Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/16890 E. 2023/8655 K. 08.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/16890
KARAR NO : 2023/8655
KARAR TARİHİ : 08.11.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2020/755 E., 2020/933 K.
SUÇ : Köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz
HÜKÜM : Hükmün düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz İsteminin Esastan Reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun’un) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığının 05.02.2018 tarihli iddianamesiyle sanık hakkında köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
2. Afyonkarahisar 6. Asliye Ceza Mahkemesinin, 19.11.2019 tarihli ilamı ile sanığın Maliye Hazinesi’ne yönelik köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz etme suçundan hapis cezasından çevrilen 4.000,00 TL adli para cezası ile doğrudan verilen 500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, sanığın 3142 sayılı parsel yönünden köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz etme suçundan hapis cezasından çevrilen 3.000,00 TL adli para cezası ile doğrudan verilen 80,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, karar verilmiştir.
3. Konya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin, 28.09.2020 tarihli kararı ile;
“I-Sanık hakkında ilk derece mahkemesince düzenlenen hükmün ‘A’ bölümünde verilen mahkûmiyet hükmü ile ilgili olarak yapılan istinaf incelemesinde; sanık …’in istinaf talebinin kabulü ile, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, sanık hakkında … İlçesi … Köyü 106 Ada 3, 106 Ada 2, 106 Ada 4 parseldeki tecavüz eylemleri ile ilgili suç yönünden hüküm verilmesine yer olmadığına,
II. Sanık Hakkında İlk Derece Mahkemesince Düzenlenen Hükmün ‘B’ Bölümünde Verilen Mahkûmiyet Hükmü İle İlgili Olarak Yapılan İstinaf İncelemesinde; Hükmün ‘B’ fıkrasında düzenlenen köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz sureti ile hakkı olmayan yere tecavüz suçu ile ilgili mahkûmiyeti içeren 1 numaralı fıkrasındaki 3142 sayılı parsel yönünden ibaresinden sonra gelmek üzere, hükme ‘ve … Köyü 3148 nolu parselde Maliye Hazinesi adına kayıtlı köy yolu yönünden’ ibaresinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükme ilişkin olarak, sanığın istinaf kanun yolu başvurusu yerinde görülmemiş olmakla, C.M.K.’nun 303/1-a ve 280/1-a maddesi uyarınca hukuka aykırılık düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine,” karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan … vekilinin temyiz istemi; kaldırılan mahkûmiyet hükmü yönünden tecavüze konu mülkiyeti Maliye Hazinesine ait taşınmazların köylünün ortak yararlanmasında olup olmadığının mahallinde yaşayan köylülerin ifadesine başvurularak araştırılması ve buna göre karar verilmesi gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay sanığın … İlçesi … Köyü sınırları dahilinde bulunan ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında olup mera niteliğini haiz ve yol olan 3147, 3148 ile 106 ada 2-3 numaralı parsellere şüpheli tarafından bina yapılmak sureti ile beş ayrı tecavüzde bulunduğu iddiasına ilişkindir.
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanığın, İhsaniye ilçesi … mevkiinde bulunan okul gelir arazisi vasıflı … Köyü tüzelkişiliği adına kayıtlı 117 ada 2 nolu parsele ev, ahır ve samanlık yapmak suretiyle tecavüzde bulunduğu, sanığın eylemini ikrar ettiği, sanığın eyleminin, mahallinde yapılan keşif ve sonrasında düzenlenen bilirkişi raporları ile de sabit olduğu görülmekle ilk derece mahkemesince sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Bölge Adliye Mahkemesince “her ne kadar mahkeme tarafından Yargıtay ilamına yanlış anlam verilerek, maliye hazinesi adına kayıtlı taşınmazlar için ayrı hüküm, köy orta malı olarak kayıtlı taşınmaz için ayrı hüküm kurulmuş ise de; iddianame metnindeki anlatım da dikkate alınarak, sanığın eylemlerinin bir bütün olduğu, bu sebeple bölünemeyeceği, eylemlerin aynı zamanda ve aynı kast ile işlendiğinin mahkeme tarafından da kabul edildiği, 5841 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten sonra maliye hazinesi adına kayıtlı arsa, kargir ev – ahır olarak kayıtlı taşınmazlara tecavüz suç oluşturmuyor ise de, köy yoluna ve merasına tecavüzün suç oluşturduğu, sanığın köy orta malı adına kayıtlı … İlçesi … Köyü 3147 Parseldeki köy merasına ve Maliye Hazinesi adına yol vasfı ile kayıtlı … İlçesi … Köyü 3148 parseldeki köy yoluna tecavüz eylemlerinin sabit olduğu anlaşılmakla, hükümde ‘B’ harfi ile düzenlenen köy orta malı olarak kayıtlı köy merasına yapılan tecavüz eylemi ile ilgili olarak mahkûmiyet hükmü kurulmuş ise de; … İlçesi … Köyü 3148 nolu parselde kayıtlı köy yoluna tecavüzünde aynı suçu oluşturduğu, 5841 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten sonra da köy yoluna tecavüz eyleminin suç olmaya devam ettiği, aynı maddede yani TCK’nın 154/2 maddesinde cezasının öngörüldüğü de dikkate alınarak, hükmün ‘B’ maddesinin 1. fıkrasındaki 3142 sayılı parsel yönünden ibaresinin yanına ‘ve 3148 parsel yönünden’ ibaresi eklenerek hükmün ‘B’ bölümünün bu şekilde hukuka aykırılık düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine” karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Suça konu taşınmazlardan 3148 parsel nolu yol vasfındaki taşınmaz ile 3147 parsel nolu mera vasfındaki taşınmazlar üzerinde sanığın tecavüzde bulunduğu sabit olup sanığın eyleminin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 154 üncü maddesinin ikincisi fıkrasında yer alan suçu oluşturması, 106 ada 2 ve 3 parsel no’lu kargir ev, arsa, ahır vasfındaki taşınmazlara yönelik eyleminin ise 5841 sayılı Kanun’un 1 inci maddesiyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 154 üncü maddesinin birinci fıkrasında yapılan değişiklik karşısında sanığın eyleminin suç olmaktan çıkarılması nedeniyle Mahkemece kanıtlar değerlendirilip gerektirici nedenleri açıklanmak suretiyle yazılı şekilde kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Konya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin 28.09.2020 tarihli kararında katılan … vekilinin öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Afyonkarahisar 6. Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Konya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.11.2023 tarihinde karar verildi.