Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/14399 E. 2023/3354 K. 16.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/14399
KARAR NO : 2023/3354
KARAR TARİHİ : 16.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Sivaslı Cumhuriyet Başsavcılığının 16.02.2015 tarihli iddianamesi ile sanıklar hakkında köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz suçundan cezalandırılmaları için kamu davası açılmıştır.
2. Sivaslı Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.03.2016 tarihli kararı ile sanıklar hakkında köy tüzel kişiliğine ait veya köylünün ortak yararlanmasındaki taşınmazlara tecavüz suçundan, 5 ay hapis cezasının ertelenmesine, 80 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Suçtan zarar gören Hazine vekilinin temyiz isteği; dosyaya katılan olarak kabulüne karar verilmesi gerektiğine ilişkindir.

2. Sanıkların temyiz isteği; suç işleme kasıtlarının olmadığına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay, Sivaslı İlçesi … Köyünde bulunan 80 parsel numaralı mera vasfı taşıyan taşınmazın 240 m2’lik alanının sanık …, 2035 m² lik alanının sanık … ve 875 m²’lik alanının sanık … tarafından ekip biçilmek suretiyle tecavüz ettikleri iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
A. Sanıklar …, … hakkında kurulan hükümler yönünden
1. Davadan usulüne uygun yargılama sürecinde haberdar edilmeyen suçtan zarar gören Maliye Hazinesi’nin gerekçeli kararın tebliği üzerine hükümleri temyiz ettiği anlaşıldığından, anılan Kurumun 5271 sayılı Kanun’un 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca kanun yollarına başvurma hakkı bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Maliye Hazinesi davadan haberdar edilip delillerini sunma ve davaya katılma olanağı sağlanarak sanıkların hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devamla hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı Kanun’un 233 üncü maddesi birinci fıkrası ve 234 üncü maddelerine aykırı davranıldığı anlaşılmıştır.
2. Anayasa Mahkemesi’nin, 02.08.2022 gün ve 31911 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 21.04.2022 gün ve 2020/87 esas, 2022/44 sayılı kararı ile; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 17/10/2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddenin (d) bendinde yer alan “…kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış…” ibaresinin “…seri muhakeme usulü…” yönünden Anayasaya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması ve yargılama konusu suçun seri muhakeme usulüne tabi olması karşısında, sanıklar hakkında aynı Kanun’un 250 inci maddesinde düzenlenen seri muhakeme usulünün uygulanabilmesi için yerel mahkemece dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı’na tevdii edilmesinde zorunluluk bulunduğu anlaşılmıştır.
B. Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden
Sanığın, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi’nden temin olunan güncel nüfus kayıt örneğine göre hüküm tarihinden sonra 27.02.2022 tarihinde vefat ettiğinin anlaşılması karşısında, bu durumun Mahkemece araştırılarak 5237 sayılı Kanun’un 64 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının düşürülüp düşürülmeyeceğinin karar yerinde değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu anlaşılmıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Sivaslı Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.03.2016 tarihli kararına yönelik suçtan zarar gören Hazine vekilinin ve sanıkların temyiz istekleri yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereğince, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 16.05.2023 tarihinde karar verildi.