Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2020/9171 E. 2023/2930 K. 08.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/9171
KARAR NO : 2023/2930
KARAR TARİHİ : 08.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Parada sahtecilik
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Polatlı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 10.07.2015 tarihl iddianamesi ile sanık hakkında parada sahtecilik suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun(5237 sayılı Kanun) 197 nci maddesinin üçüncü fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.

2. Polatlı 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.09.2015 tarihli sanık hakkında parada sahtecilik suçundan, 5237 sayılı Kanunu’nun 197 nci maddesini üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi ve 50 inci maddesinin birinci fıkrası (a) bendi uyarınca 1.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi, suçun unsurlarının oluşmadığına, zararı giderebileceğine, şikayetçinin dinlenilmesi gerektiğine kastının olmadığı gibi sebeplere ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay, sanığın sahteliğini bilmeden kabul ettiği sahte parayı, mağdurun işlettiği markette alışveriş yaparak bu niteliğini bilerek tedavüle koymak suretiyle atılı suçu işlediği iddiasına ilişkindir.
2. … Bankası raporuna göre “…kıymetin; sahte olduğu, aldatma (iğfal, sürüm) kabiliyetinin olduğu, yapılışındaki özen ve ustalık derecesi nedeniyle sahte olduğunun ilk bakışta herkes tarafından kolaylıkla anlaşılamayacağı, uzmanlarca veya veznedarlar gibi para işinin bir parçası olan insanlarca sahte olduğunun anlaşılacağı…” belirtildiği anlaşılmıştır.
3. Soruşturma da beyanı alınan tanık M.Ş. sanığın kendisinin işletmesinden alışveriş yapıp 200,00 TL bankonot verdiğini ve para üstü olarak sanığa 192,00 TL verdiğini beyan etmiştir.
4. Sanık savunmasında atılı suçlamayı kabul etmemiş söz konusu sahte parayı bir önceki alışveriş yaptığı marketten aldığını sahte olduğunu bilmediğini savunmuştur.

IV. GEREKÇE
Tüm dava dosyası kapsamına göre sanığın aşamalardaki savunmasında suçlamayı kabul etmediği paranın sahte olduğunu bilmediğini ve söz konusu sahte paranın bir önceki işletmeden alışveriş sonrası para üstü olarak aldığını savunması, soruşturmada beyanı alınan tanığın sanığın savunmasını kısmen destekler beyanlarda bulunması ve … Bankası raporu birlikte değerlendirildiğine sanığın paranın sahte olduğunu bildiğine dair mahkumiyetine yeterli her türlü şüpheden uzak kesin delil olmadığı anlaşılmakla atılı suçtan sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Polatlı 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.09.2015 tarihli kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.05.2023 tarihinde karar verildi.