Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/6732 E. 2023/9256 K. 28.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/6732
KARAR NO : 2023/9256
KARAR TARİHİ : 28.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/954 E., 2016/171 K.
SUÇ : Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 30.11.2015 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan cezalandırılması için kamu davası açılmıştır.
2. Bursa 15. Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.03.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan 3 yıl 6 ay hapis ve 1.800,00 TL adli para cezası ile mahkumiyetine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebebi; sübuta, eksik araştırma ile hüküm kurulduğuna, suçun unsurlarının oluşmadığına ve saire ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay; sanığın sahibi ve yetkilisi olduğu … Danışmanlık isimli iş yerinden katılanın arandığı, arayan kişinin katılana ” … Danışmanlık isimli işletmeden aradığını, onun kredi dosya masraflarını geri alabileceklerini, toplamda ona 5.000 TL tutarında ödeme yapılacağını, ancak bu paranın iade edilebilmesi için 1.300 TL ödeme yapması gerektiğini, bu parayı ödedikten sonra ona bir takım belgelerin gönderileceğini” söyleyerek katılanın iradesini fesada uğratarak katılandan kredi kartı bilgilerini temin ederek katılanın kredi kartı bilgileri ile bilgisi ve rızası dışında 1.300,00 TL işlem yapılması suretiyle yarar sağladığı iddiasına ilişkindir.
2. Katılan aşamalardaki beyanlarında; ” 2014 yılı Ekim ayında kullanmakta olduğum 0537 … .. .. numaralı telefonum 0532 … .. .. numaralı telefondan arandı. Telefondaki şahıs bana Bilgi Al Danışmanlık’tan aradığını, benim kredi dosya masraflarımı geri alabileceklerini bana söyledi. Toplamda 5.000,00 TL bana para verileceği söylendi. Ancak bunun için benden 1.300,00 TL para talep ettiler. Bu parayı ödedikten sonra bana bir takım belgeler göndereceklerini, bu belgeleri imzalayıp kargo ile onlara geri göndereceğimi ve daha sonra da geri kalan işlemleri kendilerinin yapacağını bana söylediler. Ben de kullanmakta olduğum Ziraat Bankası Garajlar Şubesi’ne ait 4446 …. …. 0720 numaralı kredi kartı bilgilerimi kendisine verdim ve bunun üzerine kartımdan 1.300,00 TL para çekildi. Bir süre sonra bana bir takım belgeler geldi, ben bunları imzalayıp kendilerine geri iade ettim ancak o günden itibaren bana hiç bir şekilde haber gelmedi, ödemede yapılmadı. Zararının giderilmedi.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
3. Sanık aşamalarda; ”… şirketinin sahibi ve yetkilisiyim. Müşteri internet veya cep telefonuna gelen reklamlardan bizi öğrenerek aramıştır, konu ile ilgili kendisine vereceğimiz hizmetin niteliği, türü neler yapılması gerektiği hakkında bilgi verilmiştir, müşteri işlemi onaylamış, bilgi ve onayı dahilinde 1,300 TL ödemiştir. Müşteri bize 13 adet dosyası olduğunu söyleyince dosya başı da 100,00 TL’lik emek parası alındığı için, bu para talep edilmiştir bazen bir dosya için 6 kez kargo göndeririz, yani aldığımız 100,00 TL’nin bir kısmı masrafa gitmektedir, 23/10/2014 tarihinde, aynı günde müşteki satış güvenlik görevlisi tarafından yeniden aranmış, bu işlemleri onaylayıp onaylamadığı tekrar sorulmuştur, tekrar onaylarını verince biz devamı işlemlere geçtik. 28/10/2014 tarihinde evrakları kendisine göndermiştik, imzalayıp bize geri göndermiştir, bunu yapmıştır, 25/11/2014 tarihinde de belgelerini toparlayarak müştekinin bağlı olduğunu hakem heyetine, idari kurula dosyalarını teslim etmişizdir, hakem heyetinin kararının gecikmesinden dolayı belki bir mağduriyet vardır, ben görevimi yaptım, emeğimi verdim, eğer müşteki yine de mağdur olduğu kanaatindeyse miktarı bana söylesin bende ödemesini yapayım, kendisi bedelleri alıp almadığını ben bilemiyorum, suçsuzum suç kastı ile hareket etmiş değilim, görüşmeleri ben değil, personel yapar, benim talimatımla herhangi bir kandırma söz konusu olmadan zaten yasal olarak bu işlemleri birilerinin adına, yapmaktayız, şu ana kadarda neredeyse 25,000 başvuru yapmışızdır, şu ana kadar % 10 u sonuçlandı, hakem heyeti yavaş çalışmaktadır, ilgili savunmamda geçen belge örneklerini mahkemeye sunuyorum, 2 adet CD ve dökümlerini mahkeme sunuyorum ” şeklinde savunma yapmıştır.
4. Katılanın arandığı 0 532 *** 6606 numaralı telefonun sanığın eşinin adına kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
5. Katılanın 4446 **** **** 0720 numaralı kredi kartı bilgileri kullanılarak 23.10.2014 tarihinde saat 13.49’da Pıranha Bilişim isimli iş yerinden 1.300,00 TL harcama işlemi yapıldığı belirlenmiştir.
6. Sanık tarafından, katılan adına … Danışmanlık işyerinden düzenlenen danışmanlık hizmet bedeli olarak 1.300,00 TL’lik fatura fotokopisi sunulmuştur.
IV. GEREKÇE
Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanığın, katılanı yanıltarak elde ettiği kredi kartı bilgilerini kullanmak suretiyle bilgisi ve rızası dışında bir kez alışveriş işlemi yapmak suretiyle atılı suçu işlediği anlaşılmakla, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından sanık müdafiinin, sübuta, eksik araştırma ile hüküm kurulduğuna, suçun unsurlarının oluşmadığına ilişkin ve yerinde görülmeyen sair temyiz sebepleri reddedilmiş ve hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Bursa 15. Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.03.2016 tarihli kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 28.11.2023 tarihinde karar verildi.