Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2023/1001 E. 2023/5530 K. 03.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1001
KARAR NO : 2023/5530
KARAR TARİHİ : 03.07.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/888 E., 2022/556 K.
SUÇLAR : Sahte Banka veya Kredi Kartı Kullanmak Suretiyle Yarar Sağlama, Başkalarına Ait Banka Hesaplarıyla İlişkilendirilerek Sahte Banka veya Kredi Kartı Üretme,Satma vb.
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet

Sanıklar hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, temyiz isteklerinin süresinde olduğu, ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Keşan Cumhuriyet Başsavcılığının 26.07.2006 tarihli iddianamesi ile sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik ve Sahte Banka veya Kredi Kartı Kullanmak Suretiyle Yarar Sağlama suçlarından kamu davası açılmıştır.
2. Keşan Asliye Ceza Mahkemesinin 11.12.2007 tarihli kararı ile sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik ve Sahte Banka veya Kredi Kartı Kullanmak Suretiyle Yarar Sağlama suçlarından mahkumiyet kararı verilmiştir.
3. Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 30.11.2010 tarihli kararı ile sanıklar hakkında verilen mahkumiyet hükmünün suç vasfı yönünden ve sanıklar hakkında açılmış hukuki ve fiili irtibat bulunan dosyaların birleştirilmesi gerektiğinden bozulmasına karar verilmiştir.

4. Bozma üzerine Keşan 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 27.12.2018 tarihli kararı ile sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik ve Sahte Banka veya Kredi Kartı Kullanmak Suretiyle Yarar Sağlama suçlarından mahkumiyet kararı verilmiştir.

5. Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 21.12.2020 tarihli kararı ile sanıklar hakkında verilen mahkumiyet hükmünün ” Bankalardan gelen yazı cevaplarına ve Bankalararası Kart merkezi raporuna göre; üzerinde Ziraat Bankası, Citibank ve Akbank yazan kartların 4 ayrı bankaya ait olduğu anlaşılmakla; banka sayısınca TCK.nın 245/2., 43. ve 245/3.,43 maddeleri uyarınca hüküm kurulması gerekirken suç vasfında ve adedinde yanılgıya düşülerek eylemlerin bir bütün olarak tek suç kabulü ile bir kez TCK.nın 245/3., 43 maddeleri uyarınca mahkumiyetlerine karar verilmesi suretiyle eksik ceza tayini,
Kabul ve uygulamaya göre de;
1-TCK.nın 245/3. maddesinde temel cezanın, hapis cezasının yanında adli para cezasını da içerdiğinin gözetilmemesi,
2- Ceza Genel Kurulu’nun 09.02.2016 tarih ve 2014/71 Esas, 2016/42 Karar sayılı ilamı da gözetildiğinde; bozmadan önce verilen 11.12.2007 tarihli kararda hükmedilen mahkumiyetin 4 yıl 2 ay hapis cezası olduğu bu kararın da sanıklar müdafii tarafından temyiz edildiği, bozma sonrası verilen mahkumiyet hükmünde 5 yıl 2 ay 15 … hapis cezasına hükmedilerek CMUK.nın 326/son maddesinde yer alan kazanılmış hak kuralının ihlal edilmesi,” nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
6. Bozma üzerine Keşan 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.04.2022 tarihli kararı ile sanıklar hakkında Sahte Banka veya Kredi Kartı Kullanmak Suretiyle Yarar Sağlama suçundan ayrı ayrı 4 kez 5 yıl 2 ay 15 … hapis ve 7.500,00 TL adli para cezası, Başkalarına Ait Banka Hesaplarıyla İlişkilendirilerek Sahte Banka veya Kredi Kartı Üretme, Satma vb. Suçundan ayrı ayrı 4 kez 4 yıl 2 ay hapis ve 7.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Sanık …’ın temyiz isteği; hakkında aynı suçtan açılan davaların birleştirilmesi gerektiğine,
2. Sanıklar müdafinin temyiz isteği; sanıklara verilen cezanın haksız ve yersiz olduğuna, bankaların herhangi bir zararı doğmadığına, zaman aşımı sürelerinin dikkate alınmadığına, suçların teşebbüs aşamasında kaldığına,
3. Cumhuriyet Savcısının temyiz isteği; bankaların davadan haberdar edilmesi gerektiğine ve eylemlerin dört bankaya yönelik olduğu kabul edildiği halde gerekçede üç bankanın belirtilmesinin bozmayı gerektirdiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay; sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek manyetik şeritlerine yabancı banka bilgilerinin kopyalandığı sahte kartlar ile farklı iş yerlerinde birden çok alış veriş yapmak suretiyle yarar sağladıkları iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
Sanıklar hakkında açılan ve aralarında fiili ve hukuki bağlantı bulunduğu tespit edilen dosyaların birleştirildiği anlaşılmakla tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
1. Dosyada mevcut arama tutanakları, BKM Raporu, bankalardan gelen yazı cevapları ve sanık savunmalarından sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek manyetik şeritlerine yabancı banka bilgilerinin kopyalandığı sahte kartlar ile farklı iş yerlerinde birden çok alış veriş yapmak suretiyle

yarar sağladıkları anlaşılmakla; suçun sübutu ve suç niteliğinin kabulü bakımından bir hukuka aykırılık görülmemiştir.
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanıklar müdafinin, sanık …’ın ve Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
3. Keşan 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.04.2022 tarihli kararında, Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen “bozma sonrası sanıklar hakkında hüküm kurulurken 1412 sayılı Kanun’un 326 ıncı maddesinin son fıkrası uyarınca kazanılmış hak nedeniyle toplam cezanın 4 yıl 2 ay hapis cezası üzerinden infaz olunacağının belirtilmesi ile yetinilmesi gerekirken, sanıkların neticeten 4 yıl 2 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmesi’” dışında bir hukuka aykırılık görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde 3 numaralı bentte açıklanan nedenle Keşan 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.04.2022 tarihli kararına yönelik sanık …, sanıklar müdafii ve Cumhuriyet Savcısının temyiz istemleri yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hükmün III numaralı fıkrasınıda yer alan “SANIKLAR … VE …’NA I NOLU HÜKÜMDE VERİLEN AYRI AYRI 4 KEZ NETİCETEN 5 YIL 2 AY 15 … HAPİS VE 7.500,00-TL ADLİ PARA CEZASI İLE II NOLU HÜKÜMDE VERİLEN AYRI AYRI 4 KEZ NETİCETEN 4 YIL 2 AY HAPİS VE 7.500,00-TL ADLİ PARA CEZASI BAKIMINDAN 5320 SAYILI YASANIN 8/1 MADDESİ DELALETİYLE 1412 SAYILI CMUK’NIN 326/SON MADDESİ GEREĞİNCE ALEYHE TEMYİZ BULUNMADIĞINDAN VE SANIKLAR LEHİNE KAZANILMIŞ HAK TEŞKİL ETTİĞİNDEN SANIKLARIN NETİCETEN (BİR KEZ) 4 YIL 2 AY HAPİS CEZASI CEZALANDIRILMALARINA, I VE II NOLU HÜKÜMDE VERİLEN CEZALARIN BİR KEZ 4 YIL 2 AY HAPİS CEZASI OLARAK İNFAZINA,” ibaresi tümüyle çıkarılarak yerine “tüm suçlardan verilen hapis cezalarının 5271 sayılı Kanunun 326 ıncı maddesinin son fıkrası gereğince 4 yıl 2 ay hapis cezası üzerinden infazına” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün tebliğnameye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.07.2023 tarihinde karar verildi.