Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/4217 E. 2023/8326 K. 01.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/4217
KARAR NO : 2023/8326
KARAR TARİHİ : 01.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/576 E., 2016/204 K.
SUÇ : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 02.12.2014 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan kamu davası açılmıştır.
2. Bakırköy 11. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 08.03.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezası, 500,00 TL adli para cezası ile mahkûmiyetine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi; suçun sübutuna, eksik araştırma ile karar verildiğine, ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
İncelemeye konu olay; sanığın yetkilisi olduğu firmadan aranan katılana, kart aidat ücretinin iadesi konusunda yardımcı olunacağının belirtilmesi, katılanın kart bilgilerinin alınması, katılanın bilgisi ve rızası dışında mail order yöntemi ile alışveriş yapılması, iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
Tüm dosya kapsamına göre, sanığın yetkilisi olduğu …-Bilişim … isimli firmaya ait 0212 *** 11 52 numaralı telefon hattından 02.06.2014 tarihinde mağdurenin kullandığı cep telefon hattının arandığı, mağdureye “kredi kartına ait kesilen aidatın iade edileceği” söylenerek, mağdurenin kredi kartı bilgileri alınarak internet üzerinden 30.06.2014 tarihinde Kliksa-Kadıköy isimli işyerinden harcama yapıldığı iddia olunan somut olayda; sanığın savunmasında, …-Bilişim … şirketinin yetkilisi ve sahibi olduğunu, kredi kartı masraflarının iadesi konusunda hizmet verdiklerini, buna ilişkin müşterilere evrak gönderdiklerini, 3D güvenlik sistemiyle işlem yapıldığını beyan ettiği; mağdurenin ise, 02.06.2014 tarihinde 0212 *** 11 52 numaralı telefondan cep telefonu numarasının arandığı, kredi kartına ait kesilen aidatın iade edileceğinin söylendiği, bunun üzerine kredi kartı bilgilerini verdiği, bir süre sonra üzerinde kargo firması belgeleri olmayan kargo poşeti geldiği ve içinde kredi aidat iadesi ile ilgili dilekçe örneklerinin bulunduğu, 30.06.2014 tarihinde ise Kliksa-Kadıköy isimli işyerinden kendi kredi kartı bilgileriyle harcama yapıldığını belirtmesi karşısında, sanıktan iddia ettiği “alışverişe ilişkin fatura, kargo teslim ve ilgili evrakların” istenip incelenmesi, mağdurenin kredi kartı ile alışveriş yapılan Kliksa-Kadıköy isimli firmadan “söz konusu alışveriş karşılığında hangi ürünün alındığı, alınan ürünün teslimat adres bilgileri, kim tarafından teslim alındığı, alınan ürün karşılığında fatura düzenlenip düzenlenmediği, düzenlenmiş ise kimin adına düzenlendiği” hususları sorulduktan sonra sonucuna göre, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Bakırköy 11. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 08.03.2016 tarihli kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy çokluğuyla BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesi’ne gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE,
01.11.2023 tarihinde karar verildi.

KARŞI OY GEREKÇESİ

Mağdurun aşamadaki beyanlarına göre; sanığın adına kayıtlı olup, sanığın da “kart aidatı iadesi” hizmeti verdiğini söylediği telefondan aranarak kart bilgilerinin alındığı aynı gün internet üzerinden iki ayrı işlem yapıldığı sabittir. Sanık sadece 169,00 TL’lik işlem yaptığını savunmuş ise de bu miktarda bir harcama bulunmayıp 1.432,00 ve 889,00 TL’lik iki harcama yapılmıştır. Mağdur, sanık dışında kimseye kart bilgilerini ve şifresini vermemiştir. Bu durumda failin sanık ya da sanığın iş yerinde onun emir ve talimatı doğrultusunda hareket ettiği kuşkusuz olan bir personeli tarafından gerçekleştirildiği açıktır. Bu nedenle mahkumiyetine ilişkin kararın onanması gerektiği kanaatinde olduğumdan sayın çoğunluğun bozma kararına iştirak edilmemiştir. 01.11.2023