Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/9147 E. 2023/4019 K. 31.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/9147
KARAR NO : 2023/4019
KARAR TARİHİ : 31.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Taksirle yaralama, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 09.06.2014 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması ve taksirle yaralama suçlarından dava açılmıştır.
2. Bakırköy 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.04.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan 2 ay 12 gün hapis cezası, taksirle yaralama suçundan 6 ay hapis cezası ile mahkûmiyetine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi, katılan ile aralarında husumet olduğu, bu nedenle şikayetçi olduğu, cezayı hak etmediğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay, ekiplerin bir hırsızlık anonsuna baktıkları sırada peş peşe iki motosikletin süratli şekilde geldiklerini görmeleri üzerine durdurmak istedikleri, sanığın durmayarak müşteki polis memuru …’e çarpıp yaralayarak kaçtığı, ekiplerin kullandığı motosikletin yolunu kestikleri, sanığın kaçmak isterken kullandığı motosiklet ile kaldırıma çarparak kaza yaptığı ve arkasında bulunan katılan …’ın yaralandığı, sanığın yakalandığında gerçek ismini söylemeyerek mağdur …’ın kimlik bilgilerini verdiği ve belgeleri bu isimle imzaladığı ancak daha sonra yapılan kimlik araştırmasında gerçek kimliğinin ortaya çıktığı iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık hakkında başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan kurulan hüküm yönündenAnayasa Mahkemesi’nin, 08.08.2022 gün ve 31911 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 21.04.2022 gün ve 2020/87 Esas, 2022/44 sayılı kararı ile; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na (5271 sayılı Kanun) 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 31 inci maddesiyle eklenen geçici 5 inci maddesinin (d) bendinde yer alan “…kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış…” ibaresinin “…seri muhakeme usulü…” yönünden Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması ve yargılama konusu suçun seri muhakeme usulüne tabi olması karşısında; sanık hakkında 5271 sayılı Kanun’un 250 inci maddesinde düzenlenen seri muhakeme usulünün uygulanabilmesi için yerel mahkemece dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı’na tevdii edilmesinde zorunluluk bulunmuştur.
B. Sanık hakkında taksirle yaralama suçundan kurulan hüküm yönünden
Dairemizin 2020/2463 Esas sayılı dosyasında 01.10.2020 tarihli kararla, somut norm denetimi yoluyla iptal istemli başvuru üzerine Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 gün ve 2020/81 Esas, 2021/4 sayılı Kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle eklenen geçici 5 inci maddesinin “01.01.2020 tarihi itibariyle hükme bağlanmış ve kesinleşmiş dosyalarda …. basit yargılama usulü uygulanmaz” bölümündeki “hükme bağlanmış” ibaresinin Anayasanın 38 inci maddesine aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 38 inci maddesinde suçun kanuniliği ve cezanın kanuniliği güvence altına alınmıştır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 7 nci maddesinin birinci fıkrasında da aynı güvencelere yer verilerek “lehe kanunun uygulanması ilkesi” benimsenmiştir.
Maddi ceza hukukuna ilişkin hükümler içeren basit yargılama usulünün “hükme bağlanmış dosyalarda” uygulanmasını engelleyen 5271 sayılı Kanun’un geçici 5 inci maddesinin (d) bendindeki “hükme bağlanmış” ibaresinin basit yargılama usulü yönünden Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle temyiz davasına konu dosyalarda lehe hükümler içeren 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinin üçüncü fıkrasının uygulanması imkanının doğması ve bu konuda mahkemesince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu ile sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüştür.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde (A) ve (B) bentlerinde açıklanan nedenlerle sanığın temyiz istemi yerinde görüldüğünden Bakırköy 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.04.2016 tarihli karannın 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 321 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tehliğname ‘ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 31.05.2023 tarihinde karar verildi.