Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/18765 E. 2023/8912 K. 21.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/18765
KARAR NO : 2023/8912
KARAR TARİHİ : 21.11.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2019/1861 E., 2021/204 K.
SUÇ : İnfaz Kurumuna veya Tutukevine Yasak Eşya Sokma
HÜKÜM : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Elmalı Cumhuriyet Başsavcılığının 29.08.2018 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında atılı
suçtan dava açılmıştır.
2. Elmalı Asliye Ceza Mahkemesinin 28.05.2019 tarihli kararı ile sanık hakkında atılı suçtan mahkumiyet kararı verilmiştir.
3. Sanığın istinaf talebi üzerine, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin 04.02.2021 tarihli kararı ile beraat kararı verilerek hükmün düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz isteği, örneklerin İstanbul Adli Tıp Kurumu 5. Adli Tıp İhtisas Kuruluna gönderilerek bu uyuşturucu maddelerin kanda ve idrarda ne kadar süreyle kalabilecekleri hususunda rapor aldırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay, Elmalı Açık Ceza İnfaz Kurumu’nda hükümlü olarak bulunan sanık hakkında uyuşturucu ve uyarıcı madde kullandığı yönündeki ihbar üzerine başlatılan soruşturmada, idrarında morfin ve kodein tespit edilmesi suretiyle atılı suçu işlediği iddiasına ilişkindir.
2. Adli Tıp Kurumu’nca düzenlenen 11.06.2018 tarihli raporda, sanığın idrarında morfin ve kodein tespit edildiği belirtilmiştir.
3. Sanığın 09.05.2018 tarihinde izinden döndüğü, Elmalı Sulh Ceza Hakimliğinin 10.05.2018 tarihli kararı ile vücudundan örnek alındığı anlaşılmıştır.
4. Sanık idari soruşturma kapsamında kurumda uyuşturucu madde kullandığını beyan etmiş ise de soruşturma ve kovuşturma aşamasında izindeyken uyuşturucu madde kullandığını beyan etmiştir.
A. İlk Derece Mahkemesinin kabulü
Sanığın idrarında söz konusu maddenin tespit edildiği gerekçesiyle atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Sanığın idrarında çıkan uyuşturucu maddeyi izindeyken kullandığına yönelik beyanı, herhangi bir uyuşturucu veya uyarıcı madde ele geçirilememiş olması, sanığın uyuşturucu veya uyarıcı madde kullandığını doğrudan gören bir tanığın olmaması, idrarında tespit edilen kodein ve morfin maddelerini ne zaman aldığı hususunun açık olarak tespit edilemediği, ve sözkonusu bu maddenin cezaevine girmeden alınmış olabileceği gerekçesiyle beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi hukuka aykırı olduğu kabul edilerek hükmün düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Ceza infaz kurumunda hükümlü sanığın, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanıp kullanmadığının tespiti için yapılan tetkikte, idrarında morfin ve kodein maddelerinin tespit edilmesi üzerine infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında, sanığın ceza infaz kurumunda uyuşturucu madde kullanması eyleminin 5237 sayılı Kanunun 191 inci maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen uyuşturucu madde kullanmak ve 297 nci maddesinin birinci maddesinde belirtilen infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma suçlarını oluşturduğu, ancak 297 nci maddenin birinci fıkrası ikinci cümlesinde düzenlenen özel fikri içtimai kuralı nedeniyle tek suçtan hüküm kurulması gerektiği, iddianame ile 5237 sayılı Kanunun 297 nci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma suçundan dava açıldığı anlaşılmakla, her iki suçu da kapsayan fiil nedeniyle mahkemenin iddianamede belirtilen niteleme ile bağlı olmayıp fiili serbestçe değerlendirme ve niteleme takdir yetkisinin bulunduğu, 5237 sayılı Kanunun 297 nci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde infaz kurumuna yasak eşya sokma suçunu oluşturan eşyanın temin edilmesi veya bulundurulmasının ayrı bir suç oluşturması halinde, fikri içtima hükümlerinin uygulanarak tek suçtan ceza tayin edilmesi gerektiğinin belirtildiği hususu dikkate alındığında, dava konusu olayda kullandığı raporla sabit olan uyuşturucu maddeyi ceza infaz kurumunda kullandığının sabit olmaması nedeniyle ceza infaz kurumuna girmeden kurum dışında kullandığının kabul edilmesi karşısında, 5237 sayılı Kanunun 191 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen uyuşturucu madde kullanmak suçundan hüküm kurulması gerekirken eylemin soruşturma aşamasında hatalı olarak vasıf yönünden ikiye bölünmesi işlemi devam ettirilerek mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatine karar verilmesinde hukuka uygunluk görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin 04.02.2021 tarihli kararında Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükmün 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.11.2023 tarihinde karar verildi.