Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2022/4646 E. 2023/4898 K. 15.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/4646
KARAR NO : 2023/4898
KARAR TARİHİ : 15.06.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/670 E, 2021/865 K.
SUÇ : Hükümlü veya tutuklunun kaçması
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında bozma sonrası kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümleri gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu,temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle,gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Torbalı Cumhuriyet Başsavcılığının 29.12.2015 tarihli iddianamesiyle sanık hakkında hükümlünün kaçması suçundan cezalandırılması istemi ile dava açılmıştır.
2. Torbalı 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin, 01.06.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
3. Torbalı 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin, 01.06.2016 tarihli kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin 12.04.2021 tarih ve 2020/19540 Esas, 2021/8914 Karar sayılı kararı ile ” “…basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilme yapılmasında zorunluluk bulunduğu…” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
4. Yargıtay bozma ilamına uyularak Torbalı 1. Asliye Ceza Mahkemesince yapılan yargılamada;31.08.2021 tarihli kararıyla sanık hakkında basit yargılama usulü uygulanarak sanık hakkında 3 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
5. Torbalı 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.08.2021 tarihli kararına sanık tarafından itiraz edilmesi üzerine yargılamanın genel hükümlere göre yapıldığı ve Torbalı 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.11.2021 tarihli kararıyla sanık hakkında hükümlünün veya tutuklunun kaçması suçundan 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz talebi; bir nedene dayanmamaktadır.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay,sanığın hükümlü olarak bulunduğu Torbalı Açık Ceza İnfaz Kurumu’nda 10.11.2015 tarihinde inşaatta çalıştığı sırada kuruma ait tel örgüden atlamak suretiyle kaçmaya başladığı,infaz koruma memurlarının ihtarına rağmen dönmeyerek kaçmaya devam etmek suretiyle hükümlü veya tutuklunun kaçması suçunu işlediği iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
Sanığın Temyiz Talebi Yönünden;
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 30.06.2009 tarih ve 5-81/196 ile 05.10.2010 tarih ve 2010/169-1888 sayılı kararlarında da açıklandığı üzere; 5271 sayılı Kanun’un 34 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 231 inci maddesinin ikinci fıkrası ve 232 nci maddesinin altıncı fıkrasında ,hüküm ve kararlarda, başvurulacak yasa yolu, başvurunun yapılacağı mercii, yöntemi ve başvuru süresinin hiçbir duraksamaya yer vermeksizin açıkça belirtileceği hükümlerine yer verilmiş olup, hükümde yasa yolu gösterilirken temyiz olarak belirtilmesi gerekirken sanığın SEGBİS huzuruna yüzüne karşı verilen kararda kanun yolunun istinaf olarak belirtilmesi suretiyle yasa yolunda yanıltıldığı anlaşıldığından, temyizinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre;sanığın hükümlü olarak bulunduğu Torbalı Açık Ceza İnfaz Kurumu’nun arka kısmında yer alan inşaatta 10.11.2015 tarihinde çalıştığı sırada kuruma ait tel örgüden atlamak suretiyle kaçmaya başladığı,infaz koruma memurlarının ihtarına rağmen dönmeyerek kaçmaya devam ettiği,yapılan aramalara rağmen soruşturma aşamasında yakalanamadığı ve bu suretle hükümlü veya tutuklunun kaçması suçunu işlediğinin;10.11.2015 tarihli tutanak ve firar fişi ile sanığın ikrara yönelik savunması birlikte değerlendirildiğinde sabit olduğu anlaşılmış ancak;
Sanığın adli sicil kaydında yer alan İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.09.2013 kesinleşme tarihli, 2011/305 Esas,2012/51 Karar sayılı ilamının tekerrüre esas alınması gerekirken,bahse konu ilamın Mahkeme adı ve kesinleşme tarihinin yanlış belirtilmesi hukuka aykırı ise de, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 322 nci maddesi uyarınca bu hususun Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülmüştür.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Torbalı 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 26.11.2021 tarihli kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hüküm fıkrasından tekerrüre ilişkin bölümün çıkarılarak yerine “sanık, İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.09.2013 kesinleşme tarihli, 2011/305 Esas, 2012/51 Karar sayılı ilamı ile mükerrir olduğundan, hakkında 5237 sayılı TCK.nın 58/6. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına, cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirlerinin uygulanmasına”ibaresinin yazılması suretiyle hükmün, Tebliğnameye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 15.06.2023 tarihinde karar verildi.