Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/9852 E. 2023/5008 K. 19.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/9852
KARAR NO : 2023/5008
KARAR TARİHİ : 19.06.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/327 E., 2016/254 K.
GÖRENLER : Maliye Hazinesi, Aşağıtilkihöyük Köyü
SUÇLAR : Köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz
HÜKÜMLER : Sanık … hakkında mahkumiyet, sanıklar …, …, …, … hakkında beraat

Köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz suçundan doğrudan zarar görmeyen köy halkından …’nin davaya katılma hakkı bulunmaması nedeniyle kararıda temyize yetkisi bulunmadığı yapılan ön incelemede tespit edilmiştir.
Duruşma gününden haberdar edildiği halde katılma talebinde bulunmayan ve bu nedenle katılan sıfatını almayan şikayetçi Maliye Hazinesi’nin hükmü temyize yetkisi bulunmadığı ön incelemede tespit edilmiştir.
Sanık … hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz eden sanık …’nın hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Kangal Cumhuriyet Başsavcılığının 21.10.2015 tarihli iddianamesiyle sanıklar hakkında köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz suçundan kamu davaları açılmıştır.
2. Kangal Asliye Ceza Mahkemesinin, 31.05.2016 tarihli kararı ile sanıklar …, …, …, … hakkında köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a- e) bentleri uyarınca beraat kararları verilmiştir.
Sanık … hakkında köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz suçundan hapis cezasından çevrili 3.000,00 TL ve doğrudan verilen 80,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Sanık … Kayanın temyiz istemi gerekçeli karar başlığına suç tarihinin yanlış yazıldığına, taşınmazın sürüldüğü tarihin suç tarihi olarak yazılması gerektiğine, suç kastının bulunmadığına, taşınmazın sınırlarının dededen beri aynı olup suça konu yerin mera olduğunu bilmediğine, öğrenince kullanmayı bıraktığına, mali durumunun dikkate alınmadan cezanın ertelenmesi yerine para cezasına çevrildiğine, suç tarihinde 765 sayılı Kanun’un yürürlükte olduğuna bu kanuna göre ceza verilmesi gerektiğine, taşınmazın 2005 yılında kullanılmaya başladığına vesaireye ilişkindir.
2. Şikayetçi …’nin temyiz istemi sanıklar …, … ve …’ın köy tüzel kişiliğine ait taşınmazı birlikte kullandıklarına, sanıklar Selami ve Levent’in merayı birlikte kullandıklarına, tanıklar hakkında da meraya tecavüzden dava açıldığına birbirlerine tanıklık yaptıklarına ilişkindir.
3. Maliye Hazinesi temsilcisinin temyiz istemi kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay sanıklar …, … ve …’ın hazineye ait 128 ada 8 numaralı Hali arazı vasıflı taşınmazın bir kısmını, sanıklar … ve …’nın 101 Ada 109 numaralı mera parselinin bir kısmını ekip biçerek kullandıkları iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
Köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz suçundan açılan davada, suçtan zarar görmeyen köy halkından …’nin davaya katılma hakkı bulunmadığı, bu sebeple hükmü temyiz etme hakkı da bulunmadığı, duruşma gününden haberdar edildiği halde katılma talebinde bulunmayan ve bu nedenle katılan sıfatını almayan şikayetçi Maliye Hazinesi’nin hükmü temyize yetkisi bulunmadığı anlaşılmakla sanıklar …, …, …, … hakkında verilen hükümler inceleme konusu yapılmamıştır.
Sanık … hakkında verilen hüküm yönünden;
Anayasa Mahkemesi’nin, 02.08.2022 gün ve 31911 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 21.04.2022 gün ve 2020/87 Esas, 2022/44 Karar sayılı kararı ile; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 17/10/2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddenin (d) bendinde yer alan ” … kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış… ” ibaresinin “… seri muhakeme usulü…” yönünden Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması ve yargılama konusu suçun seri muhakeme usulüne tabi olması karşısında sanık hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250 nci maddesinde düzenlenen seri muhakeme usulünün uygulanabilmesi için yerel mahkemece dosyanın Cumhuriyet başsavcılığına tevdii edilmesinde zorunluluk bulunması gerekmesi nedeniyle karar hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
A. Köy tüzel kişiliğine ait meraya tecavüz suçundan açılan davada, suçtan zarar görmeyen köy halkından …’nin davaya katılma hakkı bulunmadığı ve mahkeme tarafından da katılma kararı verilmiş olmasının hükmü temyiz hakkı vermeyeceği, bu itibarla şikayetçi …’nin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereğince Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,
B. Duruşma gününden haberdar edildiği halde katılma talebinde bulunmayan ve bu nedenle katılan sıfatını almayan şikayetçi Maliye Hazinesi ‘nin hükmü temyize yetkisi bulunmadığı cihetle, şikayetçi temsilcisinin vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi uyarınca Tebliğnameye aykırı olarak, oy birliğiyle REDDİNE,
C.Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Kangal Asliye Ceza Mahkemesinin, 31.05.2016 tarihli kararına yönelik sanık …’nın temyiz isteği yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19.06.2023 tarihinde karar verildi.