Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/6638 E. 2023/8926 K. 21.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/6638
KARAR NO : 2023/8926
KARAR TARİHİ : 21.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/170 E., 2016/250 K.
SUÇ : Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düzeltilerek onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığının 10.01.2014 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan cezalandırılması için kamu davası açılmıştır.
2. Aksaray 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 05.04.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan 1 yıl 3 ay hapis ve 240,00 TL adli para cezası ile mahkumiyetine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz sebebi; sübuta ve saire ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay; altın kazandığı söyleyerek hileli şekilde mağdurun iradesini fesada uğratarak mağdurun Vakıfbank’tan verilme kredi kartının bilgilerini öğrendiği ve bu kart bilgilerini kullanarak bilgisayar malzemesi satışı yapan iş yerinden harcama yapmak suretiyle yarar sağladığı iddiasına ilişkindir.
2. Mağdura ait kredi kartı bilgileri kullanılarak Baren Bilgisayar Hizmetlerinden 12 taksit, 21,25 TL’lik çekim işlemi yapıldığı belirlenmiştir.
3. Mağdur aşamalardaki beyanında; ” 15-16.08.2013 tarihinde 0 544 … .. .. nolu telefon numaramı 0850 … .. .. numaralı hattan bir erkek şahıs arayarak ismini … olduğunu” söyledi. “kredi kartımın borcunu düzenli olarak yatırdığım, için siz bizden altın ödül kazandınız, ancak kredi kartınızın son dört rakamını söylemeniz lazım” dedi. Vakıf Bank word kartımın 49.. …. …. ..02 numaralı kredi kartımın son dört rakamını ve adres bilgilerimi verdim. 30.08.2013 günü kredi kartımın dökümanları geldiğinde 21,35×12=250,04 TL Baran Bilgisayarları adında bir taksit çekildiğini gördüm. Daha sonra ise bana kargo ile sigorta poliçesi göndermişlerdir. Bilgim ve rızam dışında benim kredi kartımdan para çekerek sigorta poliçesi hazırlayarak beni dolandıran şahıslardan şikayetçiyim.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
4. Sanık savunmasında; ” Ben suç tarihinden önce Afyon’dan çözüm danışmanlık ve asistanlık hizmetleri iş yerinin sahibiydim. Türk Asis marka kişisel kasko ve ferdi kaza sigortası çekap hizmeti gibi paket proğramını çalışanlar müşterilere anlatıyordu ve tanıtıyordu ve kabul eden müşterilerede nakit ödedikleri takdirde PTT ye ödemelerini yoksa Kredi kartına 12 taksitle ödemeleri gerektiğini söylüyorlardı müşteki olan İsmail bey 1. Ayın sonunda bu paketten faylanmak istemediğini söyleyerek paranın iadesini istedi bizde taksit taksit ödediği için taksit taksit geri iadesini yaptık herhalde bunu kabul etmediği için şikayetçi olmuş biz kesinlikle dolandırmadık bu husus mahkemece ekstreler incelenerek tespit edilebilir. Suçsuzum beraatimi istiyorum, ben müştekinin zararını her ay ödediği miktar kadar iade ederek tamamen ödedim. ” şeklinde beyanda bulunmuştur.

IV. GEREKÇE
1. Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanığın, müştekiyi yanıltarak elde ettiği kredi kartı bilgilerini kullanmak suretiyle bilgisi ve rızası dışında bir kez alışveriş işlemi yapmak suretiyle atılı suçu işlediği anlaşılmakla, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından sanığın aşağıda belirtilen hususlar dışında sübuta ilişkin ve yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin de reddine karar verilmiş ve hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2.Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 02.04.2019 tarih, 2017/17-969 Esas, 2019/274 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; Kanun koyucunun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 168 inci maddesinde etkin pişmanlık nedeniyle sanığın cezasından yapılacak indirim oranlarının, mağdurun uğradığın zararın soruşturma evresinde giderilmesi durumunda birinci fıkra gereğince üçte ikisine kadarı, kovuşturma evresinde giderilmesi durumunda ise ikinci fıkra uyarınca yarısına kadarının indirileceğini hüküm altına alarak, etkin pişmanlığın soruşturma evresinde gerçekleşmesi ile kovuşturma evresinde gerçekleşmesi hâlleri için kademeli ceza indirimi yapılmasını amaçladığı nazara alındığında, birinci fıkra uyarınca yapılacak indirim oranının ikinci fıkra uyarınca yapılacak en fazla indirim oranı olan 1/2’den fazla olması gerektiği, her ne kadar 5237 sayılı Kanun’un 168 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca etkin pişmanlık nedeniyle sanığın cezasından 2/3 oranında indirim yapılması zorunlu değil ise de mağdurun uğramış olduğu zararın soruşturma evresinde giderilmesi nedeniyle, hak ve nesafet kuralları gözetilerek ceza adaletinin sağlanması ve 5237 sayılı Kanun’un 168 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları arasındaki indirim oranları arasındaki farkın korunabilmesi için birinci fıkra uyarınca yapılacak indirimin 1/2 oranından fazla belirlenmesi gerektiği kabul edilmelidir.
Somut olayda; mağdurun zararın soruşturma aşamasında giderildiğinin kabul edilmesine rağmen sanık hakkında verilen cezada 5237 sayılı Kanun’un 168 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 1/2 indirim oranından fazla ancak 2/3 oranına kadar indirim yapılması gerekirken 1/2 oranında indirim yapılması suretiyle fazla ceza tayini, hukuka aykırı bulunmuştur.
3. Temel hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde, aynı gerekçelerle adli para cezasına esas birim gün sayısının alt sınırın üstünde belirlenmesi suretiyle hükümde çelişkiye neden olunması, hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünün (2) ve (3) üncü bentlerinde açıklanan nedenlerle, Aksaray 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 05.04.2016 tarihli kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye kısmen aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.11.2023 tarihinde karar verildi.