Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2020/8294 E. 2023/4874 K. 15.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/8294
KARAR NO : 2023/4874
KARAR TARİHİ : 15.06.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/281 E., 2016/198 K.
SUÇ : Evi terk eden çocuğu, ailesini veya yetkili makamları durumdan haberdar etmeksizin yanında tutmak
HÜKÜM : Beraat

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Ünye Cumhuriyet Başsavcılığının 28.06.2013 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında evi terk eden çocuğu, ailesini veya yetkili makamları durumdan haberdar etmeksizin yanında tutmak suçundan cezalandırılması istemiyle dava açılmıştır.
2. Ünye 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 10.02.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında evi terk eden çocuğu, ailesini veya yetkili makamları durumdan haberdar etmeksizin yanında tutmak suçundan 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendi uyarınca beraat kararı karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Cumhuriyet Savcısının temyiz isteği, sanığın atılı evi terk eden çocuğu, ailesini veya yetkili makamları durumdan haberdar etmeksizin yanında tutmak suçundan cezalandırılması gerektiğine ilişkindir.
2. Katılan … vekilinin temyiz isteği somut bir nedene dayanmamaktadır.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay, sanığın, olaydan önce de tanıdığı, olay tarihinde 15 yaşından küçük olan katılan …’nin ailesinden habersiz olarak yanına geldiği, yaklaşık 3 gün Samsun ilinde yanında kaldıktan sonra Ünye ilçesine geçip 2 gün daha yanında kaldıktan sonra, sanığın, katılanın dedesi ile konuşup, katılanı ailesine teslim ettiği, bu suretle atılı suçu işlediği iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
1. Cumhuriyet Savcısının temyiz talebi yönünden
Cumhuriyet Savcısının bir aylık temyiz süresini geçirdikten sonra 11.03.2016 tarihinde kararı temyiz ettiği anlaşıldığından temyiz talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2. Katılan mağdur … vekilinin temyiz talebi yönünden
Oluşa ve dosya kapsamına göre; olay tarihinde 15 yaşından küçük olan katılan mağdure Buse’nin sanığı babasının arkadaşı olması sebebi ile olay öncesinden tanıdığı, olay tarihinde evden kaçarak sanığın ikametine gidip üç gün orada kaldığı, sonrasında halasının yanına gideceğini söylemesi üzerine Ünye ilçesine gidip sanığın ailesinin ikametine gittikleri, iki gün de burada kaldıktan sonra sanığın, katılan mağdurenin dedesi ile irtibata geçip onu ailesinin yanına bıraktığı olayda; dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 01.12.2015 tarihli ve 2014/14-198 Esas, 2015/428 Karar, 17.02.2015 tarihli 2014/14-307 Esas, 2015/8 sayılı Kararları nazara alındığında, 15 yaşını tamamlamamış olan mağdurenin kendi özgür iradesi ile serbestçe hareket etme hakkı, niteliği itibariyle üzerinde mutlak surette tasarrufta bulunabileceği bir hak olmadığından, bu hakkının ihlaline yönelik olarak sanık tarafından gerçekleştirilen eylemle ilgili gösterdiği rıza hukuken geçerli sayılmadığından, sanığın eyleminin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 109 uncu maddesinin birinci fıkrası ve üçüncü fıkrasının (f) bendinde düzenlenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek sanığın 5237 sayılı Kanun’un 234 üncü maddesinin üçüncü fıkrası gereğince beraatine karar verilmesi ve gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “25.05.2013” yerine “2013” olarak yazılması hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
1. Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun (YCGK) 06.11.2007 tarihli, 2007/3-167 Esas, 2007/222 Karar; 10.06.2014 gün ve 2013/12-834 Esas, 2014/321 sayılı Kararlarında belirtildiği üzere, 6217 sayılı Kanun uyarınca duruşmalarına katılmadıkları Asliye Ceza Mahkemesinin kararlarına yönelik Cumhuriyet Savcısının temyiz süresi; 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca uygulanması

gereken 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 310 uncu maddesinin üçüncü fıkrasına göre tefhimden itibaren bir ay olup, Cumhuriyet Savcısının 10.02.2016 tarihinde verilen hükme karşı, yasal süre geçtikten sonra 11.03.2016 tarihli dilekçe ile temyiz isteminde bulunduğu anlaşılmakla, temyiz isteminin 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

2. Gerekçe bölümün ikinci bendinde açıklanan nedenlerle Ünye 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 10.02.2016 tarihli ve 2014/281 Esas, 2016/198 Karar sayılı kararına yönelik katılan mağdur … vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği ve 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakları saklı kalmak kaydıyla Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15.06.2023 tarihinde karar verildi.