Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/799 E. 2023/8813 K. 21.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/799
KARAR NO : 2023/8813
KARAR TARİHİ : 21.11.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/32 Esas, 2016/41 Karar
SUÇ : Parada sahtecilik
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu, ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Muş Cumhuriyet Başsavcılığının 14.01.2015 tarihli iddianamesiyle sanıkların parada sahtecilik suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
2.Muş Ağır Ceza Mahkemesinin 23.02.2016 tarihli kararıyla sanık …’ın 3 yıl hapis ve 6.000,00 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına, adli para cezasının 20 eşit taksitte tahsiline; sanık …’ün ise 2 yıl 6 ay hapis ve 5.000,00 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına, adli para cezasının 20 eşit taksitte tahsiline; sahte paraların müsaderesi ile T.C … Bankasına gönderilmesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanıkların temyiz istemi somut bir sebebe dayanmamaktadır.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay; sanıkların üzerlerinde sahte para bulundurmak ve muhafaza etmek suretiyle atılı suçu işledikleri iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede;
Oluşa, tüm dosya kapsamına göre ihbar üzerine sanığın bulunduğu araçta yapılan aramada 65 adet A448956012 seri numaralı sahte 100,00 TL ele geçtiği, ayrıca sanığın üzerinde yapılan aramada aynı seri numaralı 1 adet sahte 100,00 TL ele geçtiği ve Muş İl Emniyet Müdürlüğü Biyometrik Veri İşlemleri Büro Amirliği’nin 01.07.2014 tarih ve 2014/369 sayılı raporuna göre sahte paralar üzerinde yapılan parmak izi incelemesinde sanığın parmak izinin bulunduğunun belirtildiği hususları ile paraların sahte ve aldatma kabiliyetine haiz olduğuna dair TC … Bankası Van Şubesinin 15.09.2014 tarihli raporu birlikte değerlendirildiğinde sanık hakkında kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
B. Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede ise;
Hüküm tarihinde başka suçtan Bitlis Açık Ceza İnfaz Kurumu’nda hükümlü olarak bulunup kendiliğinden duruşmaya gelme olanağı bulunmayan ve sorgusu sırasında duruşmalardan bağışık tutulma hakkı hatırlatılmayan ve bu yönde talebi de bulunmayan sanığın, hükmün esasını oluşturan kısa kararın açıklandığı son oturumda hazır bulundurulması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devamla 5271 sayılı Kanun’un 196 ncı maddesine aykırı davranılarak yazılı şekilde hüküm kurulmak suretiyle savunma hakkının kısıtlanması hukuka aykırı bulunmuştur.
C. Sair Temyiz Sebepleri Yönünden;
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç vasıfları ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından sanıkların yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.

V. KARAR
A. Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede;
Gerekçe bölümünde (A) bendinde açıklanan nedenle Muş 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 23.02.2016 tarihli kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
B. Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede ise;
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenle Muş 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 23.02.2016 tarihli kararına yönelik sanığın temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
21.11.2023 tarihinde karar verildi.