Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/5979 E. 2023/8866 K. 21.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/5979
KARAR NO : 2023/8866
KARAR TARİHİ : 21.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/180 E., 2016/233 K.
SUÇ :Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Alaşehir Cumhuriyet Başsavcılığının 25.12.2014 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan cezalandırılması için kamu davası açılmıştır.
2. Alaşehir 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.01.2015 tarihli kararı ile İstanbul Anadolu Asliye Ceza Mahkemesine yetkisizlik kararı verilmiştir.
3. İstanbul Anadolu 23. Asliye Ceza Mahkemesinin, 21.04.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan 1 yıl 3 ay hapis ve 20,00 TL adli para cezası ile mahkûmiyetine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebebi; sanık hakkında hükmün açıklanmasının geriye bırakılması hükümlerinin uygulanması, vekalet ücreti takdir edilmesi, yargılama giderinin sanığa yükletilmemesi gerektiğine ve saire ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay; sanığın müştekiyi telefon ile arayıp basit yalan niteliğindeki sözler ile müştekiden kredi kartı bilgilerini temin ederek müştekiye ait kredi kartından müştekinin rızası olmadan 485,00 TL’lik alışveriş işlemi yaparak yarar sağladığı iddiasına ilişkindir.
2. Müşteki kolluktaki beyanında; ”22.05.2014 tarihinde saat 16:45 sıralarında ikametinde bulunduğu sırada 0535 … .. .. nolu telefonuna 0850 … .. .. numaradan arandığını, telefona baktığında tanımadığı bir erkek şahsın kendisine sağlıklı yaşam merkezinden aradığını söyleyip, iki yıl önce check up yaptırdığını, check up ücreti olan 980,00 TL’yi ödemediğini söylediğini, kendisinin telefondaki şahsa böyle bir şey hatırlamadığını söylediğinde karşıdaki şahsın kendisini icraya vereceklerini söyleyip Finanbanka ait kredi kartı bilgilerini ve şifreyi kendisinden aldıklarını, 23.05.2014 tarihinde Alaşehir Finansbank’a gittiğinde kredi kartından 485,00 TL’lik harcama yapıldığını öğrendiğini, kredi kartından harcama yapan şahıslardan şikayetçi olduğunu ” beyan etmiştir.
3. Müştekinin cep telefonunun gelen aramalar bölümü incelendiğinde; ”22.05.2014 tarihinde 0850 … .. .. numaralı telefondan 16:49, 16:24, 17:10, 17:12 sıralarında dokuz adet arama geldiği” tespit edilmiştir.
4. Müştekinin 5311 **** **** 9191 numaralı kredi kartı bilgileri kullanılarak 22.05.2014 tarihinde saat: 17:10:05’de 485,00 TL’lik alışverişin 00…………99 üye iş numaralı ING BANK … İstanbul isimli iş yerinden yapıldığı belirlenmiştir.
5. İNG BANK Genel Müdürlüğü tarafından; işlem yapılan iş yerinin … Pazar isimli iş yeri olduğu ve iş yeri yetkilisinin ise … isimli kişi olduğunun belirtilmiştir.
6. Suça konu 0 850 … .. .. numaralı hattın …’e ait olduğu bildirilmiş, ilgili numaraya 22.05.2014 tarihinde erişim yapılırken kullanılan IP numarasının … numaralı IP adresi olduğu, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’ndan alınan cevabi yazıda ilgili IP adresinin kullanıcı adı ………@ttnet olan internet abone sahibi … adına kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
7. Sanık … savunmasında; ”İstanbul genelinde bayilikler veren bir firmayım …’de … Danışmanlık Firmasının Sahibidir. Müşterilerine telefonla ulaşarak sağlık ürünleri satan bir firma bunların yanında hediye kontür yolluyor bende ona kontür yolluyorum. Paramızın Tahsili içinde ben mobil posları bayilerimize veriyorum para transferi olsun diye. Müşterilerle benim herhangi bir diyologum yok. Konuyu bilmiyorum Ben ana bayi olduğum için benim sistemimi kullanıyorlar zaman zaman itiraz eden müşteriler oluyor bi iki tane böyle olay patlak verdi bende bayiliği iptal ettim. İtiraz edilen müşterilerin paralarını da iadelerine sağladım. Bu … ilgili durumu da ben Avukatımdan öğrendim öğrenir öğrenmez Avukatımı arattım Parasının iadesini sağladım.” şeklinde,
8. … ise savunmasında; ”Benim çağrı merkezim vardı oradan satış yapıyordum, satışı elemanlar aracılığıyla yapardım, biz telefonda kredi kartı numarasını alıyoruz izni olduğu zaman kredi kartı numarasıyla yapıyoruz, … ile ortaktım, iş yeri de onun adına kayıtlıydı, 2014 yılı haziran ayında ben … ile ortaklığımı bitirdim, bu olayda beşinci ayda olmuş, müşteri geri dönüş yapsaydı para iadesini yapardık, ben müştekinin mağduriyetini savcılıkta öğrendim, Elemanlarımdan

birisi yapmış, hangi eleman olduğunu şu anda bilmiyorum, Ben müştekinin para iadesini PTT ile yaptım.” şeklinde beyanda bulunmuşlardır.
9. Bilirkişi raporunda özetle: Sanıkların birlikte hareket ederek müştekiyi telefon ile arayıp basit yalan niteliğindeki sözler ile müştekiden kredi kartı bilgilerini temin ederek müştekiye ait kredi kartından müştekinin rızası olmadan 485,00 TL’lik harcama yaptıkları, kredi kartından çekilen tutar karşılığında davacıya herhangi bir mal veya hizmet satışının olmadığı, bu durumda sanıkların başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağladıkları yönünde rapor tanzim etmiştir.

IV. GEREKÇE
Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanığın, müştekiyi yanıltarak elde ettiği kredi kartı bilgilerini kullanmak suretiyle bilgisi ve rızası dışında bir kez alışveriş işlemi yapmak suretiyle atılı suçu işlediği anlaşılmakla, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından sanık müdafiinin, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geriye bırakılması hükümlerinin uygulanması, vekalet ücreti takdir edilmesi, yargılama giderinin sanığa yükletilmemesi gerektiğine ilişkin ve yerinde görülmeyen sair temyiz sebepleri reddedilmiş ve hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle İstanbul Anadolu 23. Asliye Ceza Mahkemesinin, 21.04.2016 tarihli kararında, sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz talebinin reddiyle hükmün, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.11.2023 tarihinde karar verildi