1 ncı madde ve fıkrasında tanımı yapılan gürültüye neden olma kapsamında olup idari yaptırım gerektirdiği…” gerekçesiyle ilk derece mahkemesinin hüküm fıkrasından suça sürüklenen çocuk …’nın genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan mahkumiyetine ilişkin bölümlerin çıkartılarak yerine “Her ne kadar suça sürüklenen çocuk hakkında genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak suçundan cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmış ise de suça sürüklenen çocuğun kuru sıkı tabancayla meskun mahalde ateş etmekten ibaret eyleminin 5326 Sayılı Yasanın 36/1 inci madde ve fıkrasına uygun gürültü yapma kabahatini oluşturduğu anlaşıldığından eylemine uyan 5326 Sayılı Yasanın 36/1 inci maddesi gereğince suç tarihi itibarıyla 187,00-TL idari para cezası ile cezalandırılmasına, 5326 Sayılı Yasanın 17/6 ncı maddesi gereğince idari para cezasının kanun yoluna başvurmadan önce ödenmesi halinde cezanın 3/4’ünün tahsil edileceğine ve peşin ödemenin kanun yoluna başvurma hakkını etkilemeyeceğinin suça sürüklenen çocuğa ihtarına, Çarşamba Cumhuriyet Başsavcılığı Adli Emanetinin 2020/1353 sırasına kayıtlı 1 adet ZORAKİ MOD 2918T Model kuru sıkı tabanca ve şarjörü ile 15 adet kuru sıkı tabancaya ait gaz fişeği kovanının mülkiyetinin kamuya geçirilmesine” cümlesinin eklenmesi suretiyle düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
1. 05.08.2017 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 20.07.2017 tarihli ve 7035 sayılı Kanunun 15 inci maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendindeki ”(1) Bölge adliye mahkemesi, dosyayı ve dosyayla birlikte sunulmuş olan delilleri inceledikten sonra; a) İlk derece mahkemesinin kararında usule veya esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığını, delillerde veya işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığını, ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğunu saptadığında istinaf başvurusunun esastan reddine, 303 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (c), (d), (e), (f), (g) ve (h) bentlerinde yer alan ihlallerin varlığı hâlinde hukuka aykırılığın düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine, … karar verir.” ve aynı Yasanın 303 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendindeki ”(1) Hükme esas olarak saptanan olaylara uygulanmasında hukuka aykırılıktan dolayı hüküm bozulmuş ise, aşağıdaki hâllerde Yargıtay davanın esasına hükmedebileceği gibi hükümdeki hukuka aykırılığı da düzeltebilir: a) Olayın daha ziyade aydınlanması gerekmeden beraate veya davanın düşmesine ya da alt ve üst sınırı olmayan sabit bir cezaya hükmolunması gerekirse,” şeklindeki düzenlemeler karşısında; İlk Derece Mahkemesinden gelen dava dosyasının tekemmül ettiği, başkaca toplanması gereken delil bulunmadığı hallerde bölge adliye mahkemesince duruşma açılmaksızın “Hukuka aykırılığın düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine” şeklinde sanığın beraatine, davanın düşmesine ya da alt ve üst sınırı olmayan sabit bir cezaya hükmolunmasına karar verilebileceğinden, Tebliğnamedeki 1 nolu bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
2. Dava dosyası kapsamına göre suça sürüklenen çocuk …’nın evinin balkonunda oturduğu sırada annesi olan Sevgi Kalaycı’nın aşağıdan kendisine doğru “yetiş Furkan yardım et” şeklinde bağırması üzerine aşağıya indiği ve kavga olayının tarafı olan müştekileri korkutmak amacıyla kuru sıkı tabanca ile havaya ateş ettiği somut olayda suça sürüklenen çocuğun eyleminin 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendine uyan silahla tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.
3. Gürültü yapma kabahatinden dolayı hüküm verilmesine karşın, gerekçeli karar başlığındaki suç bölümüne “Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması” şeklinde yazılması hukuka aykırı bulunmuştur.
4. Kuru sıkı tabancanın 5729 sayılı Ses ve Gaz Fişeği Atabilen Silahlar Hakkında Kanun ve Yönetmelik hükümlerine göre işlem yapılmak üzere Mahalli Mülki Amirliğine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken mülkiyetin kamuya geçirilmesine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz istemi yerinde görüldüğünden Samsun Bölge Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 09.05.2023 tarihli kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası ve 283 üncü maddesi gereği ilk derece mahkemesinin kararında belirtilen 2.000 TL adli para cezasından ibaret sonuç ceza miktarı yönünden suça sürüklenen çocuğun kazanılmış hakları saklı kalmak kaydıyla, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesi gereğince Samsun Bölge Adliye Mahkemesi (7). Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29.11.2023 tarihinde karar verildi.