Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2022/873 E. 2023/5374 K. 22.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/873
KARAR NO : 2023/5374
KARAR TARİHİ : 22.06.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2017/2725 E., 2018/1895 K.
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz istemlerinin süresinde olduğu, temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının 18.01.2017 tarihli iddianamesi ile sanıklar hakkında kişiyi birden fazla kişiyle cebir veya tehdit kullanılarak hürriyetinden yoksun kılma suçundan ayrı ayrı cezalandırılması istemiyle dava açılmıştır.
2.Küçükçekmece 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.06.2017 tarihli kararıyla sanıklar hakkında birden fazla kişiyle cebir veya tehdit kullanılarak hürriyetinden yoksun kılma suçundan açılan davaların ayrı ayrı zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmiştir.
3.İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin, 26.11.2018 kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik Cumhuriyet savcısının istinaf başvurusunun kabulü ile 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilerek sanıklar hakkında birden fazla kişiyle cebir veya tehdit kullanılarak hürriyetinden yoksun kılma suçundan ayrı ayrı 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. GEREKÇE
Dava dosyası ve UYAP sistemi üzerinden yapılan incelemede, soruşturma aşamasına ait hiçbir evrağın bulunmadığı, bu haliyle dosyanın hüküm kurmaya ve Yargıtay denetime açık olmadığı anlaşıldığından, dava dosyası içerisinde eksik olan evrakların aslı ya da onaylı örneklerinin dava dosyası içerisine alındıktan sonra hüküm kurulması gerektiği tespit edilmiştir.
Kabul edilebilir bir temyiz başvurularının üzerine yapılan inceleme neticesinde;
Yargıtayın denetim işlevini yerine getirebilmesi için temyiz incelemesine konu hükmün gerekçe bölümünde, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi ve ulaşılan kanaatin, suç oluşturduğu sabit görülen fiilin ve bunun nitelendirmesinin belirtilmesi, delillerle sonuç arasında bağ kurulması ve bu şekilde cezanın şahsîleştirilmesi gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan hüküm kurulması, 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında hukuka kesin aykırılık hâli olarak saptanmıştır.

III. KARAR
Başkaca yönleri incelenmeyen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin, 26.1.2018 tarihli kararının, gerekçe bölümünde açıklanan nedenle, 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca takdîren İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 22.06.2023 tarihinde karar verildi.