Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2021/10447 E. 2023/5295 K. 21.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/10447
KARAR NO : 2023/5295
KARAR TARİHİ : 21.06.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma veya bulundurma, yaralamaya teşebbüs, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet, ceza verilmesine yer olmadığına, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasınaSanık … hakkında yaralamaya teşebbüs suçundan, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 231 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının aynı Kanun’un 231 inci maddesinin onikinci fıkrası gereği itiraz yoluna tabi olduğu anlaşılmıştır.
Katılan sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 02.07.2015 tarihli iddianamesi ile sanık … hakkında 6136 sayılı Kanun’a muhalefet ve hakaret suçlarından, diğer sanıklar …, … ve … hakkında hakaret, sanık … hakkında yaralamaya teşebbüs suçlarından kamu davası açılmıştır.

2. Bakırköy 28. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.06.2016 tarihli kararı ile sanık … hakkında katılan sanık …’yi yaralamaya teşebbüs suçundan 75 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, sanık … hakkında 6136 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan 6.000,00 TL ve 500,00 TL adli para cezaları ile mahkûmiyetine, sanık … ve diğer katılan sanıklar hakkında hakaret suçundan ise ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan sanık … müdafiinin temyiz istemi,
1. 6136 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan verilen cezanın ağır olduğuna, suç kastının bulunmadığına,
2. Diğer katılan sanıklar hakkında daha ağır cezalar verilmesi gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay sanığın yanında çalışan tanık İ.A’nın müşteki sanıkların işlettiği fırına su almak için gittiği ancak suyu dökmesi üzerine fırını işleten müşteki sanıklarca bir daha su almaya gelmemesi yönünde uyarıldığı, ardından durumu öğrenen sanık …’nin fırına gittiği, tartışmanın kavgaya dönüştüğü katılan sanık …’un ele geçirilemeyen bıçağı sanık …’ye doğru salladığı ancak isabet etmediği, bunun üzerine sanık …’nin ruhsatsız silahı ile hedef gözetmeden ateş ettiği, kavga sırasında, tarafların birbirlerine karşılıklı hakaret ettikleri iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık … hakkında katılan sanık …’ye yönelik yaralamaya teşebbüs suçundan kurulan hüküm yönünden;
5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin 12 nci fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar itiraza tabi olup temyiz yasa yoluna başvurulması olanaklı bulunmadığından ve aynı Kanun’un 264 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer verilen; “Kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunun veya merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmaz.” şeklindeki düzenleme dikkate alınarak kanun yolu incelemesinin itiraz merciince yapılması gerektiği anlaşılmıştır.
B. Sanık … hakkında 6136 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan kurulan hüküm yönünden;
Anayasa Mahkemesi’nin, 02.08.2022 gün ve 31911 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 21.04.2022 gün ve 2020/87 Esas, 2022/44 Karar sayılı kararı ile ; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddenin (d) bendinde yer alan ” … kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış… ” ibaresinin “… seri muhakeme usulü…” yönünden Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması ve yargılama konusu suçun seri muhakeme usulüne tabi olması karşısında sanık hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250. maddesinde düzenlenen seri muhakeme usulünün uygulanabilmesi için yerel mahkemece dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına tevdi edilmesinde zorunluluk bulunması gerekmektedir,
C. Katılan sanıklar …, …, … hakkında hakaret suçundan kurulan hükümler yönünden;
1. 02.04.2015 tarihli tutanak, sanık … ve katılan sanıklar …, … ve …’un beyanları, tanık ifadeleri ve tüm dosya kapsamına göre karşılıklı olarak hakaret suçunun işlendiği anlaşılmakla mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmemiştir.

2. Yapılan duruşmaya, toplanıp yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyasının içeriğine göre, katılan sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz sebebinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

V. KARAR
A. Sanık … hakkında katılan sanık …’ye yönelik yaralamaya teşebbüs suçundan kurulan hüküm yönünden;
Sanık hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 231 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına kararının; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, 03.02.2009 tarihli ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin onikinci fıkrası gereği itiraz yoluna tabi olduğu, temyizinin mümkün olmadığı ve aynı Kanun’un 264 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer verilen; “Kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunun veya merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmaz.” şeklindeki düzenleme dikkate alınarak kanun yolu incelemesinin itiraz merciince yapılması gerektiği anlaşılmakla, dava dosyasının, oy birliğiyle İNCELENMEKSİZİN İADESİNE,
B. Sanık … hakkında 6136 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan kurulan hüküm yönünden;
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenle sanık … müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Bakırköy 28. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.06.2016 tarihli kararının 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğnameye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
C. Katılan sanıklar …, …, … hakkında hakaret suçundan kurulan hükümler yönünden;
Gerekçe bölümünde (C) bendinde açıklanan nedenlerle Bakırköy 28. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.06.2016 tarihli kararında katılan sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.06.2023 tarihinde karar verildi.