Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/736 E. 2023/3866 K. 30.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/736
KARAR NO : 2023/3866
KARAR TARİHİ : 30.05.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Parada sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığının 03.07.2008 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında parada sahtecilik suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 197 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca dava açılmıştır.
2. İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.12.2015 tarihli kararı ile sanık hakkında parada sahtecilik suçundan 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Cumhuriyet savcısının temyiz isteği;
1. Sanığın hukuki durumunun V.A. ile benzer olduğu ve bir sanık hakkında verilen kararın diğer sanığın hukuki durumunu etkileyecek olduğu halde evrakın tefrik edilerek usul hükümlerine muhalefet edildiğine,
2. Mağdurun duruşmaya celbinin sağlanarak olayla ilgili şikayet ve delillerinin tespit edilmesi, duruşmada sanıklarla yüzleştirilmesi gerekirken sanığın olaya uymayan gerekçe ile beraatine karar verilmesine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay, sanığın hakkında yakalama kararı bulunan ancak yakalanamaması nedeniyle kovuşturması ayrı yürütülen V.A. ile birlikte mağdurun dükkanından yaptığı alışveriş karşılığında verdiği 500 EURO’nun sahte olduğu iddiasına ilişkindir.
2. 30.05.2008 tarihli fotoğraf teşhis tutanağı ile mağdurun 932 adet erkek ve 89 adet kadın fotoğrafı üzerinden sanık … ve diğer sanık …’i kesin olarak teşhis ettiği belirlenmiştir.
3. Sanık … savunmasında, diğer sanık …’i tanımadığını, bahse konu işyerinden hiç alışveriş yapmadığını, fotoğrafın kendisine ait olduğunu, ancak teşhis tutanağını kabul etmediğini ifade etmiştir.
4. Türkiye Cumhuriyeti … Bankası İstanbul Şubesinin 24.06.2008 tarihli ve 361 numaralı Sahte Banknot / Efektif / Değerli Kağıt İnceleme ve Değerlendirme raporu ile bir adet U24 014140826 seri numaralı 500 Euro banknotun sahte olduğu, aldatma kabiliyetinin olduğu, yapılışındaki özen ve ustalık derecesi nedeniyle sahte olduğunun ilk bakışta herkes tarafından kolaylıkla anlaşılamayacağı, para destesi veya paketi içinde yer alması durumunda sahte olduğunun ilk bakışta herkes tarafından kolaylıkla anlaşılmasının mümkün olmadığı, uzmanlarca veya veznedarlar gibi para işinin bir parçası olan insanlarca sahte olduğunun anlaşılacağı belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE
1. Sanık …’ün savunmasında fotoğraftaki şahsın kendisinin olduğunu ancak diğer sanık …’i tanımadığını beyan etmesi karşısında, sanık … hakkında usulüne uygun şekilde canlı teşhis işleminin yaptırılarak ve gerekirse mağdurla yüzleştirmesinin de sağlanarak olayı gerçekleştiren kişilerden birinin sanık … olup olmadığının kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi,
2. Dosya kapsamına göre sanığın yüklenen suçu, hakkında yakalama emri düzenlenen ancak yakalanamaması nedeniyle evrakın sürüncemede kalmaması için dosyası tefrik edilen sanık … ile birlikte işlediğinin anlaşılması karşısında, sanık … hakkında açılan davanın akıbetinin araştırılıp aslı veya onaylı bir örneğinin dosya arasına alınarak incelenmesi suretiyle tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre sanık …’ün hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması, hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.12.2015 tarihli kararına yönelik Cumhuriyet savcısının temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oybirliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 30.05.2023 tarihinde karar verildi.