Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2023/1599 E. 2023/8670 K. 08.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1599
KARAR NO : 2023/8670
KARAR TARİHİ : 08.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2023-210 E. 2023-375 K.
SUÇ : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu, temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 12.11.2013 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan cezalandırılması için kamu davası açılmıştır.
2. İstanbul 17. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.04.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan mahkumiyetine karar verilmiştir.
3. Sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 12.10.2022 tarihli kararı ile bozulmasına karar verilmiştir.
4. Bozma üzerine, İstanbul 17. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.03.2023 tarihli kararı ile sanık hakkında başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan mahkumiyetine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık ve müdafisinin temyiz istemi, suç kastı olmadığına, atılı suçun unsurlarının oluşmadığına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay, sanığın hırsızlık suçuna teşebbüs ve mala zarar verme suçunun şüphelisi olarak yakalandığında kendi kimlik bilgilerini gizleyerek mağdura ait kimlik bilgilerini kullandığı, 28.06.2013 tarihli olay tutanağı ve 29.06.2013 tarihli ilk kolluk beyanında mağdurun kimlik bilgilerini kullandığı, POLNET üzerinden yapılan ayrıntılı araştırma ve parmak izi inceleme sonrasında sanığın gerçek kimlik bilgilerine ulaşılması üzerine 29.06.2013 tarihinde alınan ikinci ifadesinde suçunu ikrar ettiği ve bu suretle iftira suçunun işlediği iddiasına ilişkindir.
2. 29.06.2013 tarihli parmak izi inceleme ve araştırma raporunda sanığın gerçek kimlik bilgilerine ulaşıldığı belirtilmiştir.
3. Sanık 29.06.2013 tarihli kolluk beyanında, hırsızlık suçundan yakalandığında köylüsü olan …’ün ismini verdiği ancak sonradan pişman olduğunu ifade ettiği anlaşılmıştır.
4. Mağdur, 2007 yılında kimliğini kaybettiğini, bu kimliğin sanık … tarafından ele geçirilerek kullanıldığını ve şikayetçi olduğunu beyan ettiği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
Olaylar olgular bölümünde belirtilen hususlar ile dava dosyası kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, sanığın üzerine atılı başkalarının kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçunu işlediğine yönelik Mahkemenin suçun sübutu ve kabulünde isabetsizlik görülmemiş olup yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfının ve yaptırımın doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık ve müdafinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle İstanbul 17. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.03.2023 tarihli kararında sanık ve müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık ve müdafinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.11.2023 tarihinde karar verildi.