YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/16246
KARAR NO : 2023/6590
KARAR TARİHİ : 26.09.2023
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2019/1179 E., 2019/1256 K.
SUÇLAR : Kamu kurum veya kuruluşları veya devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlara tecavüz etme
HÜKÜMLER : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurusunun esastan reddi ile hükmün onanması-bozma
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Sanıklar hakkında Siverek Cumhuriyet Başsavcılığının 26.03.2016 tarihli iddianamesi ile kamu kurum veya kuruluşları veya devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlara tecavüz etme suçundan cezalandırılmaları için kamu davası açılmıştır.
2. Siverek 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.07.2017 tarihli kararı ile sanıklar hakkında kamu kurum veya kuruluşları veya devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlara tecavüz etme suçundan hapisten çevrili 3000 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına karar verilmiştir.
3. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesinin, 17.06.2019 tarihli kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanıkların istinaf başvurusunun kabulüne karar verilerek sanığın, kamu kurum veya kuruluşları veya devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlara tecavüz etme suçundan mahkumiyetine ilişkin bölüm tamamen çıkartılarak yerine; “Sanıklar …, … …, … ve …’ın üzerilerine atılı 3091 sayılı Yasaya aykırılık suçunun unsurları yönünden oluşmaması nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/2-a madde ve fıkrası uyarınca sanıkların BERAATİNE…” ibarelerinin eklenmesi suretiyle, düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan Hazine vekilinin temyiz isteği; suçun sabit olduğuna ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanıklar hakkında Siverek Kaymakamlığının 3091 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde yaplan keşif sonucu 03.12.2015 tarihinde men kararı verildiği, sanıkların men kararından sonra bu taşınmaza tecavüzlerinin devam etmesi üzerine Siverek Kaymakamlığı’nca ikinci kez yapılan keşif sonucu 20.01.2016 tarihinde sanıkların taşınmaza yönelik tecavüzlerinin menine karar verildiği anlaşılmış 3091 sayılı Kanuna aykırılık suçunu işledikleri gerekçesiyle mahkumiyetlerine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
1. Sanıklar …, … …, … ve … hakkında idarece verilen 20.01.2016 tarihli birinci men kararından sonra ikinci kez aynı yere ilişkin men kararı verilmediği, bu nedenle sanıklar …, … …, … ve … hakkında 3091 sayılı Kanuna aykırılık suçunun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin bölüm tamamen çıkartılarak yerine ”…sanıkların atılı suçtan beraatine, düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine…” karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Sanık … hakkında verilen beraat hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde:
Sanığın, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi’nden temin olunan güncel nüfus kayıt örneğine göre hüküm tarihinden sonra 28.07.2019 tarihinde vefat ettiğinin anlaşılması karşısında, bu durumun Mahkemece araştırılarak 5237 sayılı Kanun’un 64 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının düşürülüp düşürülmeyeceğinin karar yerinde değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu anlaşılmıştır.
B. Sanıklar …, … …, … hakkında verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde:
1. Sanıkların idarece verilen 20.01.2016 tarihli birinci men kararından sonra ikinci kez aynı yere ilişkin men kararı verilmediği, bu nedenle sanıklar hakkında 3091 sayılı Kanuna aykırılık suçunun unsurlarının oluşmamış ise de; 3091 sayılı Kanun’un 15/1. maddesinde “eylemin daha ağır bir cezayı gerektiren ayrı bir suç teşkil etmediği takdirde” bu suçtan açılan davada anılan Kanunun uygulanacağının düzenlenmesi, sanıklar hakkında 3091 sayılı Kanuna aykırılıktan dava açılıp, TCK’nın 154/2-1 maddesi kapsamında dava açılmadığı da gözetilerek, dava konusu yerde teknik ve mahalli bilirkişi eşliğinde keşif yapılarak, suça konu yerin öteden beri köylünün ortak kullanımına bırakılmış mera, harman yeri, yol ve sulak gibi yerlerden olup olmadığı yöreyi iyi bilen tarafsız yerel bilirkişi ve tanıklardan da sorulup yerin vasfı kesin biçimde saptandıktan sonra sanıkların eyleminin TCK’nın 154/2. maddesi kapsamında kalıp kalmadığı da değerlendirilerek hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken eylemin 3091 sayılı Kanun kapsamında suç oluşturmadığı gerekçesi ile beraat kararı verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.
2. (1) nolu bozma nedenine göre ise Anayasa Mahkemesi’nin, 02.08.2022 gün ve 31911 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 21.04.2022 gün ve 2020/87 Esas, 2022/44 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’a 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 31 inci maddesiyle eklenen geçici 5 inci maddenin (d) bendinde yer alan “… kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış…” ibaresinin “… seri muhakeme usulü…” yönünden Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması ve yargılama konusu suçun seri muhakeme usulüne tabi olması karşısında, sanıklar hakkında aynı Kanun’un 250 nci maddesinde düzenlenen seri muhakeme usulünün uygulanabilmesi için yerel mahkemece dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı’na tevdi edilmesinde zorunluluk bulunduğu anlaşılmıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle katılan Hazine vekilinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesinin, 17.06.2019 tarihli kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca takdîren Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 26.09.2023 tarihinde karar verildi.