Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/18425 E. 2023/7456 K. 12.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/18425
KARAR NO : 2023/7456
KARAR TARİHİ : 12.10.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2020/1011 E., 2020/969 K.
SUÇ : Sayı ve nitelik bakımından vahim olan silah veya mermileri satın alınması taşınması bulundurulması
HÜKÜM : Düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurusunun esastan reddi ile hükmün onanması

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Birecik Cumhuriyet Başsavcılığının 17.08.2017 tarihli iddianamesi ile sanığın sayı ve nitelik bakımından vahim olan silah veya mermilerin satın alınması taşınması bulundurulması suçundan cezalandırılması talep olunmuştur.
2. Birecik Asliye Ceza Mahkemesinin 06.04.2018 tarihli kararı ile, sanığın atılı suçtan, 5 yıl 6 ay hapis cezası ve 15.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
3. İlgili kararın sanık müdafi ve Cumhuriyet savcısı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesinin 01.10.2020 tarihli kararı ile, dosya üzerinden yapılan incelemede, düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz isteği; suçun unsurlarının oluşmadığına, sanığın suçu işlemediğine, takdiri indirim hükümlerinin uygulanmadığına ve fazla ceza verildiğine ilişkindir.

III. OLAYLAR VE OLGULAR
1. Dava konusu olay, sanığın, temyiz dışı silahla tehdit olayı kapsamında, olay yerinden elde edilen kovanlar ve yapılan aramada ahırından elde edilen bir adet kalaşnikof tüfek ve fişek nedeniyle, 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun’a (6136 sayılı Kanun) muhalefet suçunu işlediği iddiasına ilişkindir.
2. 12.11.2015 tarihli olay yeri görgü tespit tutanağı ve olay yeri inceleme raporunda, …’in, sanık tarafından evlerinin tarandığını ihbarı üzerine incelemede, evin batı istikametindeki giriş yönüne doğru sol duvarda üç adet mermi deliği olduğu, mermi isabet yerlerinden iki adet deforme mermi çekirdek gömlek parçası ile iki adet nüvenin, atışın yapıldığı yer olarak değerlendirilen ve evin 100 metre batı istikametindeki bahçeden iki adet 9×19 mm çaplı boş kovan ile 7 adet 7.62×39 mm çaplı boş kovanın bulunduğu yazılıdır.
3. 04.03.2016 tarihli ev arama ve el koyma tutanağında, sanığın evinden bir adet ruhsatsız tek kırma av tüfeği, evin arkasındaki ahırda arpa yığınlarının içinde saklanmış vaziyette yeni yağlanmış bir adet kalaşnikof piyade tüfeği ve 30 adet 7.62 mm çaplı fişek ele geçtiği kayıt altına alınmıştır.
4. Van Jandarma Kriminal Laboratuvarının 29.12.2015 tarihli raporunda; tetkik için gönderilen iki adet 9×19 mm çaplı boş kovanın çap ve tiplerine uygun tek silahtan atıldıkları, bunların tek atışlı, yarı otomatik ve makineleri tabancalarda kullanılmakta oldukları, 7 adet 7.62×39 mm çaplı boş kovanın çap ve tiplerine uygun tek silahtan atıldıkları, genellikle AK-47 (Kalashnikov), Simonov vb. gibi tüfekler ve makineli tüfeklerde kullanıldıkları, bir adet mermi çekirdeği gömlek parçasının, namlusunda sağa döner yiv set bulunan çapına uygun bir silahtan atıldığı, diğer mermi gömlek parçasının mukayese ve teşhise elverişli olmadığı belirtilmiştir.
5. Van Jandarma Kriminal Laboratuvarının 28.03.2016 tarihli raporunda; inceleme konusu tüfeğin, 7.62×39 mm çap ve tipinde fişek istimal edeni yarı ve tam otomatik çalışma sistemine sahip tüfek olduğu, komple mekanizma başının eksik olması nedeniyle, 6136 sayılı Kanun’a göre, yasak niteliğini haiz olmadığı, ancak, tüfeğin eksik olan mekanizma başı temin edilerek, kullanıcısı tarafından el yardımıyla takılması neticesinde, anılan Kanun’un 12 nci maddesinin dördüncü fıkrasında belirtilen vahim nitelikteki silahlardan sayılacağı, 30 adet 7.62×39 mm fişeğin ise 6136 sayılı Kanun kapsamında yasak nitelikte olduğu,
6. Diyarbakır Kriminal Polis Laboratuvarının 20.05.2016 tarihli raporunda; sanıktan elde edilen tüfeğin mekanizmasının bir silah ustasının esaslı aletli uğraşı neticesinde takılarak tüfeğin ateş edebilecek duruma getirilebileceği, 12.11.2015 tarihinde …’in evinin taranması olayı sonrasında elde edilen 7 adet 7.62×39 mm çaplı boş kovan ile mukayesede, kovanların inceleme konusu tüfekten atıldıkları bildirilmiştir.
7. İstanbul Adli Tıp Fizik İhtisas Dairesi Balistik Şubesinin 27.04.2020 tarihli raporunda, eksik parçası yerine başka bir 7.62×39 mm çapındaki tüfeğin ateşleme iğne bloku basit bir işlemle takıldığında, kullanılabilir hale gelebileceğinden, mevcut haliyle 6136 sayılı Kanun’a göre, yasak niteliğini haiz ateşli silahlardan olduğu, taşıdıkları özellikler yönünden anılan Kanun’un 12 nci maddesinin dördüncü fıkrasında belirtilen vahim nitelikte değerlendirildiği belirtilmiştir.
8. Tanık …, oğlu İbrahim’in evine ateş edenin sanık olduğunu söylemiştir. Kollukta bilgisine başvurulan … beyanı da aynı doğrultudadır.
9. Sanık savunmasında, silah ateşleme seslerini duyduğunu, … ile aralarındaki husumetin sonlandığını, ahırdaki tüfek ve fişeklerin kendisine ait olmadığını beyan ederek suçlamayı inkar etmiştir.
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanığın eylemi sabit görülerek ve alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayini ile mahkûmiyetine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin kabulü
İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümde, adli para cezalarının taksitlendirilmesine ilişkin bölümde yer alan ihtarat kısmı çıkartılarak, düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Olaylar ve olgular bölümündeki tespitler ışığında, sanığın ikametinin eklentisi olan ahırında ele geçirilen ve 12.11.2015 tarihinde … isimli kişinin evinin kurşunlanması olayında kullanılan kalaşnikof marka tüfeğin, 6136 sayılı Kanun kapsamında vahim nitelikte olduğunun ve bu tüfeğe ait fişeklerin, 6136 sayılı Kanun kapsamında yasak nitelikte olduğunun, İstanbul Adli Tıp Fizik İhtisas Dairesi Balistik Şubesince düzenlenen uzmanlık raporu ile belirlenmesi ve İlk Derece Mahkemesi kararında adli para cezalarının taksitlendirilmesine ilişkin ihtaratın, infazı kısıtlaması karşısında, Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş ve sanık müdafiinin sanığın suçu işlemediğine ve suça konu tüfekteki eksik mekanizma nedeniyle, suçun unsurlarının oluşmadığına yönelik temyiz sebepleri reddedilmiştir. Suçun işlenmesindeki özellikler gerekçe gösterilerek cezanın teşdiden belirlenmesinde ve sanığın fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları ile dosya kapsamına yansıyan kişiliğine göre değerlendirme yapılmış olması nedenleriyle, hükümde 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 61 inci maddesi ve 62 nci maddesinin birinci fıkrasında sayılan kriterler yönünden hukuka aykırılık bulunmamış ve sanık müdafiinin bu yöndeki temyiz istemi de yerinde görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesinin 01.10.2020 tarihli kararında sanık müdafiisince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Birecik Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.10.2023 tarihinde karar verildi.