Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/18094 E. 2023/9115 K. 27.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/18094
KARAR NO : 2023/9115
KARAR TARİHİ : 27.11.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2019/1343 E., 2020/1220 K.
SUÇ : Köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz
HÜKÜM : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteminin süresinde olduğu, temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Gediz Cumhuriyet Başsavcılığının 25.06.2018 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz suçundan cezalandırılması istemiyle dava açılmıştır.
2. Gediz Asliye Ceza Mahkemesinin, 02.04.2019 tarihli kararı ile sanığın köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz suçundan 3.000,00 TL adli para cezası ve 80,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

3. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin, 30.12.2020 tarihli kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanığın istinaf başvurusu üzerine 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin ikinci fıkrasını uyarınca ilk derece mahkemesinin mahkumiyet kararının kaldırılmasına, sanığın köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz suçundan beraatine ve düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz istemi, atılı suçun unsurlarının oluştuğuna, eksik inceleme ile usul ve yasaya aykırı karar verildiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Dava konusu olay, sanığın … Köyü Tüzel Kişiliği ait yola tecavüz ettiği iddiasına ilişkindir.
2. Mahkemece 07.01.2019 tarihli fen bilirkişi raporuna göre, sanığın yola 1,48 m²’lik işgalinin olduğunun tespit edildiği ve keşif esnasında tecavüzün devam ettiği, eski hale getirilmediği kabulü ile mahkumiyetine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Tüm dosya kapsamına göre, ilk derece mahkemesince yapılan keşif neticesinde sanığın köy yoluna tecavüzünün 1.48 m² olduğu, söz konusu tecavüz miktarın çok düşük olduğu köy şartlarında yapılan yığınaklar sırasında işgal kastı olmaksızın yapılmış olabilecekleri yönünde kuvvetli şüphe oluştuğu ve oluşan şüphenin aksinin kanıtlanamadığı, hakkında hakkı olmayan yere tecavüz suçundan kasıt yokluğundan beraat kararı verilmesi yerine mahkumiyet kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğu, atılı suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesi ile ilk derecenin mahkumiyet kararı isabetsiz görülmüştür.

IV. GEREKÇE
1. Tebliğnameye Yönelik;
Ceza Genel Kurulunun 17.05.2022 tarihli, 2020/248 Esas, 2022/359 Karar sayılı ilamı ve 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde ”İlk derece mahkemesinin kararında usule veya esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığını, delillerde veya işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığını, ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğunu saptadığında istinaf başvurusunun esastan reddine, aynı Kanun’un 303 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (c), (d), (e), (f), (g) ve (h) bentlerinde yer alan ihlallerin varlığı hâlinde hukuka aykırılığın düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine” duruşma açılmasına gerek olmadan karar verilebileceğinin düzenlenmiş olması ve aynı Kanun’un 303 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde ”Olayın daha ziyade aydınlanması gerekmeden beraate veya davanın düşmesine ya da alt ve üst sınırı olmayan sabit bir cezaya hükmolunması gerekirse” şeklinde yer alan düzenleme birlikte değerlendirildiğinde istinaf mahkemesince dosya üzerinden beraat kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından Tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.
2. Katılan Vekilinin Temyiz Talebine Yönelik;
Sanık hakkında kurulan hükümde, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, 07.01.2019 tarihli fen bilirkişi raporuna göre, sanığın işgal ettiği alan üzerinde bir şey olmadığının belirtildiği anlaşılmıştır. Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin, 30.12.2020 tarihli katılan vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Gediz Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.11.2023 tarihinde karar verildi.