Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/1875 E. 2023/3113 K. 10.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/1875
KARAR NO : 2023/3113
KARAR TARİHİ : 10.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : İftira
HÜKÜM : Beraat

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 09.01.2015 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında iftira suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 267 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca cezalandırılması istemi ile dava açılmıştır.
2. Ankara 19.Asliye Ceza Mahkemesinin, 21.06.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında iftira suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekili, iftira suçunun unsurları itibariyle oluştuğu, sanığın kasıtla hareket ettiği ve mahkumiyet kararı verilmesi gerektiğini bildirerek temyiz isteminde bulunmuştur.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanık … Ankara Basketbol Alt yapı liginde Fener Spor Klübünde idarecidir. Katılan … ise Ankara basketbol il temsilcisi olarak görev yapmaktadır.
2. Sanığın idarecisi olduğu takımın Lig müsabakasına çıkmaması nedeniyle …’a ve takımına, katılan tarafından bir ay resmi müsabakalara çıkmama cezası verilmiş, bundan sonra …, …’un BİMER’ e müracaat ederek, … hakkında “ligde cemaate ait spor klüplerinin lehine hareket ettiği, hükümete saldırdığı, yandaş spor kulüplerine kolaylık sağladığı, diğer takımlara karşı adil davranmadığı ve benzeri iddialarla şikayetçi olmuştur. Gençlik ve Spor bakanlığı, Spor Genel Müdürlüğü tarafından yapılan soruşturmada, … hakkında cezai bir işlem uygulanmamıştır. 3. …’ın avukatı aracılığı ile sanık hakkında iftira suçundan suç duyurusunda bulunması üzerine, incelemeye konu bu dava açılmıştır.
4. … savunmasında, şahsın küçük takımları önemsemediğini, fikstürlerin sık sık değiştiğini, bir gün önceden maçlarının olduğunu öğrendiklerini, büyük takımlara bunun yapılmadığını, bazı takımlara ayrıcalık tanındığı gibi nedenlerle şahıs hakkında şikayetçi olduğunu belirterek, …’ın kendilerine karşı küfürler içeren sosyal medya paylaşımlarını sunmuştur.
5. Mahkemede dinlenilen basketbol antrenörü olan tanıklar, katılan tarafından haksızlığa uğratıldıklarını, şikayetlerinin dikkate alınmadığını, antrenörlere karşı hakaretler içeren yazılar yazıp sosyal medyada paylaştığını, belli başlı kulüplerle iyi ilişkiler kurduğunu, ancak A ligi haricindeki kulüpleri hiç dikkate alınmadığını, kendilerine bu şahsın merdiven altı kulüp şeklinde ithamlarda bulunduğunu belirtmişlerdir.

IV. GEREKÇE
Mahkeme sanık hakkında delil yetersizliği nedeniyle beraat kararı vermiştir.
İftira suçunun oluşabilmesi için; yetkili makamlara ihbar veya şikâyette bulunarak işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat edilmesinin gerekir. İhbara konu suçtan delil yetersizliği nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına veya beraat hükmü kurulması sanık açısından iftira suçunun oluşması için yeterli değildir.
Sanığın iddialarının bir kısım tanıklar tarafından da doğrulandığı anlaşılmakla, iddiası maddi vakıalara dayanan sanığın eyleminin 2709 sayılı T.C. Anayasası’nın 74 üncü maddesinde düzenlenen şikayet ve dilekçe hakkı kapsamında kalması nedeniyle atılı suçun unsurlarının oluşmadığı anlaşılmıştır.
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz sebeplerinin reddine, ancak beraat kararının yasal dayanağının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi olarak gösterilmesi gerektiği ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği düzeltilmesi mümkün görülmüştür.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Ankara 19. Asliye Ceza Mahkemesinin, 21.06.2016 tarihli ve 2015/60 Esas, 2016/626 Karar sayılı kararına yönelik katılan vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hüküm fıkrasının beraat kararına ilişkin birinci bendinin çıkartılarak yerine; “Sanığın eyleminin kanunda suç olarak tanımlanmaması nedeniyle 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca Beraatine,” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün, Tebliğnameye kısmen aykırı olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.05.2023 tarihinde karar verildi.