YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7297
KARAR NO : 2023/7016
KARAR TARİHİ : 03.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/829 (E) ve 2015/555 (K)
SUÇ : Hakkı olmayan yere tecavüz etme
HÜKÜM : Kamu davasının düşürülmesi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Anamur 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 06.05.2015 tarihli kararının, katılan vekilinin tarafından temyiz üzerine yapılan ön inceleme neticesinde;
1. Katılan vekilinin temyiz dilekçesinde sadece sanıklar … ile …’tan şikayetinden vazgeçtiğini diğer sanıklar yönünden şikayetinin devam edip haklarında kurulan beraat hükümlerini temyiz ettiğini bildirmesi karşısında, sanıklar … ile … haklarındaki hükümler inceleme dışı bırakılmış, temyiz incelemesi sanıklar …, …, …, … hakkındaki kararlarla ilgili olarak yapılmıştır.
2. Katılan vekilinin sanıklar …, …, … ve … hakkında kurulan hükümlere yönelik temyize gelince:
Sanıkların katılanın kullandığı araziyi işgal ettiklerinden bahisle açılan davada, diğer sanıklar … ile … diğer sanıklardan suça konu yerleri satın alan kişiler olduğu, bu nedenle atılı suçu sanıklarla iştirak halinde işlemedikleri anlaşılması ve katılanın anılan sanıklar hakkında şikayetinden vazgeçmedikleri gibi uzlaşmakta istemediğini beyan etmiş olması karşısında, sanıklar arasında iştirak iradesi olmadığı ve 5237 sayılı Kanun’un 73 üncü maddesinin beşinci fıkrası uygulanma olanağı bulunmadığı tüm delillerin değerlendirilerek bir karar verilmesi gerektiği kabul edilerek yapılan incelemede:
Sanıkların yargılama konusu eylemleri için, 5237 sayılı Kanun’un 154 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereği 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.
5237 sayılı Kanun’un 67 nci maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendi uyarınca zamanaşımı süresini kesen son işlemin 09.02.2015 tarihi olduğu ve bu tarihten, temyiz incelemesi tarihine kadar, 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleştiğinin anlaşılması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanıklar hakkındaki kamu davalarının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğnameye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.10.2023 tarihinde karar verildi.