Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/3527 E. 2023/9250 K. 28.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/3527
KARAR NO : 2023/9250
KARAR TARİHİ : 28.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/46 E., 2016/55 K.
SUÇLAR :Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama
HÜKÜMLER : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.İznik Cumhuriyet Başsavcılığının 22.01.2015 tarihli iddianamesi ile sanıklar hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan cezalandırılması için kamu davası açılmıştır.
2.İznik Asliye Ceza Mahkemesinin, 20.01.2016 tarihli kararı ile sanıklar hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Cumhuriyet savcısının temyiz sebebi; her iki sanık hakkında suçun sübuta erdiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay; sanıkların, mağdura ait kredi kartından mağdurun rızası dışında harcama yaparak yarar sağladıkları ve mağdurun zararını giderdikleri iddiasına ilişkindir.
2.Mağdurun kredi kartı ile İstanbul Ihlamurkuyu ATM’sinden 20.10.2013 günü saat 13:07’de 800,00 TL, 13:09’da 1.000 TL, 13:10’da 1.200 TL olmak üzere toplam 3.000 TL para çekildiği tespit edilmiştir.
3.Mağdur … savcılık beyanında; ” İznik Garanti bankasına ait 4282 2070 94 87 1029 numaralı kredi kartım mevcuttur. Oğlum … bundan yaklaşık 3-4 gün evvel benim yanıma İznik’e gelerek kendisine telefon alacağını söyleyerek benden yukarıda numarasını vermiş olduğum kredi kartımı istedi. Ben de kendisine kredi kartımı telefon alması için verdim. Dün Garanti Bankasından arayarak kredi kartımdan 3.000 TL para çekildiğini bu para çekiminden bilgim olup olmadığını sordular. Ben de kendilerine bilgim olmadığını söyleyince suç duyurusunda bulunmamı söylediler. Parayı Garanti Bankasının İstanbul Ihlamurkuyu ATM’sinden çekildiğini söylediler. Bunun üzerine …’yi aradım bu para çekiminden haberi olup olmadığını sordum. Kendisi kredi kartını …’a verdiğini …’ın cep telefonun karşılığında pos makinesinden taksitli alış veriş çekimi yapacağını ancak …’ın kendinden habersiz para çektiğini söyledi. Oğlum her halde kredi kartının şifresini …’a vermiş, Benden habersiz kredi kartımdan rızam olmaksızın çekim yapan … dan şikayetçiyim. Bu şahıs olaydan sonra çektiği parayı eksiksiz olarak kart hesabına yatırmış. Herhangi bir mağduriyetim yoktur. ” demiştir.
4. Mağdur … kovuşturma aşamasındaki beyanında; ” Oğlum … telefon almak için kredi kartını arkadaşı …’ya vermiş o da …’a vermiş. … da benim kredi kartımdaki parayı çekmiş. Benim olayla bildiğim budur. Ancak oğlum ve … de duyduğum kadarıyla anlatıyorum. Ben kredi kartı bilgilerimi verdiğim için kimin aldığını kimin para çektiğini tam olarak bilmiyorum. ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
5. Sanık … savunmasında; ” Benim arkadaşım olan … babası olan …’ye ait kredi kartıyla kendisine telefon almamı istedi. İstanbul’da fiyatı uygun olduğu için orayı gittiğimde İstanbul’da bulunan arkadaşım …’a kredi kartını vererek telefon almasını söyledim. Bana bekle abi ben alıp geleceğim dedi. kredi kartını ona vermemden bir iki saat geçmesine rağmen yanıma gelmedi. Bunun üzerine …’yi arayarak kartı iptal ettir bizi kandırdı galiba dedim. Kartı iptal ettirdiler. Ben daha sonra arkadaşım …’yi arayarak zararınızı neyse karşılayacağımı söyledim. Hatanın bende olduğunu söyledim ve çekilen tüm parayıda …’ye elden verdim tüm zararını karşıladım. Kesinlikle kredi kartıyla para çekmedim, çeken …’tır bankanın kamera kayıtlarında da durum tespit edilebilir. Kartı kullanan sanık …’tır, ” şeklinde ifade vermiştir.
6. Sanık … savunmasında; ” Sanık … arkadaşım olur. Sanık … bana gelerek nakit paraya ihtiyacı olduğunu ve yanındaki kredi kartını kullanarak kendisine nakit para çekmemi istedi. Sanık … bana vermiş olduğu kartın sahibinin nakit paraya ihtiyacı olduğunu söylemişti ve kart sahibi için nakit para çektirmişti. Ümraniye’de bulunan kendileri ile ticaret yaptığım Şengüller iletişim adlı iş yerinin pos cihazından 15.000 TL çekim yapıp bu bedeli …’a verdim. … iş yerine benim ile birlikte gelmedi kendisi dışarıda bekledi. Sanık …’e 15.000 TL’yi verdim. Kartı da iade ettim. Daha sonrasında karttan çekilen 3.000 TL ile benim herhangi

bir bağlantım bulunmamaktadır. Sanık …’ın beni suçlar şekilde vermiş olduğu beyanını
kabul etmiyorum. Kendisi ile aramızda husumet bulunmamaktadır ancak bir kaç kere ufak tartışmalarımız olmuştu. Bu tartışmalardan dolayı bana iftira atıyor olabilir. ” şeklinde ifade vermiştir.
7. Tanık … Beyanında; ” Babam …’ye ait olan kredi kartını arkadaşım …’a vermiştim kendisi bana telefon satın alacaktı. Telefonu sanık …’tan satın alacağını söylemişti. Daha sonrasında kredi kartından yaklaşık 21.000 TL’lik para çekildi. …’ın söylemesine göre parayı … çekmiş. Kredi Kartından çekilen 21.000 TL’lik miktar … tarafından bize iade edilmiştir. … ile daha öncesinde beş dakikalık bir görüşmemiz olmuştur. …, …’ı göstererek telefonu bu arkadaştan alacağız demişti. Kredi Kartını, … bana ait olduğunu ve kredi kartından telefon almak için para çekileceğini biliyordu ayrıca ben de …’ın telefon almak için kredi kartından para çekeceğini biliyordum ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanıktan CD görüntüleri izlettirilerek sorulduğunda;” CD görüntülerinde izlemiş olduğunuz şahısların içerisinde … bulunmamaktadır. Ancak …, olup olmadığı konusunda da emin değilim. Görüntülerdeki şahıslardan birisi fiziki görüntü olarak …’a benziyor fakat emin değilim. … ile 5 dakikalık görüşmemiz olmuştu bu nedenle görüntülerdeki kişinin o olup olmadığını net olarak teşhis edemiyorum ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
8.Ankara Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürülüğü’nün 09.12.2015 tarihli raporunda; güvenlik kamerasında yer alan şahıslara ait görüntüler ile mukayese konusu …’a ait fotoğraflar arasında, somatotip(vücut tipi) özellikleri ve genel kafa anatomileri yönlerinden kısmi benzerlik görülmüş ise de; güvenlik kamera kaydına ait kayıt çözünürlüğünün düşük olması şahsın kaydı gerçekleştirilen kameraya göre uygun açı ve pozisyonda bulunmaması ve bunlara bağlı olarak hedef şahsın yüzüne ait morfolojik yapıların ve olası karakteristik izlerin net olarak görülememesi nedeniyle müspet ve menfi bir kanaat beyanında bulunulmasının mümkün olmadığı bildirilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden yapılan temyiz incelemesinde;
Sanığın tüm aşamalardaki inkara yönelik savunması, mağdur … ve tanık …’nin beyanları, mağdurun kredi kartı ile para çekilen ATM’deki görüntülerde sanığın görünmemesi karşısında; sanığın mahkumiyetine yeterli her türlü şüpheden uzak ve kesin delil bulunmadığı anlaşılmakla; Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, Cumhuriyet savcısının sübuta ilişkin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmiş, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş ve mahkemece verilen kararda hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden yapılan temyiz incelemesinde;
Mağdur …’nin beyanı, tanık …’nin, sanık …’a babasına ait kredi kartını ve şifresini İstanbul’dan kendisine telefon alması için verdiğini, kredi kartından harcama yapıldığını öğrenince sanık …’i aradığını, sanık …’in bu kredi kartını İstanbul’da sanık … isimli bir arkadaşına telefon almak için verdiğini söylediğini, oluşan maddi zararı sanık …’in karşıladığını, kredi kartından yaklaşık 21.000 TL’lik çekim yapıldığını, sanık … ile daha öncesinde beş dakikalık bir görüşmesinin olduğunu, sanık …’in, sanık …’ı göstererek telefonu bu arkadaştan alacağız dediğini, kredi kartının kendisine ait olduğunu ve kredi kartından telefon almak için çekim yapılacağını sanık …’ın bildiğini, kredi kartı ile nakit çekim yapılan ATM’ye ilişkin görüntülerde izlediği şahısların içerisinde sanık …’in bulunmadığını, görüntülerdeki şahıslardan birisinin fiziki görüntü olarak …’a benzediğini, fakat emin olmadığını beyan etmesi, sanık …’in, arkadaşı olan …’ın telefon almak için babasından aldığı kredi kartı ve şifresini kendisine verdiğini, İstanbul’a gittiğinde bu kredi kartını telefon alması için samimi arkadaşı olan …’a verdiğini, kredi kartından yaklaşık 20.000 TL harcama yapıldığını …’tan öğrenince …’ı aradığını fakat ulaşamadığını, müştekinin zararlarını karşılayarak mağduriyetini giderdiğini, söz konusu harcamayı …’ın yaptığını beyan etmesi, sanık …’ın, mağdura ait kredi kartı ile sanık …’in talebi üzerine 15.000 TL’lik çekim işlemi yaptığını, çekim karşılığı çekim yapılan iş yerinden nakit para alarak sanık …’e verdiğini, bu işlem sırasında sanık …’in yanında olmadığına ilişkin tevil yollu ikrarı, Ankara Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürülüğü’nün 09.12.2015 tarihli raporunda; güvenlik kamerasında yer alan şahıslara ait görüntüler ile mukayese konusu …’a ait fotoğraflar arasında, somatotip(vücut tipi) özellikleri ve genel kafa anatomileri yönlerinden kısmi benzerlik görüldüğünün bildirilmesi ve dosyadaki olgular birlikte değerlendirildiğinde; sanığın, mağdura ait kredi kartı ile rızası dışında nakit çekim yaparak her ne kadar katılanın bazı ihtiyaçlarını gidermiş ise de, sanığın, katılanın banka kartı ile nakit çekim yaparak yarar sağlaması şeklindeki eylemi ile 5237 sayılı Kanunun 245 inci maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen başkasına ait banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçunu işlediği anlaşılmakla; mağdurun kredi kartı ile ATM’den yapılan çekimler dışında yapılan çekim olup olmadığı araştırılarak başkaca çekim işlemi olması halinde sanık hakkında suç duyurusunda bulunarak kamu davası açıldığı takdirde iş bu dosya ile birleştirilmesi suretiyle sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı da değerlendirilerek sanığın, 5237 sayılı Kanunun 245 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde beraatine karar verilmesi, hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
A. Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden yapılan temyiz incelemesinde;
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenlerle İznik Asliye Ceza Mahkemesinin, 20.01.2016 tarihli kararında Cumhuriyet savcısı tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden Cumhuriyet savcısının temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğnameye aykırı olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
B. Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden yapılan temyiz incelemesinde;
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenle İznik Asliye Ceza Mahkemesinin, 20.01.2016 tarihli kararına yönelik Cumhuriyet savcısının temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 28.11.2023 tarihinde karar verildi.