Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/686 E. 2023/7443 K. 12.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/686
KARAR NO : 2023/7443
KARAR TARİHİ : 12.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI :2014/190 E, 2015/610 K.
SUÇ :Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama
HÜKÜMLER :Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ :Onama, bozma

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümleri gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu,temyiz isteklerinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle,gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. Sanıklar hakkında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 10.03.2014 tarihli iddianamesi ile; başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan cezalandırılmaları istemi ile dava açılmıştır.
B.İstanbul Anadolu 18. Asliye Ceza Mahkemesi’nin, 17.12.2015 tarihli kararı ile;
1.Sanık … hakkında;
a.Mağdur …’a yönelik banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlamaya teşebbüs suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,

b.Mağdur …’e yönelik banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlamaya teşebbüs suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
2.Sanık … hakkında;
a.Mağdur …’a yönelik banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlamaya teşebbüs suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
b.Mağdur …’e yönelik banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlamaya teşebbüs suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A-Sanık … müdafinin temyiz isteği;
1-Atılı suçun sanık tarafından işlendiğini gösterir mahkumiyete yeterli delil bulunmadığından beraat kararı verilmesi gerektiğine,
2-Gerekçe gösterilmeden lehe olan hükümlerin uygulanmadığına,
3-Zincirleme suç uygulanmamasının yasaya aykırı olduğuna,
4- Teşebbüs hükümlerinin değerlendirilmemesinin yasaya aykırı olduğu nedenlerine ilişkindir.
B-Sanık … müdafinin temyiz isteği; sanığın atılı suçu işlemediğine ve mahkumiyete yeterli delil bulunmadığına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay; sanıkların, mağdurların rızaları olmadan kredi kartı bilgilerini kullanarak müşteki …’nın yetkilisi olduğu iş yerinden mail order yöntemi ile alışveriş yapmak suretiyle başkalarına ait kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçunu işledikleri iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
A-Sanık … müdafinin 1,2,3 ve 4 nolu temyiz sebepleri yönünden;
Oluşa ve dosya kapsamına göre; müşteki …’nın yetkilisi olduğu bilgisayar satış firması ile mail yöntemi ile irtibata geçilerek on dört adet bilgisayarın satın alınması konusunda teklif sunulduğu, müşteki …’nın teklifi kabul etmesi üzerine 24.000,00 TL tutarındaki bedelin mağdurların kredi kart bilgileri kullanılarak mail order yöntemi ile ödendiği, mail içeriklerinde iletişim bilgisi olarak verilen 0 554 *** ** 05 numaralı GSM hattından müşteki …’yı arayan şahsın bilgisayarların teslimi hususunda aceleci davranmasından şüphelenen müşteki …’nın kredi kartlarının verildiği bankalar ile iletişime geçerek kredi kartlarının sahiplerinin alışverişe rızalarının bulunup bulunmadığının araştırılmasını istemesi üzerine bankalarca yapılan araştırma neticesinde mağdurların kredi kartlarının kullanılmasına rızalarının bulunmadığı tespit edilerek mail order yöntemi ile yapılan harcamaların iptal edildiği, bilgisayarları teslim almaya gelen ticari taksi sürücüsü Mesut Marangoz’un 0 554 *** ** 05 numaralı GSM hattan arayan şahsın bilgisayarları işyerinden teslim almasını istediğini beyan ettiği, iş yeri çevresinde durdurulan … plakalı araç içerisinde sanıkların yakalandığı, sanıklardan …’in yapılan üst aramasında müşteki … ve ticari taksi şoförü Mesut Marangoz ile sürekli görüşme yapmış olan 0 554 *** ** 05 nolu hattın takılı olduğu cep telefonunun ele geçirildiği somut olayda;

Sanık …, kollukta ve Cumhuriyet savcılığında müdafii huzurunda verdiği ifadesinde olay günü alacaklı olduğu … isimli şahsın 0 554 *** ** 05 numaralı hattan kendisini arayarak müşteki …’nın yetkilisi olduğu firmadan 14 adet bilgisayar alacağının bulunduğunu, 7 adet bilgisayarı borcuna karşılık kendisine vermek istediğini belirterek bilgisayarları teslim almasını istediğini, bilgisayarları firmadan teslim almayı kabul etmemesi üzerine …’ın taksiciyi bilgisayarları almak için firmaya gönderdiğini ve 0 554 *** ** 05 numaralı hattı kendisine bırakarak yanından ayrıldığını, bilgisayarların tesliminin gecikmesi nedeni ile bilgisayarların teslimini sağlamak amacıyla müşteki …’yı ve taksi şoförünü aradığını beyan ederek atılı suçlamayı kabul etmemiş, mağdurların sahibi olduğu kredi kartlarının hesap ekstreleri dosyaya kazandırılmamış ve müşteki …’nın firmasının internet sitesi üzerinden mail order yöntemi ile yapılan alışverişi gerçekleştiren bilgisayarın IP adresi araştırılmayarak kredi kartı bilgilerini kullanarak alışverişi yapan fail tespit edilmemiş ise de;
Sanık … ‘in müşteki … ve taksi şoförü ile irtibat kurduğu 0 554 *** ** 05 nolu hattın takılı olduğu cep telefonunun sanık …’in üzerinde yapılan aramada ele geçirildiği, sanık … ‘in suça konu bilgisayarları teslim almaya çalıştığı, sanık …’in 14.06.2013 tarihinde cezaevinden gönderdiği savunma dilekçesinde olay tarihinden on beş gün önce …’ın ofisine gelerek müşterilerinin kredi kartı bilgilerini kullanarak firmasından alışveriş yapmak istediğini beyan ettiği hususları hep birlikte değerlendirildiğinde sanık …’in, mağdurların kredi kartı bilgilerini kullanarak alışverişi yapan fail ile fikir ve eylem birliği içerisinde üzerine atılı başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçunu işlediği sabit olduğundan sanık müdafinin 1 no’lu temyiz isteği yerinde görülmemiştir.
Sanık hakkında cezalandırma yapılırken, gerek soruşturma, gerek kovuşturma aşamasında herhangi bir pişmanlık göstermediği belirtilmek suretiyle yeterli ve kanuni gerekçenin gösterilerek takdiri indirim nedenlerinin uygulanmadığı, sanık hakkında hükmolunan netice cezanın miktarı dikkate alındığında hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesi, ertelenmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumlarının uygulanmasında yasal imkansızlık bulunduğu anlaşılmakla sanık müdafinin 2 no’lu temyiz isteği yerinde görülmemiştir.
5237 sayılı Kanunun 245 inci maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçunda mağdurun kart sahibi olması, yargılamaya konu olayda kullanılan kredi kartlarının farklı mağdurlara ait olması karşısında sanığın eyleminin her bir mağdura karşı ayrı ayrı banka veya kredi kartının suçunu oluşturması nedeni ile sanık müdafinin zincirleme suç uygulanmasına ilişkin 3 nolu temyiz isteği yerinde görülmemiştir.
Kredi kartlarının verildiği bankalarca yapılan araştırma neticesinde mağdurların kredi kartlarının kullanılmasına rızalarının bulunmadığı tespit edilerek mail order yöntemi ile yapılan harcamaların menfaat temin edilmeden iptal edilmesi nedeni ile sanık hakkında cezalandırma yapılırken teşebbüs hükümlerinin uygulandığı anlaşılmakla sanık müdafinin teşebbüs hükümlerinin değerlendirilmesine ilişkin 4 nolu temyiz isteği yerinde görülmemiştir.

B-Diğer Yönlerden;
Sanık hakkında 5237 sayılı yasanın 245 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca tayin edilen hapis cezasından aynı yasanın 35 inci ikinci fıkrası uyarınca yapılan indirimde sonuç cezanın 2 yıl 8 ay yerine, 2 yıl 6 ay olarak belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini ve 5237 sayılı Yasanın 245 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca hapis cezası yanında adli para cezasına da hükmolunması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır
Yargılama sürecindeki işlemlerin, yukarıda belirtilen eleştiri dışında, usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanık … tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasıflarının doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
Müşteki …’nın firmasının internet sitesi üzerinden mail order yöntemi ile yapılan alışverişi gerçekleştiren bilgisayarın IP adresi araştırılarak kredi kartı bilgilerini kullanan meçhul fail hakkında 237 sayılı Yasanın 245 inci maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen suç bakımından zamanaşımı süresi içerisinde soruşturma yapılması mümkün görülmüştür.
C-Sanık … müdafinin temyiz isteği yönünden;
Sanık …’ın atılı suçları işlediğini kabul etmemesi, diğer sanık …’in sanık …’ın eylemle bir ilgisinin bulunmadığın beyan etmesi, sanık …’ın yakalandığı sırada yapılan üst aramasında suça ilişkin herhangi bir delilin elde edilmemiş olduğu hususları hep birlikte değerlendirildiğinde; sanık …’ın diğer sanık … tarafından gerçekleştirilen eylemlere bilerek ve isteyerek iştirak ettiğine dair mahkumiyetine yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı anlaşılmakla, atılı suçlardan beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi hukuka aykırı bulunarak sanık … müdafinin temyiz isteği yerinde görülmüştür.

IV. KARAR
A-Sanık … hakkında mağdurlara yönelik başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan kurulan hükümler yönünden;
Gerekçe bölümünün (A) bendinde açıklanan nedenle İstanbul Anadolu 18. Asliye Ceza Mahkemesi’nin, 17.12.2015 tarihli kararına yönelik sanık … müdafi tarafından ileri sürülen temyiz itirazları yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık … müdafinin temyiz itirazının reddiyle sanık … yönünden hükümlerin, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
B-Sanık … hakkında mağdurlara yönelik başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan kurulan hükümler yönünden;
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenle İstanbul Anadolu 18. Asliye Ceza Mahkemesi’nin, 17.12.2015 tarihli kararına yönelik sanık … müdafinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden sanık … yönünden hükümlerin,1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.10.2023 tarihinde karar verildi.