Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2023/1088 E. 2023/8850 K. 21.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1088
KARAR NO : 2023/8850
KARAR TARİHİ : 21.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/172 E. 2023/117 K..
SUÇ : Hükümlü veya Tutuklunun Kaçması
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan kurulan hükmün karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığının 21.12.2015 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
2. Karşıyaka 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 25.03.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında atılı suçtan mahkumiyet kararı verilmiştir.
3. Karşıyaka 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 25.03.2016 tarihli kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 30.03.2021 tarihli kararı ile basit yargılama usulü uygulanması gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
4. Bozma üzerine; Karşıyaka 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.07.2021 tarihli kararı ile sanık hakkında genel hükümlere göre yargılama yapılarak mahkumiyetine karar verilmiştir.
5. Karşıyaka 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.07.2021 tarihli kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 15.02.2022 tarihli kararı ile eksik araştırma yapıldığı gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
6. Bozma üzerine; Karşıyaka 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.02.2023 tarihli kararı ile sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği, cezanın haksız ve mesnetsiz olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. İzmir Açık Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan sanığın, koşullu salıverilme tarihine kadar denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilerek tahliye edildikten sonra hakkında uygulanan denetim planına uymamakta ısrar etmesi nedeniyle, Karşıyaka İnfaz Hakimliği’nin 01.10.2015 tarihli kararıyla kapalı ceza infaz kurumuna iadesine karar verilmiştir.
2. Karşıyaka İnfaz Hakimliği’nin iki gün içinde en yakın Cumhuriyet Başsavcılığı’na teslim olunması gerektiği ihtaratını içeren 01.10.2015 tarihli kapalı ceza infaz kurumuna iade kararı, sanığa 15.10.2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Ancak sanık 2 günlük süre içerisinde en yakın Cumhuriyet Başsavcılığına teslim olmamıştır.
3. Sanık kovuşturma aşamasında bozma ilamı öncesinde ceza infaz kurumuna teslim olduğunu beyan etmiş ise de bozma sonrası beyanında görevlilerce yakalandığını ifade etmiştir.
4. Karşıyaka İnfaz Hakimliği’ne ait kapalı ceza infaz kurumuna iade kararı ve tebliğ mazbatası dava dosyasında mevcuttur.

IV. GEREKÇE
1. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirleri Hakkında Kanun’un denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezanın infazı başlıklı 105/A maddesinin sekizinci fıkrasında, “… kapalı ceza infaz kurumuna iade kararı verilmesine rağmen iki gün içinde en yakın Cumhuriyet başsavcılığına teslim olmayan hükümlüler hakkında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 292 nci ve 293 üncü maddelerinde yazılı hükümler uygulanır.” şeklinde belirtilmiştir. Bu itibarla, Karşıyaka İnfaz Hakimliği’nin iki gün içinde en yakın Cumhuriyet Başsavcılığı’na teslim olması gerektiği ihtaratını içeren 01.10.2015 tarihli kapalı ceza infaz kurumuna iade kararı, bu kararın tebliğine ilişkin tebliğ mazbatası ve dava dosyasındaki tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, Mahkemenin suçun sabit olduğuna yönelik kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş olup, yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
2. Ancak, temel ceza belirlenirken uygulama maddesinin “5275 sayılı Kanunun 105/A maddesinin sekizinci fıkrası yollamasıyla 292 nci maddesinin birinci fıkrası” olduğunun belirtilmemesi suretiyle 5271 sayılı Kanun’un 232 nci maddesinin altıncı fıkrasına muhalefet edilmesi dışında bir hukuka aykırılık görülmemiş ise de bu hususun 1412 sayılı Yasa’nın 322 nci maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün görülmüştür.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Karşıyaka 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin, 21.02.2023 tarihli kararına yönelik sanığın temyiz isteği açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hükmün birinci fıkrasının başına “..TCK’nın 292/1 maddesi…” ibaresinden önce gelmek üzere “5275 sayılı Kanun’un 105/A maddesinin sekizinci fıkrası delaletiyle” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün, Tebliğnameye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.11.2023 tarihinde karar verildi.