Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2022/1945 E. 2023/5314 K. 21.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/1945
KARAR NO : 2023/5314
KARAR TARİHİ : 21.06.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hükümlü veya tutuklunun kaçması
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında Yargıtay bozma ilamı üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1-Nazilli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 20.01.2016 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan kamu davası açılmıştır.
2-Nazilli 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 03.05.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan 5 ay hapis cezası ile mahkumiyetine karar verilmiştir.
3-Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin 20.04.2021 tarihli kararı ile sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmünde kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişkiye neden olunması ve Basit Yargılama Usulü uygulanması yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
4-Bozma üzerine; Nazilli 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin, 25.11.2021 tarihli kararı ile takdiren basit yargılama usulünün uygulanmamasına ve sanık hakkında hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan 5 ay hapis cezası ile mahkumiyetine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi; usul ve yasaya aykırı karar verildiğine, ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
İncelemeye konu olay; Nazilli/Sultanhisar Açık Ceza İnfaz Kurumu’nda başka suçtan hükümlü olarak bulunan sanığın, 30.12.2015-06.01.2016 tarihleri arasında 7 gün özel izne ayrılması, izin süresinin bitiminden 48 saat geçmiş olmasına rağmen teslim olmayarak firar etmesi, iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
1. Ceza İnfaz Kurumu görevlileri tarafından tutulan tutanak ve sanığın ikrarı karşısında; sanığın bu yöndeki temyiz gerekçeleri yerinde görülmemiştir.
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
3. Sanık hakkında kurulan hükümde, Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen, temel ceza belirlenirken uygulama maddesinin “5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un (5275 sayılı Kanun) 97 nci maddesinin birinci fıkrası delaletiyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 292 inci maddesinin birinci fıkrası” olduğunun belirtilmemesi suretiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 232 nci maddesinin altıncı fıkrasına aykırı davranılması, dışında bir hukuka aykırılık görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde (3) numaralı bentte açıklanan nedenle, Nazilli 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin, 25.11.2021 tarihli kararına yönelik sanığın temyiz isteği açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hükmün 1. fıkrasında yer alan “eylemine uyan” ibaresinden sonra gelmek üzere “5275 sayılı Kanun’un 97 nci maddesinin birinci fıkrası delaletiyle” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesi’ne gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 21.06.2023 tarihinde karar verildi.