Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/16984 E. 2023/8719 K. 20.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/16984
KARAR NO : 2023/8719
KARAR TARİHİ : 20.11.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2020/674 E., 2020/1057 K.
SUÇ : Hakkı olmayan yere tecavüz etme
HÜKÜM : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurusunun esastan reddi

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteminin süresinde olduğu, temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Kadınhanı Cumhuriyet Başsavcılığının 29.09.2017 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz suçundan cezalandırılmaları istemiyle dava açılmıştır.
2. Kadınhanı Asliye Ceza Mahkemesinin, 01.03.2018 tarihli kararı ile sanığın köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz suçundan 3.000,00 TL adli para cezası ve 100,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
3. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin, 03.06.2020 tarihli kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik Cumhuriyet savcısı istinaf başvurusu üzerine 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 280 inci maddesinin ikinci fıkrasını uyarınca İlk Derece Mahkemesinin mahkûmiyet kararının kaldırılmasına, sanığın köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz suçundan suçundan beraatine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz istemi; atılı suçun unsurlarının oluştuğuna, usul ve yasaya aykırı karar verildiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Dava konusu olay, sanığın Kadınhanı İlçesi … Mahallesinde bulunan 414 Ada 19 Nolu parseldeki meraya bina, ahır yapmak ve duvar çekmek suretiyle 934 metrekarelik alana tecavüz ettiği iddiasına ilişkindir.
2. Mahkemece bilirkişi raporuna göre, sanığın 414 Ada 19 Nolu parseldeki meraya bina, ahır yapmak ve duvar çekmek suretiyle 934 metre karelik alana tecavüz ettiği kabulü ile mahkûmiyetine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesine yapılan yargılama sırasında toplanan deliller olan mahkeme keşfi, mahalli bilirkişi beyanları ve teknik bilirkişi raporuna göre, sanık tarafından tapuda mera olarak kayıtlı bulunan 414 Ada 19 Nolu parselin 934 metrekarelik kısmına 2016 yılı içinde bina ve ahır yaptığı, ayrıca etrafına duvar çektiği anlaşıldığı, 6360 sayılı Büyükşehir Belediyeleri hakkındaki Yasa gereğince Kadınhanı İlçesine ait köyleri Konya Büyükşehir Belediyesine ait mahalle statüsüne dönüştüğü, suçun işlendiği 2016 yılı içerisinde suça konu yerin statüsünün mahalle olduğu, bu nedenle hakkı olmayan yere tecavüz suçunun oluşmadığı, yine davaya konu yer hakkında ikinci kez tecavüzünün meni kararının da olmadığı, bu durumda 3091 sayılı Kanun’un 15 inci maddesinde belirtilen suçun da oluşmayacağı gözetilerek sanığa yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmaması nedenleri ile İlk Derece Mahkemesinin kararında isabetsizlik görüldüğü anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
Sanık hakkında kurulan hükümde, 6360 sayılı Yasanın 1 inci maddesi gereğince 14 ilde yeni büyükşehir belediyesi kurulması, bu belediyelerle daha önce büyükşehir olan illerde belediye sınırlarının mülki sınırlara genişletileceğinin hüküm altına alındığı, bu şekilde belediye sınırları mülki sınırlara genişletilen yerlerde, bu sınırlar içinde kalan köylerin mahalleye dönüşerek tüzel kişiliklerini kaybedecekleri, büyükşehir belediyesi sınırları içinde bulunan taşınmazlar bakımından atılı eylemlerin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 154 üncü maddesinin ikinci fıkrası kapsamından çıkarıldığı, taşınmazların vasfında bir değişiklik yapılmasa da, bu taşınmazların köy tüzel kişiliğine ait veya öteden beri köylünün ortak yararlanmasına terk edilmiş taşınmaz vasfının kaybedeceğinden bu taşınmazlara vaki tecavüzlerde artık 5237 sayılı Kanun’un 154 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereğince uygulama yapılması olanağı kalmadığından ve dosya kapsamında elde edilen delillerden ve mahalli bilirkişilerin beyanlarından sanığın suça konu mera vasıflı araziyi 30.03.2014 tarihinden önce kullanmadığı anlaşıldığından hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin, 03.06.2020 tarihli kararına katılan vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Kadınhanı Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.11.2023 tarihinde karar verildi.