Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/339 E. 2023/8959 K. 22.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/339
KARAR NO : 2023/8959
KARAR TARİHİ : 22.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/90 E., 2016/221 K.
SUÇLAR : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İncelenmeksizin iade, Onama

Sanık hakkında mala zarar verme suçundan, neticeten hükmolunan 2.000,00 TL adlî para cezasına ilişkin mahkûmiyet kararının tür ve miktar itibarıyla 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarihli ve 6217 sayılı Kanun’un 26 ncı maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 2 nci maddesi uyarınca kesin nitelikte bulunduğu anlaşılmıştır.
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün, temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteminin süresinde olduğu, temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Hassa Cumhuriyet Başsavcılığının 17.04.2015 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve mala zarar verme suçlarından cezalandırılması için kamu davası açılmıştır.
2. Hassa Asliye Ceza Mahkemesinin, 01.04.2016 tarihli kararı ile sanığın kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve mala zarar verme suçlarından mahkûmiyetine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi, mala zarar verme suçundan kurulan hüküm bakımından bir sebebe dayanmamakta, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hüküm bakımından ise eksik inceleme yapıldığına, mağdurun soyut beyanı dışında delil bulunmadığına, kabul anlamına gelmemekle temyiz dışı diğer sanıklar eyleme katılmadıklarından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 109 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendi gereğince arttırım yapılmaması gerektiğine yöneliktir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay, sanık … ile katılanın evli oldukları ancak sürekli olarak anlaşmazlık yaşadıkları, olay günü sanık …’in ortak ikametten ayrılması akabinde katılanın İstanbul’a gitmek niyetiyle Akbez Mahallesinde bulunan bir yazıhaneye gittiği, bir müddet sonra bu durumu haber alan fikir ve eylem birlikteliği içerisinde hareket eden sanık … ve temyiz dışı diğer sanıklar olan Mehmet ve İsmail’in bir araçla buraya geldikleri, sanık …’in zorla çekiştirerek katılanı geldikleri araca bindirdiği, katılanı sanık …’in anne ve babasının ikametine götürdükleri burada darp ettikleri akabinde olay yerine gelen katılanın yakını …’ın aracına zarar verdikleri bu suretle katılanı hürriyetinden alıkoydukları ve mala zarar verme suçunu işlediği iddiasına ilişkindir.
2. Katılan …’in 14.06.2013 tarihinde alınan doktor raporunda; katılanın boyun ön yüzünde lineer (4) adet çizginin, sağ ön kolunda ise daire şeklinde kızarıklığın tespit edildiği belirtilmiştir.
3.Temyiz dışı sanıklar … ve … aşamalardaki savunmalarında, katılanın, sanık … tarafından zorla araca bindirildiğini ifade etmişlerdir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hüküm yönünden;
Hükmün tür ve miktarı itibarıyla 5320 sayılı Kanun’un geçici 2 nci maddesi uyarınca kesin nitelikte bulunduğu anlaşılmakla, sanığın temyiz isteğinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
B. Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hüküm yönünden;
Sanığın üzerine atılı suçu birden fazla kişi ile birlikte eşe karşı işlemesi nedeniyle sanık hakkında; temel ceza belirlenirken birden fazla ağırlaştırıcı nedenin bir arada bulunması nedeniyle alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya kapsamı, katılanın aşamalardaki istikrarlı beyanları, olay ve olgular bölümünün ikinci bendinde belirtilen hususlar ve tüm dosya kapsamındaki deliller birlikte değerlendirildiğinde, sanığın davaya konu eylemi gerçekleştirdiğine ilişkin İlk Derece Mahkemesinin kabulünde isabetsizlik görülmediği, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın eksik inceleme yapıldığına, mağdurun soyut beyanı dışında delil bulunmadığına, kabul anlamına gelmemekle temyiz dışı diğer sanıklar eyleme katılmadıklarından 5271 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendi gereğince arttırım yapılmaması gerektiğine yönelik temyiz talepleri reddedilmiştir.

V. KARAR
A. Mala zarar verme suçundan kurulan hüküm yönünden;
Gerekçe bölümünün (A) bendinde açıklanan nedenle Hassa Asliye Ceza Mahkemesinin, 01.04.2016 tarihli kararına yönelik sanığın temyiz isteğinin, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 317 nci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,
B. Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hüküm yönünden;
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenlerle Hassa Asliye Ceza Mahkemesinin, 01.04.2016 tarihli kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden gerekçe bölümünde belirtilen eleştiri dışında, herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 22.11.2023 tarihinde karar verildi.