Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/5305 E. 2023/8742 K. 20.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/5305
KARAR NO : 2023/8742
KARAR TARİHİ : 20.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/342 E., 2016/82 K.
SUÇLAR : Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama, dolandırıcılık
HÜKÜMLER : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla uygulanan usul hükümleri gereği temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu, temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının 18.05.2015 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında zincirleme şekilde başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama ve dolandırıcılık suçlarından dava açılmıştır.
2. İstanbul Anadolu 27. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.02.2016 tarihli ve 2015/342 Esas, 2016/82 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında zincirleme şekilde başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama ve dolandırıcılık suçlarından beraat kararı verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz istemi, yetersiz inceleme ve deliller toplanmadan usul ve yasaya aykırı karar verildiği, dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluştuğu, tanık beyanları gözetilmediği, sanık tarafından sonradan oluşturulduğu anlaşılan senetlerin ibraz edilmesi ile mahkeme hükmüne esas alındığı, sanığın katılan kredi kartını habersiz bir şekilde alarak para çektiği halde bu hususta delil toplanmadan vicdani kanaate göre karar verildiği, eksik inceleme ile hukuka aykırı karar verildiği ve benzeri nedenlere ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay, katılan ile asker arkadaşı olan sanığın askerlik sonrası karşılaştıklarında yaptıkları sohbet sırasında toptan ticaret yaptığını, para kazandırabileceğini ifade ederek hileli sözlerle katılanı kandırıp ikna etmesi üzerine anka havalesi ile değişik tarihlerde sanığa paralar havale ettiği, aradan geçen zamana rağmen ne kar ne de ana paranın katılana ödenmediği, bir araya geldiklerinde üşüdüğünü ifade eden sanığa montunu veren katılan camiye namaz kılmaya gittiğinde, montunun cebindeki kredi kartını alarak habersizce 1200 TL nakit çekimi yaptığı, yine kullanması için daha önce sanığa verdiği … Axess kredi kartından da kartı sonradan katılana iade etmesine rağmen rızası ve bilgisi dışında 02.07.2012 tarihli Axess hesap özetindeki nakit para çekimi ve harcamaların yapıldığı, sanığın böylece dolandırıcılık ve zincirleme şekilde başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçlarını işlediği iddiasına ilişkindir.
2. Katılan vekili 13.10.2014 tarihli dilekçe ile Cumhuriyet Başsavcılığına müracaat ederek sanık hakkında hırsızlık ve dolandırıcılık suçlarını işlediğinden bahisle şikayetçi olması üzerine soruşturma başlatılmış, dilekçe ekinde, katılanın sanık hesabına havale yaptığına dair dekont suretleri, kredi çektiğine dair evrak, 26.05.2012 tarihinde nakit avans çekimine ilişkin ekstre ve nakit avans çekimi, fatura ödeme gibi harcamaları içeren kredi kartı ekstresi gönderilmiştir.
3. Sanık ile katılan arasında geçen mesajlaşma ekran çıktıları dosya evrakına sunulmuştur.
4. 15.06.2012 tarihinde Finansbank kart borcu 4.134 TL nin Katılan tarafından ödedndiğine dair dekont sureti dosyaya sunulmuştur
5. … T.A.Ş. 27.02.2015 tarihli yazı cevabında, katılana ait kredi akrtından 30.05.2012 tarihinde gerçekleşen saat 17.21 de Vodafone CTU iletişim İstanbul isimli iş yerinden 262,50 TL alışveriş işlemi yapıldığı, işlemin kartın fiziken kullanılması ile gerçekleştiği bildirilmiştir.
6. Garanti Bankası A.Ş. 03.02.2015 tarihli yazı cevabında, katılana ait kart ile İBB Ümraniye kısıklı park ATM’sinden 26.05.2012 tarihinde 1.220 TL nakit avans çekildiği, olaya ilişkin kamera kaydı olmadığı bildirilmiştir
7. Katılan adına 30.05.2012 düzenleme tarihli 35.000TL tutarlı ve 09.04.2012 düzenleme tarihli 15.000TL tutarlı sanık … imzalı ve imza kısmı yırtılmış senetler dosya evrakına eklenemişti
8. Katılan tarafından sanık aleyhine 3 adet 20.000TL tutarlı senet alacağı için başlatılan 12.05.2014 tarihli icra takip evrakı, sanık işyeri vergi levhası sureti, İstanbul Anadolu 22. Asliye Ceza Mahkemesi 2014/489 Esas sayılı sanık sıfatıyla yargılanan katılan hakkında tehdit suçuna ilişkin dosya duruşma zaptı sureti dosya evrakına eklenmiştir.

IV. GEREKÇE
Sanık …’e yüklenen 5237 sayılı Kanun’un 157 inci maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen dolandırıcılık suçunun aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca 8 yıllık olağan dava zamaşımı süresine tâbi olduğu, zamanaşımını kesen son işlem olan 12.11.2015 tarihli sorgu tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar bu sürenin dolduğu anlaşılmış ise de; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 ncı maddesi, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin dokuzuncu fıkrası ve 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 36 ncı ve 38 inci maddelerinde vurgulanan “masumiyet karinesi”, “adil yargılanma hakkı” ve “lekelenmeme hakkı” gözetilerek inceleme yapılmıştır.

Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre katılan ile askerlik arkadaşı olan sanığın tekstil işi uğraştığını söyleyerek katılana ortaklık teklif ettiği ve katılanın teklifi kabul etmesi üzerine sanık hesabına farklı meblağlarda para gönderdiği, sanığın aldığı para karşılığında katılana senetler verdiği, sanık katılanın iddia ettiği borç tutarını inkar etmediği, sanık tarafından verilen senet üzerinden katılanın icra takibi başlattığı, sanık ile katılan arasında ortaklığın devam ettiği sürede 26.05.2012 tarihinde katılan kredi kartından nakit avans çektiği, aradan geçen sürede katılanın herhangi bir şikayette bulunmadığı, aralarında çıkan anlaşmazlık sonrası katılan sanıktan aldığı senet üzerinden 12.05.2014 tarihinde icra takibi başlatığı, katılan ile sanığın annesi … arasında 21.01.2014 tarihinde işlenen tehdit suçu nedeniyle husumet oluştuğu, sanık sıfatıyla yargılanan katılan … hakkında 27.11.2014 tarihinde beraat kararı verildiği, kararın temyizde onama ile kesinleştiği, katılanın 13.10.2014 tarihli dilekçe ile Cumhuriyet Başsavcılığına müracaat ederek dolandırıcılık ve hırsızlık suçlarını işlediğinden bahisle sanık hakkında şikayetçi olduğu, taraflar arasındaki ilişkinin hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu anlaşılmakla sanık hakkında yazılı şekilde beraat kararı verilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına
uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Anadolu 27. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.02.2016 tarihli ve 2015/342 Esas, 2016/82 Karar sayılı kararında katılan vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan vekilinn temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.11.2023 tarihinde karar verildi.