Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/8525 E. 2023/9019 K. 22.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/8525
KARAR NO : 2023/9019
KARAR TARİHİ : 22.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/309 E., 2016/260 K.
SUÇ : Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla yürürlükte olan usul hükümleri uyarınca temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, 30.03.2015 tarihli iddianamesi ile sanığın, zincirleme şekilde, başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan cezalandırılması talep olunmuştur.
2. Bursa 6.Asliye Ceza Mahkemesinin, 04.05.2016 tarihli, 2015/309 Esas, 2016/260 Karar sayılı kararı ile sanığın, zincirleme şekilde başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan 2 yıl 7 ay 7 gün hapis ve 80,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, cezasının, akıl zayıflığı nedeni ile akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirine çevrilerek sanığın, koruma ve tedavi amaçlı olarak yüksek güvenlikli sağlık kuruluşunda koruma ve tedavi altına alınmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Sanığın atılı suçu işlediğine dair somut delil olmamasına ve akıl zayıflığı olan sanığın bu suçu işlemesi mümkün olmamasına rağmen eksik araştırma ile hakkında mahkumiyet kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğuna,
2. Aksi kanaat halinde mağdurun zararının giderilmiş olma hususunun dikkate alınması gerektiğine,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay, mağdurun kredi kartı bilgilerini ele geçiren sanığın, bu bilgileri kullanarak, kullanımında olan telefon hattına ait fatura ödemesi yaptığı
iddiasına ilişkindir.
2. Mağdura ait … 5578 **** **** 1094 numaralı kredi kartından, Vodafone Telekomünikasyon isimli iş yerinden aynı gün iki işlem ile toplamda 1086,00 TL harcama yapıldığına dair hesap özeti dökümü ve yazı cevapları dosyada mevcuttur.

3. Harcama yapılan şirket ile yapılan yazışmalar neticesinde işlemin, 0536 *** 03 70 numaralı hattın fatura ödemesine ilişkin olduğu belirlenmiştir.
4. 0536 *** 03 70 numaralı telefon hattının sanığın babası tanık İ.E. adına kayıtlı olduğu tespit edilmiş ve tanık İ.E. alınan ifadesinde ” Hattın oğlu olan sanık tarafından kullanıldığını” beyan etmiştir.
5. Mağdur talimat mahkemesince alınan beyanında “İki hafta önce, karşı tarafın zararını giderdiğini” belirtmiştir.
6. Sanık kolluktan alınan ifadesinde eylemini ikrar etmiştir.
7. Sanığa, hafif derecede mental reterdasyon teşhisi konulduğu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 32 nci maddesinin ikinci fıkrası kapsamında değerlendirileceği, Uludağ Üniversitesinin 30.03.2016 tarihli sağlık kurulu raporu ile belirlenmiştir.
8. Bursa 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/696 Esas, 2018/449 Karar sayılı dosyasında, benzer suçtan yargılanan sanık hakkında düzenlenen ATK Dördüncü Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 03.04.2018 tarihli raporuyla sanığın suç tarihinde ve suça ilişkin cezai ehliyetinin tam olduğu belirtilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri Yönünden
1. Sübuta İlişkin
Dosyadaki olgular itibari ile, mağdurun … 5578 **** **** 1094 kredi kartı bilgilerini ele geçiren sanığın, bu bilgileri kullanarak, Vodafone Telekomünikasyon isimli iş yerinden, kullanımında olan 0536 *** 03 70 numaralı telefon hattına ait telefon faturasını ödediği sabit olmakla, mahkemenin sübuta ilişkin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
2. Etkin Pişmanlık Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin
Sanığın babası olan tanık İ.E.’nin alınan ifadesinde “Mağdurun zararını karşıladığını” belirtmesi ve mağdurun da talimat mahkemesinde alınan beyanında bu iddiayı doğrulaması karşısında, suç nedeni ile oluşan zararı kovuşturma aşamasında giderdiği sabit olan sanık hakkında etkin pişmanlık hükümleri uygulanarak, cezasında, 5237 sayılı Kanun’un 168 inci maddesinin ikinci fıksrası uyarınca gereken yasal indirimin yapılması gerektiğinin gözetilmemesi hukuka aykırı bulunmuştur.

B. Diğer Yönlerden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
1. Sanığın akıl hastalığı konusunda, dosyamızda yer alan Uludağ Üniversitesinin 30.03.2016 tarihli sağlık kurulu raporu ile, Bursa 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/696 Esas, 2018/449 Karar sayılı dosyasında, benzer suçtan yargılanan sanık hakkında, cezai ehliyetinin tam olduğu yönünde düzenlenen Adli Tıp Kurumu Dördüncü Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 03.04.2018 tarihli raporu arasında, çelişki olduğunun anlaşılması karşısında, sanığın Adli Tıp Kurumu Genel Kuruluna sevkine karar verilerek, gerektiğinde gözlem altına alınarak muayenesi yapıldıktan sonra suç tarihi itibarıyla herhangi bir akıl hastalığı veya akıl zayıflığı bulunup bulunmadığı, şayet varsa bu nedenle işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamayacağı veya bu fiille ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneğinin azalıp azalmadığı hususlarında 5237 sayılı Kanun’un 32 nci maddesi kapsamına göre rapor aldırıldıktan sonra hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2 .Sanığın, aynı gün belirlenemeyen zaman dilimi içinde, mağdura ait kart bilgileri ile, sesli yanıt sistemi üzerinden, iki ayrı işlemle fatura ödemesi yapması ve Vodafone Telekomünikasyon ile yapılan yazışmalar neticesinde işlemlerden birinin ayrıntısının tespit edilemediğinin belirtilmesi karşısında, tek bir arama ile aynı hatta ait fatura ödemelerini yaptığı kabul edilen sanık hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan dolayı cezalandırma yapılırken, eyleminde “değişik zamanlarda” koşulu oluşmamasına rağmen, zincirleme suç hükümleri uygulanmak suretiyle fazla ceza tayini,
Hususları hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde (A-2), (B) bentlerinde açıklanan nedenlerle, Bursa 6. Asliye Ceza Mahkemesinin, 04.05.2016 tarihli, 2015/309 Esas, 2016/260 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 321 ve 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 22.11.2023 tarihinde karar verildi.