Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/11193 E. 2023/9577 K. 05.12.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/11193
KARAR NO : 2023/9577
KARAR TARİHİ : 05.12.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/285 E., 2016/231 K.
SUÇ : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usûl hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Kınık Cumhuriyet Başsavcılığının, 29.07.2015 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan cezalandırılması istemiyle dava açılmıştır.
2. Kınık Asliye Ceza Mahkemesinin, 26.05.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan mahkumiyetine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği,
1. Savunmalarının dikkate alınmadığına,
2. Hakkında lehe hususların değerlendirilmediğine,
3. Mağdurun rızası ile kartı kullandığına,
4. Suçun unsurlarının oluşmadığına,
5. Suç işleme kastının bulunmadığına,
Ve somut bir nedene dayanmayan diğer temyiz itirazlarına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay; olay gecesi mağdur ile uzaktan akrabası olan sanığın karşılaştıkları, sanığın yakıt almak için mağdurdan kredi kartını ödünç olarak istediği, yakıt aldıktan sonra iade edeceğini söylediği, ancak yakalandığı güne kadar kredi kartını mağdura iade etmediği ve bu sürede mağdurun bilgisi ve izni dışında bir çok kez harcama yapmak suretiyle atılı suçu işlediği iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
1. Sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işlediğinin kabul edildiği görülmekle, sanık hakkında belirlenen temel cezanın zincirleme suç hükümleri gereği 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 43 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca arttırılması gerekirken, olayda uygulama yeri bulunmayan aynı maddenin ikinci fıkrası ile arttırım yapılması suretiyle 5237 sayılı Kanun’un 232 nci maddesinin altıncı fıkrasına aykırı hareket edilmesi hukuka aykırı bulunmuştur, ancak bu hususun Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
2. Sanık hakkında hüküm kurulduğu sırada 5237 sayılı Kanun’un 245 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca hapis cezası ile birlikte belirlenen 5 gün adli para cezasının, aynı Kanun’un 43 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği dörtte bir oranında arttırılması esnasında adli para cezasının ”6” gün yerine ”8” gün olarak fazla belirlenmesi hukuka aykırı bulunmuştur, ancak bu hususun Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
3. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımın doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle Kınık Asliye Ceza Mahkemesinin, 26.05.2016 tarihli kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına ilişkin ikinci paragrafta yer alan ”…43/2…” ibaresinin yerine ”…43/1…” ibaresinin, yine aynı parafta yer alan ”…8 gün…” ibaresinin yerine “…6 gün…” ibaresinin, dördüncü paragrafta yer alan ”…160 TL…” ibaresinin yerine ”…120 TL…” ibaresinin yazılması suretiyle hükmün, Tebliğnameye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.12.2023 tarihinde karar verildi.