Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/8968 E. 2023/9011 K. 22.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/8968
KARAR NO : 2023/9011
KARAR TARİHİ : 22.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/557 E., 2016/334 K.
SUÇ : Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan usul hükümleri gereği temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteminin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Kırkağaç Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, 30.11.2015 tarihli iddianamesi ile sanığın, başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan cezalandırılması talep olunmuştur.
2. Karaağaç Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.06.2016 tarihli, 2015/557 Esas, 2016/334 Karar sayılı kararı ile sanığın başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan, 2 yıl 6 ay hapis ve 80,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın Temyiz Sebepleri
1. Atılı suçun yasal unsurları oluşmamasına rağmen hakkında mahkumiyet kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğuna,
2. Kararın yüzüne okunmadığına,
3. Mahkemenin yetkisiz olduğuna,
4. Zararı karşılamış olmasının dikkate alınmadığına
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay, sanık adına kayıtlı … numaralı telefondan aranan katılana “Check-up talebi olduğu, iptali için kart bilgilerinin gerektiği” söylenerek bilgilerinin alındığı ve akabinde bu bilgiler kullanılarak, kartından bilgisi dışında harcama yapıldığı iddiasına ilişkindir.
2. Katılana ait İş Bankası … kart numaralı kredi kartından, … Teknoloji ürünleri isimli iş yerinden, 3D kullanılarak, 480,00 TL’lik harcama yapıldığına dair hesap özeti dökümü ve yazı cevapları dosyada mevcuttur.
3. Katılanı arayan … numaralı hattın sanık adına kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
4. Harcama yapılan … Teknoloji Ürünler ve Ticaret A.Ş ile yapılan yazışmalar neticesinde, harcamanın … Grup San.Tic.Ltd.Şti tarafından internet ortamında yapıldığı, sanığın yetkilisi olduğu … Elektrik Ltd. Şti.’nin bu şirketin pos cihazını kullanma yetkisine sahip bayisi olduğu belirlenmiştir.
5. Katılan beyanında “Harcama yapılan … şirketini aradığını ve 480 TL’nin iade edildiğini” belirtmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Sanığın Temyiz Sebepleri Yönünden
1. Sübuta İlişkin
Dosyadaki olgular itibari ile; …numaralı telefondan aranan katılana “Check-up talebi olduğu, iptali için kart bilgilerinin gerektiği” söylenerek kart bilgileri ve şifresinin alındığı, akabinde İş Bankası 4543 **** **** 1578 numaralı kredi kartından, … Teknoloji ürünleri isimli iş yerinden, 3D şifre kullanılarak, 480,00 TL’lik harcama yapıldığı, katılanı arayan … numaralı hattın sanık adına kayıtlı olduğu, ayrıca harcamanın, … Grup San.Tic.Ltd.Şti tarafından internet ortamında yapıldığı ve sanığın yetkilisi olduğu … Elektrik Ltd. Şti.’nin, bu şirketin pos cihazını kullanma yetkisine sahip bayisi olduğu sabittir.
Sanık her ne kadar suçlamayı kabul etmemiş ise de, çağrı merkezi adı altında kurulan bir çok şirketin, şahıslar ile “Hediye kontör veya para puan kazandınız ya da kredi kart aidatı, sigorta masraf aidatı iadesi yapılacağı” gibi farklı sebeplerle iletişime geçerek, kişilerin iradelerini fesada uğratmak suretiyle kredi kart bilgilerini ve telefonlarına gelen 3D güvenlik şifrelerini edindikleri, daha sonra bu bilgiler ve şifreyi kullanarak karttan mail order yöntemi ile rıza dışı harcama yaptıkları, işlemleri genelde şifre ile yaparak ve harcama sonrası şahıslara küçük teknolojik ürünler, ASİST kart veya bir kısım belgelerin yer aldığı kargolar göndererek, yapılan işlemi yasal bir hizmet paket satışı şeklinde gösterdikleri, oysa ki mağdurlardan bilgilerin ve şifrelerin ele geçiriliş biçimi hileye dayandığından gerçek anlamda verilen bir rızadan bahsedilemeyeceği, nitekim UYAP entegrasyon ekranından, sanığın benzer eylemleri nedeni ile açılmış derdest ve kesinleşmiş dava dosyaları incelendiğinde, sanığın yetkilisi olduğu şirketin de bu şekilde faaliyet sürdürdüğü, bu bağlamda sanığın eyleminin sabit olduğu, yine aramanın sanığın şirketinde çalışan ve onun emir ve talimatları doğrultusunda hareket ettiği kuşkusuz olan bir personel tarafından gerçekleştirilmesinin de sanığın cezai sorumluluğu açısından önem arz etmediği anlaşılmakla, mahkemenin sübuta ve suçun vasfına ilişkin kabulünde bir hukuka aykırılık görülmemiştir.
2. Verilen Kararın Yüzüne Okunmadığına İlişkin
5271 saylı Kanun’un 194 üncü maddesinin ikinci fıkrasında “Sorgusu yapılmış olan sanığın izleyen oturuma gelmemesi durumunda, davanın yokluğunda bitirilebileceğinin ” hükme bağlanmış olması ve sanığın da talimat mahkemesince savunmasının alındığı 08.04.2016 tarihli celsede “Duruşmalara katılmak istemediğini” belirmesi karşısında, sanığın yokluğunda yargılamaya devam edilerek karar verilmesinde herhangi bir usule aykırılık görülmemiştir.
3. Mahkemenin Yetkisiz Olduğuna İlişkin
5271 saylı Kanun’un 18 inci maddesinin birinci fıkrasında “Sanığın, yetkisizlik iddiasını, ilk derece mahkemelerinde duruşmada sorgusundan, bölge adliye mahkemelerinde incelemenin başlamasından ve duruşmalı işlerde inceleme raporunun okunmasından önce bildirmesi gerektiğinin” hükme bağlanmış olması ve sanığın da talimat mahkemesince savunmasının alındığı 08.04.2016 tarihli celsede herhangi bir yetkisizlik iddiasında bulunmaması karşısında, mahkemenin kendisini yetkili görerek yargılamaya devam etmesinde herhangi bir usule aykırılık görülmemiştir.
4. Etkin Pişmanlık Hükümlerine İlişkin
Katılanın beyanında “Harcama yapılan … şirketini aradığını ve 480 TL’nin bu şekilde iade edildiğini” belirtmesi ve dosya içerisinde sanığın zararı karşılandığına dair herhangi bir dekont ya da belge bulunmaması karşısında, mahkemenin sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulamamasına yönelen takdirinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

B. Diğer Yönlerden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfının ve yaptırımın doğru biçimde belirlendiği ve hükümde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz sebepleri reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Kırkağaç Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.06.2016 tarihli, 2015/557 E. 2016/334 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz talebinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 22.11.2023 tarihinde karar verildi.