Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/3677 E. 2023/7593 K. 17.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/3677
KARAR NO : 2023/7593
KARAR TARİHİ : 17.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/716 E., 2015/934 K.
SUÇ : Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı, yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Yozgat Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 15.01.2014 tarihli iddianamesiyle sanık hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan cezalandırılması istemi ile dava açılmıştır.
2.Şanlıurfa 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.10.2015 tarihli kararı ile sanık hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezası ve 2.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; suçu işlemediğine, eksik araştırma yapıldığına ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay, sanığın katılanı arayarak cep telefonuna yanlışlıkla gelen şifreyi söylemesini istediği ve katılanın kredi kartı bilgilerini ele geçirdiği ve internet üzerinden sanal kontör alma işlemi yaptığı iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
Tüm dava dosyası içeriği ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, katılanın suç tarihinde kendisini 0544 345.. nolu telefondan erkek bir şahsın aradığını, yanlışlıkla telefonuna gelen şifreleri söylemesini istediğini, şifreleri arayan şahsa söylediğini, sonrasında şüphelenerek müşteri hizmetlerini aradığını, internetten bilgisi dışında 1.325,00 TL lik kontör alma işlemi gerçekleştirildiğini öğrendiğini beyanla şikayetçi olmuştur.
Yapı Kredi Bankası yazı cevabında, saat 11:02 -11:20 arasında 200 er TL lik 5 ayrı kontör yükleme işlemi yapıldığı, tüm işlemlerin 178.245… IP numarasından yapıldığı belirtilmiştir.
Ip numarasının suç tarih ve saatinde hangi abone tarafından kullanıldığına dair Turkcell AŞ yazı cevabında, sanığın kullanımındaki cep telefonu numarasının bildirildiği görülmüştür.
Katılanı arayan 0544.. nolu telefon hattına ait abonelik bilgileri araştırılmış, hat sahibinin hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilen H.K. olduğu belirlenmiş, H.K. alınan ifadesinde suç tarihinde bu hattı kullanmadığını, katılanı aramadığını beyan etmiştir.
Katılana ait kredi kartından kontör yüklemesi yapılan telefon hatları tespit edilmiş ve şüpheli sıfatı ile beyanları alınmıştır. Şüpheliler M.A., A.B. ve B.A. bu hatları kendilerinin kullanmadığını, kendileri adına sahte hat açıldığını beyan etmişler ve haklarında ayrı ayrı kovuşturmaya yer olmadığı kararları verildiği anlaşılmıştır.
08.07.2011 tarihli TİB yazı cevabında, katılanı arayan 0 544.. nolu telefon hattının baz istasyonunun suç tarihinde Şanlıurfa ilinde olduğu anlaşılmıştır.
Sanık savunmasında, katılanı ve internet üzerinden kontör gönderilen şahıslar tanımadığını, İzmir ilinde ikamet ettiğini, Şanlıurfa iline gitmediğini, bir şekilde IP adresine girilerek üçüncü şahıslar tarafından işlem yapıldığını, atılı suçu işlemediğini beyan etmiştir.
Sanık hakkında suça konu işlemlerin sanığa ait cep telefonuna ait IP numarasından yapıldığı gerekçesiyle mahkumiyet kararı verilmiştir.
Sanık hakkında IP numarası tespiti dışında atılı suçu işlediğine dair delil bulunmadığı ve katılanı arayan cep telefonu numarasının sanığın üzerine kayıtlı olmadığının anlaşılması karşısında, mağdura ait kredi kartı kullanılarak kontör yüklemesi yapılan ve hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilen M.A, B.A. ve A.B. isimli şahıslar adına kayıtlı hatlara ilişkin abonelik sözleşmelerinin ekindeki nüfus cüzdanı sureti ve tüm ekleri ile birlikte dava dosyasına getirtilmesi, sanığın samimi imza örneklerinin bulunduğu kurumlara yazı yazılarak imza örneklerinin dosya arasına alınması ve sözleşmedeki yazı ve imzaların sanığa ait olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine eksik araştırma ile hüküm kurulması hukuka aykırı bulunmuştur.
Kabul ve uygulamaya göre ise,
Sanık hakkında hapis cezası alt sınırdan belirlendiği halde, farklı bir gerekçe gösterilmeden hapis cezası yanında tayin edilen adli para cezasının alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Şanlıurfa 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.10.2015 tarihli kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17.10.2023 tarihinde karar verildi.