YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/17592
KARAR NO : 2023/4491
KARAR TARİHİ : 12.06.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hükümlü veya tutuklunun kaçması
HÜKÜM : Mahkûmiyet
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyle temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 01.10.2014 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan kamu davası açılmıştır.
2. Silivri 4.Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.07.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ve hak yoksunluklarına hükmedilmiştir.
3. Silivri 4.Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.07.2016 tarihli kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 27.04.2021 tarihli kararı ile “… temyiz davasına konu dosyalarda lehe hükümler içeren CMK.nın 251/3. maddesinin uygulanması imkanının doğması ve bu konuda mahkemesince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu…” nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
4. Bozma üzerine yapılan yargılama sonucuna göre; Silivri 4.Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.09.2021 tarihli kararı ile sanık hakkında hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan sonuç ceza olarak 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ve hak yoksunluklarına hükmedilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi; tedavi amaçlı firar ettiğini cezanın adli para cezasına çevrilmesi veya ertelenmesi gerektiği gibi sebeplere ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay; sanığın Silivri Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü’nde hükümlü olarak bulunduğu sırada cezaevinden firar etmiş olduğu iddiasına ilişkindir.
IV. GEREKÇE
1.Tüm dava dosyası kapsamına göre sanık ikrarı olay tutanakları, firar fişi, vukuat raporu birlikte değerlendirildiğinde sanığın hükümlünün kaçması suçunu işlediğine ilişkin Mahkeme kabulünde her hangi bir usul ve yasaya aykırılık olmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece sanık hakkında lehine olan 5237 sayılı Kanun’un 50 nci 51 inci ve 5271 Kanun’un 231 inci maddesinin uygulanmama gerekçesi karar isabeti olarak tartışılmış olup sanığın temyiz sebebleri yönünden kararda hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.
3. Silivri 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.08.2021 tarihli kararında, Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen;
a) Sanık hakkında kurulan hükümde sanığın ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkı nedeniyle uygulama yapılırken, ilgili kanun ve maddesinin 1412 sayılı Kanun’un 326/son maddesi yerine, 5271 sayılı Kanun’un 283/1. maddesi olarak gösterilmesi suretiyle 5271 sayılı Kanun’un 232 nci maddesimin altıncı fıkrasına davranılması,
b) 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son hükmü uyarınca kazanılmış hak nedeniyle cezasının 5 ay hapis cezası üzerinden infaz olunacağının belirtilmesi ile yetinilmesi gerekirken, sonuç cezanın 5 ay hapis cezası olarak belirlenmesi,
dışında bir hukuka aykırılık görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde (3/a,b) numaralı bentlerde açıklanan nedenle Silivri 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 08.09.2021 tarihli kararına yönelik sanığın temyiz istemi açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hüküm fıkrasından 4. parağrafın tamamen çıkartılarak yerine ” “1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca sanığın cezasının 5ay hapis cezası üzerinden infazına” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.06.2023 tarihinde karar verildi.